Daha Sürdürülebilir Çözümler ile İnşa Etmek

04:30 - 10.09.2024, Salı

Saint-Gobain Türkiye yapı sektörünün ihtiyaç duyduğu çevreci çözümleri tasarlayan, yenilikçi teknolojiler sunan, çevreye duyarlı uygulamalarıyla inşaat sektörüne faydalar sağlamaya devam ediyor.

İklim krizinin etkileri artık pek çok alanda yeşil dönüşümü gerekli kılıyor. İnşaat sektöründe de bu dönüşüm sadece inşaat aşamasında değil, yapıların kullanım, bakım, onarım süreçlerinde de gerekli. İşte Saint-Gobain Türkiye yapı sektörünün ihtiyaç duyduğu çevreci çözümleri tasarlayan, yenilikçi teknolojiler sunan, çevreye duyarlı uygulamalarıyla inşaat sektörüne faydalar sağlamaya devam ediyor.

Fransa'da 1665 yılında kraliyet cam atölyesi olarak kurulan ve Versailles Sarayı'nın camlarını üreten Saint-Gobain, bugün, 358 yıl sonra, 75 ülkede 170 bin çalışanıyla inşaat, mobilite ve sanayi pazarlarına yönelik malzemeler ve çözümler tasarlıyor, üretiyor ve dağıtıyor. Yüzyıllardır özellikle yapı sektöründe geleceğe yön veren grup, günümüzde ise sürdürülebilir ve hafif inşaatta dünya lideri konumunda yer alıyor.

İzocam ve Dalsan gibi güçlü ortaklıkları, Weber, Chryso, Vetrotech, Ecophone, Saint- Gobain Glass, PAM, Saint-Gobain Aşındırıcılar gibi bağlı şirketleri ile Türkiye'de faaliyet gösteren Saint-Gobain Grubu'nun Türkiye CEO'su Aykut Aydoğan, teknolojinin gelişmesi ile yapı sektörünün daha çevre dostu ve sürdürülebilir bir geleceğe doğru evirilmeye başladığına dikkat çekerek şunları söyledi:

"İklim krizini her geçen gün daha fazla hissediyoruz. Meydana gelen sıcaklık farkları ve mevsim kaymaları bize bu konunun önemini daha net gösteriyor. Bugün 8 milyara yaklaşan dünya nüfusu Birleşmiş Milletler'in tahminlerine göre 2040 yılında 10 milyarın üzerine olacak. Bu nedenle de iklim krizi ile mücadele için özellikle dünya nüfus artış hızı da göz önünde bulundurulduğunda çevre dostu inşaat yöntemlerine olan ihtiyaç ve yönelim gün geçtikçe artıyor diyebilirim.
İnşaat sektörü, inşaat sanayinin karbondan arındırılması, doğal kaynakların sorumlu kullanımı ve hızlı kentleşme gibi iklim krizini etkileyen önemli faktörlerle doğrudan ilişkili bir alandır. Sürdürülebilir yaklaşımlar yapı sektörü için sadece inşaat aşamasında değil, aynı zamanda yapıların kullanım, bakım ve onarım süreçlerinde de son derece önem taşıyor. Binaların kendi içerisinde sürdürülebilir oluşu, enerji verimliliği ve kullanılan malzemelerin doğal çevre ile olan ilişkisi iklim krizini doğrudan etkiliyor. İnşaat süreçlerinde özellikle iklim krizine karşı çevreci ve bütüncül yaklaşımları hayata geçirebilmek için hafif inşaat yöntemlerinin kullanılması kritik. Hafif çelik ve hafif beton ile oluşturulan yapılarda hafif duvar, zemin ve cephe sistemleri de kullanıldığında, karbon ayak izi hatırı sayılır derecede düşüş gösteriyor."

İklim krizinin, modern dünyanın en acil ve karmaşık sorunlarından biri olduğuna dikkat çeken Aydoğan, "Sera gazı emisyonlarının artmasıyla birlikte, küresel ısınma ve iklim değişikliği ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Saint-Gobain Türkiye olarak, yenilikçi ve çevre dostu çözümlerimiz ile projelerde fark yaratıyoruz. İklim krizi ve karbon ayak izi ile mücadelede ön saflarda yer alıp, sürdürülebilir geleceğe katkıda bulunmayı misyon edinen Saint-Gobain, bu misyon doğrultusunda, yenilikçi teknolojiler ve çevreye duyarlı uygulamalarla inşaat sektörüne önemli faydalar sağlamaya devam ediyor." diye konuştu.


Aykut Aydoğan sürdürülebilirliğin iş stratejilerinin merkezinde yer aldığını, bu nedenle, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için sorumluluklarının farkında olduklarını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"İklim krizi ile mücadelede en önemli adımlardan biri, karbon ayak izinin azaltılmasıdır. Yapı malzemelerinin seçimi ise karbon ayak izini belirlemede önemli bir rol oynar. Geri dönüştürülebilir, yenilenebilir ve çevre dostu malzeme, sera gazı salınımını azaltarak karbon ayak izini düşürür. Yapı sektörü açısından sürdürülebilirlik; çevre dostu, daha az enerji tüketen, daha az CO 2 salımı yapan ve daha az atık üreten binaların tasarımı ve inşasını kapsıyor. Özellikle son dönemde, dünyada ve ülkemizde yapı sektöründe müşteri beklentileri ve taleplerinin hızla değişmesi ve bu taleplerin inşaat maliyetlerini de yükseltmesi sektörün yeni teknolojilere yönelmesini zorunlu hale getiriyor.

Sunduğumuz hafif inşaat çözümleri ile biz de üzerimize düşeni yapıyor ve her geçen gün yeni çözümler sunmaya devam ediyoruz."

BİZE ULAŞIN