Pazarı Kimler Büyütecek?
Türkiye’de güzellik pazarı her yıl katlanarak büyüyor. Geçen yılı 158 milyar TL ile kapatan sektör dünyada adetsel olarak yüzde 2 olan büyüme rakamlarının çok üstüne çıkarak, Türkiye’de adetsel olarak yüzde 15 büyüme kaydetti.
Önümüzdeki dönemde de beklentiler Avrupa güzellik pazarını Türkiye'nin büyüteceği yönünde. Öyle ki bu yıl euro bazında pazarın Avrupa'da 4.5, Türkiye'de ise yüzde 10 büyümesi bekleniyor.
Türkiye güzellik pazarında bulundukları kategorilerde yüzde 25'lik pay aldıklarını söyleyen L'oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen, Türkiye'de kişi başına düşen güzellik harcamasının 40 euro ile düşük seviyelerdeyken, güzellik ürünü kullananlarda kişi başı güzellik harcamasının yıllık 196 euro seviyesine çıktığının altını çiziyor. Avrupa'da bu rakam 339 euroya ulaştığını belirten Gökçen, pazarda hala ciddi bir potansiyel olduğuna da vurgu yapıyor.
CİLT BAKIMI ÖNEMLİ
Türkiye güzellik pazarından en büyük payı yüzde 24 ile cilt bakımı kategorisi alıyor. Onu sırasıyla saç bakımı, makyaj ve hijyen, parfüm ve saç boyası takip ediyor. Kanal kırımlarında ise hızlı tüketim ürünleri kategorisinin payı yüzde 60'ken, lüks tüketim yüzde 15, dermokozmetik yüzde 10 ve profesyonel ürünler yüzde 5 paya sahip.
Önümüzdeki dönemde sektörü Z kuşağı, erkekler ve zerafetle yaş alan 60-70 yaş arası kadınların büyütmesini beklediklerinden bahseden Gökçen konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"Z kuşağı olarak adlandırılan genç kadınlar yeniliklere en açık grup olarak öne çıkarken, Türkiye yüzde 15 temsiliyet oranı ile Avrupa'nın en büyük Z jenerasyonu nüfusuna sahip ülkesi olarak öne çıkıyor. Farklı ürünleri denemekten çekinmeyen Z kuşağı, denedikleri yeni ürünleri rutinlerine de ekliyorlar. 3 yıllık büyüme tahminlerinde bu kuşağın büyümeye etkisi yüzde 45 olarak belirleniyor. Türkiye'de her 10 erkekten 9'u bir güzellik ürünü kullanıyor. Henüz pazardaki payları yüzde 15 seviyelerinde olsa da önümüzdeki 3 yıllık dönemde büyümeye olan katkılarının yüzde 30 civarı olacağı öngörülüyor. Büyümenin yüzde 20'si ise zarafetle yaş alanlardan gelecek."
Güzellik tercihlerinde sürdürülebilirlik önemli bir başlık olarak öne çıkmış. Özellikle gençler için sürdürülebilirliğin büyük önem taşıdığının üzerinde duran Gökçen, "Sürdürülebilirliği bir yaşam biçimi olarak gören Z kuşağı, satın alma kararlarını buna göre belirliyor. Markaların sürdürülebilirlik politikalarını açık şekilde paylaşmalarını talep eden Z kuşağı, greenwashing (yeşil aklama) yapan şirketlerin ürünlerini de kullanmamayı tercih ediyor" diye de ekliyor.
Sinem Sandıkçı Gökçen L'oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü
Bu Yıl Bir Fabrika Daha Açacaklar
İsviçre'de süt bazlı bebek maması üretimiyle faaliyetlerine başlayan Nestle, bugün dünyanın en büyük gıda ve içecek şirketleri arasında yer alıyor. Dünya genelinde 337 fabrikası ve 277 bin çalışanı bulunan şirket, her yıl 1 milyar ürün üretip 185 ülkeye satıyor. Kurumun tesislerinin bulunduğu ülkelerden biri de Türkiye. Türkiye'de 119 yıldır üretim yapan şirketin, Bursa'da 4, Balıkesir'de 2 fabrikası bulunuyor.
Son 20 yılda Türkiye'ye yaptıkları yatırımın 432 milyon İsviçre frangına ulaştığını söyleyen Nestle Türkiye CEO'su Leszek Wacırz, şirket olarak yıllık bazda yerel ekonomiye katkılarının 33.6 milyar TL, devlet bütçesine katkılarının ise yıllık bazda 8.9 milyar TL olduğunu anlatıyor.
BÖLGEYE İHRACAT
Bugün yüzde 86'sını yerel kaynaklardan gerçekleştirdikleri üretimi büyütecek yeni yatırımlar yapmaya devam edeceklerini söyleyen Wacırz, "Nestle Türkiye 2025 yılında yeni evcil hayvan maması fabrikasını faaliyete geçirecek. Çeşitli fazlar halinde ilerleyen bu yatırım 98 milyon İsviçre frangına mal olacak" diye konuşuyor.
2022 yılında açtıkları Türkiye'nin ilk enteral beslenme fabrikasının Almanya ve İtalya'ya ihracata başladığını belirten Wacırz, bu fabrikadan da bölgeye ihracat yapılacağını ifade ediyor.
Sanayi, tarım ve perakende sektörlerinde sürdürülebilir gelişime ve sektörel dönüşüme odaklanan şirket, sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk alanlarındaki faaliyetleriyle de biliniyor. Şirket, pazarlama endüstrisinin karbon ayak izini azaltmak ve reklam faaliyetlerinin çevresel etkisini en aza indirmek için çalışan küresel girişim Ad Net Zero'nun Türkiye'deki ilk imzacılarından oldu. Hatta şirketin 'Burası Yuvamız' reklam filminin çekimleri sırasında geri dönüştürülebilir ürünler seçildi, QR kod sayesinde kağıt kullanımını azalttı, atıkları ayrıştıralar geri dönüştürüldü. Şirket Ad Green aracı üzerinden aksiyonlarının girişini sağlayarak, yarattığı etkiyi ölçümleyecek.
Leszek Wacırz Nestle Türkiye CEO'su
