Mobilefest'te 5G masaya yatırıldı
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, "Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında, 2023 yılında 5G'nin en azından belirli noktalarda vatandaşımızla buluşması gerektiğini düşünüyoruz. Birinci önceliğimiz yerli milli imkanlarla buna geçebilmek. En doğru zamanda vatandaşımızın hizmetine en iyi yarayacak anda geçişi planlıyoruz, çalışmalarımızı çok hızlı şekilde sürdürüyoruz." dedi.
Mobilefest Dijital Teknolojiler Fuarı ve Konferansı kapsamında düzenlenen "5G is Here. What's Next?" paneli, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan'ın moderatörlüğünde gerçekleştirildi.
Sayan, paneldeki konuşmasında Türkiye'nin 5G'ye geçiş sürecinde tüm tarafların ortak şekilde çalışmaya devam ettiğini belirterek, bu anlamda sektör temsilcileri ile gerçekleştirilen panelin önemine işaret etti.
Herkesin günlük hayatında iletişim araçlarının yoğun bir şekilde kullanıldığına dikkati çeken Sayan, artık her an her yerde bağlantılı hayatlar yaşandığını söyledi.
Tüm tarafların tüketicilerin sağlıklı ve hızlı şekilde haberleşmesini sağlamak üzere çalıştığının altını çizen Sayan, şunları kaydetti:
"Şu anda sadece iletişim değil adeta her işimizi yapabildiğimiz, yanımızdan iletişimle ilgili cihazları ayırmadığımız bir dönemden geçiyoruz. Bir de dijitalleşme yolunda yaptığımız bu güçlü doğru yatırımlarla bugün Türkiye'de mobil abone sayısı 85 milyona yaklaştı, bu sayının yüzde 93'ünü 4,5G hizmeti alan aboneler oluşturuyor. Salgının başlamasından önce, sonra, hayatımızın sanal dünyaya taşınma zorunluluğunun da etkisiyle internet abone sayısında artış hızlandı. 2021 yılının ilk yarısı itibarıyla 85,7 milyona ulaşan geniş bant abonesi ve veri kullanımı artıyor. Kullanıcı sayısı artıyor ama her bir kullanıcımızın tükettiği ve ürettiği veri sabitte yüzde 39, mobilde yüzde 31 artış gösterdi.
Araştırmalara baktığımız zaman 5G bağlantılı cihaz sayısı 4 yıl içerisinde 3 milyarı geçecek. 5G yeni ürünler, iş modelleri, ekonomik sosyal hayatı önemli ölçüde etkileyecek potansiyele sahip, aynı zamanda savunma ve askeri alanda da 5G'nin kullanılmasına yönelik çalışmalarımız hızla devam ediyor. İletişimin bu denli önem kazandığı, adeta ülkelerin geleceği açısından kritik önem haiz olduğu günümüzde, özellikle bizim bir hususu göz ardı etmememiz gerekiyor, o da kullandığımız teknolojiye hakim miyiz, değil miyiz? Bakanlık olarak bir yandan haberleşme sektörünün gelişimini diğer yandan da iletişim hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve vatandaşımızın bütün bu hizmetlere en kolay şekilde erişimini sağlamaya çalışırken, bir yandan da bütün bu ürünlerin yerli ve milli imkanlarla üretilmesi adına da çalışmalarımız devam ediyor. Özellikle de kritik altyapılar bakımından tamamen yerli, milli ürünü kullanılmasını hedefliyoruz."
"5G'DE YERLİLİK VE MİLLİLİĞİMİZ BİZİM İÇİN ÖNEMLİ"
Bir yandan haberleşme teknoloji kümelenmesi ULAK'ın çalışmalara devam ettiğini dile getiren Sayan, bir yandan da yabancı satıcıların Türkiye'de üretim yapmalarına yönelik hususu net şekilde söylediklerini aktardı.
Politika belirleyiciler olarak 5G'de önem verdikleri konulara değinen Sayan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"5G'de biz politika belirleyiciler olarak neye bakıyoruz? Bir, vatandaşın ihtiyacı ne durumda? İki, operatörün frekans kullanımı ve o havada 5G ile dahil kullanacağı frekanslar ne olacak, burada bir ihtiyaç var mı? Üç, bize katma değeri ne olacak? 5G'ye uyumlu cihazlar ne kadar ve bunları ne kadar arttıracağız? Vatandaşın 5G uygulamalarıyla ilgili isteği nedir?
En önemlisi de 4,5G' de bunu gösterdik, 5G'de yerlilik ve milliliğimiz ne durumda? ULAK'ta ne durumda, haberleşme teknoloji kümelenmelerinde ne durumda? Bütün bunlarla birlikte değerli operatörlerimizle, üreticilerimizle diğer kuruluşlarla bunu masaya yatıracağız."
"5G ÇALIŞMALARIMIZI ÇOK HIZLI ŞEKİLDE SÜRDÜRÜYORUZ"
Sayan, konuşmasının sonunda sürekli kendilerine gelen 5G ihale sürecinin takvimine ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.
Çalışmaların devam ettiğini aktaran Fatih Sayan, şunları söyledi:
"5G ve ötesi teknolojiler, gerek sosyal gerekse ekonomik olarak her sektör için büyük etkileri olan teknolojiler. Bizler de bakanlığımızın güçlü politikaları ile bu teknolojiyi, insanımızın hizmetine en uygun koşullarda sunmak adına, tüm paydaşlarımızla iş birliği halinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Amacımız yerli ve milli ürünlerimizle 5G ve ötesi teknolojileri insanımızla buluşturmak. 5G'nin ne zaman yapılacağı, nasıl yapılacağı çokça soruluyor.
Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında, 2023 yılında 5G'nin en azından belirli noktalarda vatandaşımızla buluşması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla ilgili, ticari şebekelerde denemeler dahil olmak üzere başlattık. Bunun zamanlaması ile ilgili devletin içindeki kurumlarımız, operatörlerimiz, 5G'nin yerli milli üreticileri, hep birlikte takvimimizi belirlemeye çalışıyoruz. Birinci önceliğimiz yerli milli imkanlarla buna geçebilmek. En doğru zamanda vatandaşımızın hizmetine en iyi yarayacak anda geçişi planlıyoruz, çalışmalarımızı çok hızlı şekilde sürdürüyoruz."
"ULAK İHRACAT YAPTI, PARAYI KASAMIZA KOYDUK"
ULAK Haberleşme Genel Müdürü Zafer Orhan, paneldeki konuşmasında 5G kapsamında yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
Zafer Orhan, 5G'nin uçtan uca sunulması için gerekli koşullar hakkında değerlendirmelerde bulunarak, en önemli konulardan birinin insan kaynağı olduğuna işaret etti.
İnsan kaynağı olmadan hiç bir çalışmanın yapılamayacağını vurgulayan Orhan, şunları kaydetti:
"Uçtan uca nelere ihtiyaç var diye sorulduğunda, bizler diğer 5G üreticisi dünya global oyuncularının milyarlarca dolar yatırım yaptığı bu alanda aynı zamanda teknolojik ve teknik altyapıya ihtiyacı duymaktayız. Bir diğer başlığımız da ekosistem. Bütün bunlara baktığımız zaman biz Türkiye'de insanların, öncelikle telekomünikasyon alanında insan sayısı, insan kaynağı taleplerini karşılayabilmek için, mühendislik fakülteleriyle, okullarla yoğun iş birliği içindeyiz, yakın görüşmeler halindeyiz. Bir taraftan da yetişmiş elemanları bünyemizde tutabilmenin vermiş olduğu bir zorlukla karşı karşıyayız. Aynı zamanda bunu diğer üretici firmalar da yaşıyorlardır. Yurt dışının cazibesiyle de elimizdeki yetişmiş insan kaynağını kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. 5G'nin uçtan uca yapılabilmesi ve ötesindeki çalışmalar için insan kaynağı çok önem arz ediyor."
Sürecin diğer başlıkları hakkında bilgi veren Orhan, yürütülen çalışmalara değindi.
Orhan, "Şu an 4,5G'de 1.750 sahaya eriştik. 1.750 sahada ULAK baz istasyonu kullanılıyor. Bunun 750'ye yakını Evrensel 1 ve 2 sahalarda, geri kalanı ticari sahalarda. 340 sahamız Turkcell'de aktif durumda, yaklaşık 10'a yakın saha Türk Telekom'da, 270 saha da Vodafone'da aktif durumda. Bu bizim için ve ülkemiz için kıymetli." ifadelerini kullandı.
İhracata yönelik gelen soruyu da yanıtlayan Orhan, "ULAK Projesi'nin başarısının nişanesi olarak söyleyeyim, ULAK şu an da yurt dışına ihracat yaptı, ilk faturamızı kestik, paramızı kasamıza koyduk, bu milli mühendislerimizin bir gururudur. " dedi.
"5G'NİN ARKASINDA FİBERLEŞEN KUVVETLİ BİR ALT YAPIYA İHTİYAÇ VAR"
Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan ise, 5G'nin bir yolculuk olduğuna dikkati çekerek, bu yolculuğun temel unsurları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
5G'nin temel değer teklifinin, endüstrilerin dönüşümü için olduğunun altını çizen Erkan, şunları söyledi:
"Bir teknolojide yatırım yapma zamanı, o teknolojideki değişim anlarındadır. O değişim anlarını yakalamak, datayla gelişen noktayı yakalamak çok önemli. 5G konusunda da 6G konusunda da iyi planlama yapma ve iyi bir dönüşüm zamanı. 5G ve hazırlık yapmak adına 6G'ye de bugünden çalışmak lazım. 5G'nin 3 tane önemli değer teklifi var, birisi gecikme, diğeri makineler arası iletişim, üçüncü olarak da hız. Bütün bunların üçünü sağlayabilmek için 5G'nin arkasında fiberleşen kuvvetli bir alt yapıya da ihtiyaç var. Altyapıyı, arka tarafını kuvvetli yapmazsanız, siz önde ne kadar hızlı cihazlar kullanırsanız kullanın burada handikaplı duruma düşüyorsunuz, o zaman o 5G'nin vaat ettiği şeyi sağlayamıyorsunuz. Hatta şu anda var olan teknolojiler daha hızlı karşınıza çıkabiliyor.
Gecikme, hız ve desteklenen cihaz adedini bir araya koyduğunuzda fiber çok önemli bir noktaya geliyor. Bu işleri yapmak için kuvvetli bir fiber altyapıya ihtiyacınız var. Bugün 3 operatörün baz istasyon sayısı belki 100 bini geçmez ama 5G geldiğinde, 5G ve 6G sonrası muhtemelen 1 milyonun üzerinde baz istasyonuna bağlanmak lazım, bunların yüzde 90-95'inin fiberle bağlı olması lazım. Bugün 3 tane operatörün toplam fiberle bağlı baz istasyonu ortalama yüzde 40'larda. Dolayısıyla henüz 100 bin istasyonu yüzde 40'la bağlamışken 1 milyonun üstüne çıkacak istasyonu nasıl yüzde 95'e getireceğiz? Bunun ortak bir çalışmayla, ortak bir yaklaşımla çözülmesi lazım."
"FİBERDE YATIRIMI HIZLANDIRMAMIZ, DAHA FAZLA YATIRIM YAPMAMIZ LAZIM, BUNU DA ORTAK YAPMALIYIZ"
Başarılı bir 5G ve ondan sonraki teknolojileri hayata geçirmek için ciddi bir fiber yatırımına ihtiyaç olduğunun altını çizen Erkan, bunun şirketlerin, bireylerin dijital dönüşümünde de önemli olduğunu dile getirdi.
Dünyanın çok hızlı geliştiğini, hızı sağlamanın şu an teknolojik olarak temel yolunun da fiber teknolojilerinden geçtiğini belirten Erkan, "Bu konuda yatırımı hızlandırmamız, daha fazla yatırım yapmamız lazım. Mümkünse ortak yapmamız lazım. Kamunun da buradaki liderlik fonksiyonu çok önemli, bütün bu yatırımlara liderlik etmesi lazım." dedi.
"2023'DE TÜRKİYE'DE 5G'NİN CANLIYA ALINMASI TAKVİMİNİ DESTEKLİYORUZ"
Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Engin Aksoy, Türkiye'de bugüne kadar dijitalleşme vizyonu doğrultusunda çok değerli politikalar benimsendiğini ve kararlar alındığını dile getirdi.
Aksoy, 2030 yılında tamamen dijital bir Türkiye hayal ettiklerine dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bunun için adımları bugünden atmamız gerek. Dijitalleşme, verimliliği ve istihdamı artırırken, ekonomik etkinin yanı sıra tüm vatandaşlar için eğitim ve kamu hizmetlerine eşit erişim imkanı sağlıyor. Güçlü bir dijital altyapı için bugün olmazsa olmaz iki teknoloji var, biri 5G diğeri fiber. 5G teknolojisi ve altyapısı çok sayıda ülkenin yatırım yaptığı bir alan olarak öne çıkıyor. 5G teknolojisinin devreye alınmasının ülkemize önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz.
Uluslararası çalışmalara baktığımızda, 5G değer zincirinin 2035 yılına kadar global ekonomiye yaklaşık 3,8 trilyon dolar olması, 23 milyon istihdam yaratması bekleniyor. Türkiye'de de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Milli Teknoloji Hamlesi Stratejisinde 5G'nin Türkiye ekonomisine 10 milyar doları aşkın katkı sağlayacağı tahmin ediliyor. 5G altyapısının kurulması önemli fırsatlar sağlayacak. Ülkelere yatırım yapan yabancı şirketler, eskiden makroekonomik durum ve demografik duruma bakarlardı, şimdi bunun yanına teknolojik durumu da eklemeye başladılar. Yabancı yatırımcı bir ülkeye girecekse, o ülkedeki teknoloji altyapısını çok önemsiyor."
Aksoy, 5G ihale sürecine işaret ederek, Vodafone olarak 2023'de Türkiye'de 5G'nin canlıya alınması takvimini desteklediklerini söyledi.
5G ile uyumlu cihaz ve ekipmanların hızla hazırlanmasının da önemli olduğunu dile getiren Aksoy, "Bir önemli adım da fiber. 5G teknolojisinin etkin şekilde kullanılması için fiberin çok yaygınlaşması gerek." dedi.
"BU HAFTA İTİBARIYLA, ŞU ANDA TÜRKİYE'NİN YÜZDE 90 SOKAKLARINDA SAHAYA KADAR FİBERLERİMİZİ BİTİRDİK"
Türk Telekom Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç da Türkiye'de dünyada yapılan 5G çalışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
5G'yi farklılaştıran iki temel unsurdan birinin gecikme, diğerinin daha yüksek hız olduğunun altını çizen Kıraç, dünyadaki ülkelerin 5G'ye geçiş gerekçelerine ilişkin bilgi verdi.
Konuşmasında 5G için fiberin önemi konusuna da değinen Kıraç, şunları söyledi:
"5G'ye geçişte Türkiye geç kaldı gibi bir şey yok, bizim yerli ürün üzerinde çok sıkı durmamız lazım. Bizim için olmazsa olmazı yerli ürünlerde birinci öncelik siber güvenlik çünkü siber güvenlik ve ülke güvenliğiyle direkt bağlantılıdır. Altyapı konusuna geldiğimizde de Türkiye altyapı olarak hazır mı değil mi konusunda çok polemik yapılıyor. Doğrudur 5G'ye geldiğimizde baz istasyonlarımızı mutlaka fiberle bağlamamız lazım. Bu hafta itibarıyla, şu anda Türkiye'nin yüzde 90 sokaklarında, sahaya kadar, fiberlerimizi bitirdik, dönüşümümüzü bitirdik, sene sonu yüzde 92 rakamını yakalayacağız.
Bugün itibarıyla Türk Telekom'un 4,5G baz istasyonlarının yüzde 50'si fiber. Fiberimiz var. Şu ayrımı yapalım, operatörlerin fiberi olmayabilir ama ülkenin fiberi var. Bunun paylaşılmasıyla alakalı, buradan servis verilmesiyle alakalı çözüme bizim odaklanmamız lazım. Mükerrer yatırımın yapılmaması gerek, zaten kaynak sıkıntımız var, kaynakları etkin kullanmamız lazım. Dolayısıyla da buradaki kaynakları kullanırken operatörler arasındaki iş birliğine çok önem veriyoruz. 5G için panik yapmaya gerek yok, herhangi bir şeyde gecikmiş gibi bir durumumuz yok, ülkemiz her an 5G'ye geçecek düzeyde."