"Türkiye ile Kazakistan'ın işbirliği, bütün bölgenin kaderini değiştirecektir"

03:28 - 25.04.2024, Perşembe

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye ile Kazakistan'ın işbirliği, bütün bölgenin kaderini değiştirecektir" dedi.

Türkiye-Kazakistan İş Forumu, TOBB ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) işbirliğinde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Kazakistan Başbakanı Olzhas Bektenov'un katılımıyla, TOBB İkiz Kuleler'de gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye-Kazakistan 13. Dönem Karma Ekonomik Komisyon (KEK) Toplantısı'nın bir parçası olan İş Forumu vesilesiyle bir arada olunduğunu bildirdi.

Türkiye ve Kazakistan'ın kadim tarihleri boyunca dostane ilişkileri sürdürmüş bir ulusun iki parçası olduğunu ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin Kazakistan'ı bağımsızlık ilanı sonrası ilk tanıyan ülke olduğunu hatırlattı.

Bunun yalnızca diplomatik bir ilişki başlatmanın ötesinde tarihi ve manevi köprülerin de yeniden inşasına vesile olduğunu dile getiren Yılmaz, o günden bugüne ilişkilerin dostluk ve kardeşlik temelinde sürekli daha yükseklere taşındığını kaydetti.

Cumhurbaşkanlarının yakın birlikteliği ve güçlü siyasi iradesinin, gösterilen çabaları pekiştirerek kardeşliğe güç verdiğini belirten Yılmaz, ikili platformlarda en üst düzeyde tesis edilen iyi ilişkilerin artık çok taraflı platformlarda da perçinlendiğini söyledi.

Bu alanda ortak hedefleri gerçekleştirmeye yönelik en somut birlikteliğin Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında gösterildiğini ifade eden Yılmaz, Kazakistan'ın dönem başkanlığını yürüttüğü Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde gerek Ekonomi ve Ticaretten Sorumlu Bakanlar Toplantısı gerek zirve toplantıları ile ikili ve bölgesel ilişkilerin güncel durumunun masaya yatırıldığını, yeni iş birliği alanlarının tespit edildiğini kaydetti.

Bu kapsamda bir fon kurulduğunu, bir an önce fonun işler hale getirilip özellikle ülkelerin ortak projelerine özel sektör boyutuyla birlikte katkıda bulunmasını beklediklerini dile getiren Yılmaz, bu fonun başlangıç olduğunu, ilerde çok daha büyüyeceğini söyledi.

Bu toplantıların eş zamanlı iş forumları ile taçlandırıldığını, bölge ülkelerinin iş dünyalarının bir araya getirildiğini yeni ufuklar geliştirmenin önünün açıldığını bildiren Yılmaz, devletlerin gerekli zemini sağladığını asıl yatırımı iş dünyasının yapacağını ifade etti.

Yılmaz, gerek Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında yürütülen çok taraflı işbirlikleri gerek ikili ilişiklerin artan ivmesiyle Türkiye'nin üzerine düşen katkıyı her platformda vermeye devam edeceğini vurguladı.

"Ülkemiz 2023'te Avrupa Birliği ülkeleri ve OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldı"

Türkiye ekonomisinin küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden geldiğini aktaran Yılmaz, geçen yıl Türkiye ekonomisinde ilk defa 1 trilyon dolar eşiğinin aşıldığını ve Gayrisafi Yurt İçi Hasılanın 1,1 trilyon dolar seviyesine ulaştığını söyledi.

Türkiye'de kişi başına milli gelirin de 13 bin dolar seviyesini geçtiğine işaret eden Yılmaz, Kazakistan'ın milli geliriyle Türkiye'nin milli gelirinin toplandığında 1,4 trilyon dolarlık büyüklükten bahsedilebileceğine dikkati çekti. Yılmaz, bunun yetmeyeceğini gelecek dönem iki kardeş ülke olarak büyümeye devam edileceğini, ekonomik ilişkilerin büyütüleceğini kaydetti.

Geçen yıl Orta Vadeli Program çerçevesinde hedefin üzerinde büyüme gerçekleştiğini, yüzde 4,5 oranında büyüme kaydedildiğini ifade eden Yılmaz, 14 çeyrektir aralıksız büyümenin sürdürdüğünü dile getirdi.

Yılmaz, büyüme performansı açısından Türkiye'nin 2023'te Avrupa Birliği ülkeleri ve OECD ülkeleri arasında ise ikinci sırada yer aldığını vurguladı.

Bölgeyi etkileyen olumsuz jeopolitik gelişmelerin yaşandığı, depremin yaralarının sarıldığı, küresel ticari faaliyetlerin azaldığı bir dönemde sağlanan büyümenin, ekonominin ve özel sektörün gücünü gösterdiğini belirten Yılmaz, şöyle konuştu:

"Dış ticaretimiz yukarı yönlü ivmesini sürdürmektedir. Geçen yıl ihracatımız 256 milyar dolarla rekor bir seviyeye ulaştı. Bu yıl hedefimiz 267 milyar dolara ulaşmak, 2026 hedefimiz ise 300 milyar doları aşan ihracat performansı sergilemek. Bunu yaparken Türkiye'nin dış ticaret ve cari işlemler boyutuyla da sürdürülebilir şekilde yoluna devam etmesini istiyoruz.

Geçen yılın ortalarında cari işlemler açığımız 60 milyar dolarlara kadar çıkmıştı. Geldiğimiz noktada 32 milyar doların altına inmiş durumda. Bir taraftan ticaretimizi büyütüyoruz, diğer taraftan cari işlemler açığımızı azaltıyoruz. Bu da daha sağlıklı sürdürülebilir bir büyüme zeminini oluşturuyor.

Ticaret ve ekonomimizde yakaladığımız pozitif atmosferin dost ve kardeş ülke Kazakistan ile ikili ticaretimize de olumlu yansıdığını görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanlarımız geçmişte 10 milyar dolar ticaret hedefi koymuşlardı. Geçen yıl bu hedefi aşmış durumdayız. Artık yeni hedefler belirleme zamanı. Geçen yıl 10 milyar doları aşan ticaret hacmine ulaştık. Yüzde 20 civarında bir önceki yıla göre ticaretimizde artış oldu. Bunda da yine iş dünyamızın, ihracatçılarımızın yatırımcılarımızın büyük bir katkısı var. Bizler, kamu tarafında sizlerin faaliyet gösterdiği alanların çeşitlendirilmesi, karşılaştığınız sorunların bertaraf edilmesi ve yeni işbirliği alanları keşfedilmesine önayak olabilmek için özel sektörümüzle omuz omuza olmayı sürdüreceğiz."

Bürokratik süreçlerin basitleştirilmesi, yatırımcıya fırsatlarla ilgili yeterli bilgilendirmenin yapılması ve yatırımcı dostu politikalar izlenmesinin önemine işaret eden Yılmaz, iki ülke olarak iş dünyasına her türlü desteği vermeye hazır olduklarını kaydetti.

Ticari ve ekonomik ilişkilerin önemli bir sacayağı olan müteahhitlik sektörünün Kazakistan'daki faaliyetlerinin büyük bir memnuniyetle takip edildiğini ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti:

"Kazakistan, Türk müteahhitlik sektörünün üstlenilen toplam proje bedeli bakımından en büyük 5. destinasyonu konumundadır. Müteahhitlerimiz bugüne kadar 29 milyar dolar değerinde 528 proje üstlenmiştir. Kazakistan'ın sembol yapılarında müteahhitlerimizin imzasını görmekten de büyük bir gurur duyuyoruz.

2017 EXPO pavilyon inşaatı, enerji santralleri, bakır işletme tesisleri, sera kompleksi inşaatları, turizm merkezi projeleri ve büyük hastane projeleri gibi prestijli çalışmalar geleceğe dönük güvenimizi de artırıyor. İnanıyorum ki, önümüzdeki dönemde Kazakistan'ın altyapı ve üstyapısına katkıda bulunmaya devam edecektir."

"Eylem Planı'mızın ikili ilişkilerimize her alanda rehber olacaktır"

Karşılıklı yatırımları da önemli gördüklerini ifade eden Yılmaz, Türk yatırımcıların Kazakistan'daki yatırımlarının 5 milyar doları aştığını, Kazakistan'ın Türkiye'deki yatırımlarının ise 1 milyar doları bulduğunu bildirdi.

Yılmaz, karşılıklı yatırım potansiyelinin daha fazla harekete geçirilmesi gerektiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kazak atasözünde ifade edildiği gibi 'Taduluq tabılmas bakğıt' (önce kardeşlik, sonra başarı), kardeşlikten güç alarak atacağınız cesur adımlarla karşılıklı yatırımları artıracağınıza inanıyorum. Kazakistan'a Türkiye'den gidecek yatırımları artırmak için Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması yürürlüktedir. Bu anlaşma 1992'de yapılmış artık modernize edilmesi, güncellenmesi gerekiyor. Onu hep birlikte başaracağız. İstanbul'da İslam Dünyası için oluşturduğumuz Tahkim Merkezi var. Bu mekanizma ve buna benzer başka bir alternatifle bu sorunu aşabilirsek yatırımları karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmasını da sonuçlandıracağımızı düşünüyorum. Bunu da KEK toplamızla karşılıklı olarak ele alacağız."

Yılmaz, 90 maddelik yeni bir Eylem Planı hazırlandığını ve bugün imzalanacağını söyledi.

"Eylem Planımızın ikili ilişkilerimize her alanda rehber olacaktır." diyen Yılmaz, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ile Girişimciliği Geliştirme Fonu arasında işbirliğini geliştirecek Eylem Planı'nın imzalanacağını dile getirdi.

Yılmaz, KOBİ'lerin faaliyetlerine katkı sunacak Eylem Planı'nın bu alanda ilişkilerin geliştirilmesine önemli katkılar sunacağını bildirdi.

Yılmaz, "Ayrıca, petrol ve doğal gaz kaynakları bakımından Orta Asya'nın önde gelen ülkelerinden biri olan Kazakistan'ın sahip olduğu hidrokarbon potansiyelinin en iyi şekilde işletilmesi hususunda işbirliği yapma arzusu içerisindeyiz. Sizlerin atılan imzalar kapsamında gerekli çalışmaları yürüteceğinize, işbirliği anlaşmalarını genişleteceğinize inanıyorum." dedi.

Yılmaz, İş Forumu kapsamında atılan örnek kardeş imzalar arasında Kazakistan Kalkınma Bankası-Yıldırım Group, Jambıl Eyaleti Valiliği- Ardent Plastik, Jambıl Eyaleti Valiliği- Tohum Sanayici ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB), Jambıl Eyaleti Valiliği-Kazak Türk İşadamları Derneği (TUKİB), КazAzot-Midgulf International Ltd. ve Zerde Keramika-Fatinoğlu Holding arasında işbirliği anlaşması ve mutabakat zabıtlarının bulunduğunu belirterek, hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, iş dünyasının farklı sektörlerinden temsilcilerin yer aldığı, geniş bir katılımla gerçekleştirilen Türkiye-Kazakistan İş Forumu'nun ülkeler arasındaki işbirliğinin pekiştirilmesine, yeni fırsatların yaratılmasına, yatırımların karşılıklı olarak artırılmasına vesile olmasını temenni etti.

Hisarcıklıoğlu: Türkiye ile Kazakistan'ın işbirliği, bütün bölgenin kaderini değiştirecektir

Türkiye Odalar ve Borsalar (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, Kazakistan'ın bölgesinin parlayan yıldızı ve kalbi olduğuna, iki ülke arasındaki ilişkilere "tek millet iki devlet" anlayışıyla yaklaştıklarına dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, Kazakistan'ın güçlü oluşu, zenginliği ve uluslararası arenadaki saygınlığının kendilerine hep gurur verdiğini anlattı.

Hisarcıklıoğlu, bağımsızlığını kazandığı andan itibaren Kazakistan'ın, güçlü temeller üzerinde ülkenin geleceğini inşa etmeye başladığını söyledi.

Türk iş dünyası olarak, "ata yurdu" Kazakistan'a daha fazla yatırım yapılması konusunda desteklerini sürdüreceklerini dile getiren Hisarcıklıoğlu, bu anlamda "Türk Yatırım Masası" fikrinin cesaret verici olacağını belirtti.

Rusya-Ukrayna savaşının ardından Kazakistan'daki enerji kaynaklarının daha iyi değerlendirilebilmesi için ciddi fırsatlar ortaya çıktığına dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

"Türkiye ile Kazakistan arasında ikili ve transit taşımacılık için geçiş belgesi sayısı ihtiyaca cevap verecek düzeye muhakkak çıkarılmalıdır. Halen, 10 bin olan geçiş belgesi sayısının 15 bine yükseltilmesini rica ediyoruz. Halen 30 gün olan sürücülerin vizesiz olarak Kazakistan'da kalış süreleri uzatılmalıdır. Zira, Kazak sürücüler için Türkiye'de bu süre 60 gündür. Mütekabiliyet esasının uygulanmasında fayda görünüyor. Ülkelerimiz arasındaki ulaştırma ağlarını geliştirme hedefine de özellikle eğilmeliyiz."

Hisarcıklıoğlu, Hazar geçişli "Doğu-Batı Orta Koridoru"nu etkinleştirme gayretlerini sürdürdüklerini, ulaşım ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, ulaşım ağlarının zenginleştirilmesi, sınır geçişlerinin kolaylaştırılması konusunda işbirliğinin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Çin'den Avrupa'ya doğru taşımalarda, Aktau ve Kurik limanlarının çok önem kazandığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bu iki limanda yıllık 21 milyon ton olan kapasitenin ilk aşamada 30 milyon tona çıkarılması gerekmektedir. Bu konunun stratejik bir yaklaşımla ele alınması yararlı olacaktır. Çünkü Hazar'daki bu limanlar Orta Koridor için hayati niteliktedir. Kurduğumuz ilişkileri daha ileri taşımak için en ideal dönemdeyiz. Geçen yıl ticaret hacmimiz 10 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Daha dengeli bir ticaret ile bu rakamı çok daha yukarılara taşıyabiliriz. Yatırım çekme konusunda, maşallah, Kazak yetkililer çok iyi çalışıyorlar. Enerji dışı yatırımlarda Türkiye, Kazakistan'a 5 milyar doları bulan doğrudan yatırım sağladı. Nerdeyse her hafta bir firmamızın yatırım haberlerini alıyoruz. Ayrıca kurulan şirketler sıralamasında da 2 numaraya yükseldik. Kazakistan'da 5 bine yakın kurulu şirketimiz var."

Ticarette önemli konulardan birinin gümrük geçişleri olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, "Bizim coğrafyamızda, kara gümrük kapılarının büyük önemi var. TOBB olarak, gümrük kapılarını yenileme ve işletme konusunda, büyük tecrübemiz ve başarımız var. Türk devletlerindeki gümrük geçişlerinin modernize edilmesi, Türk Yatırım Fonu'nun öncelikli projeleri arasında olmalıdır." dedi.

Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde gümrük birliğinin kurulması önerisinde bulunan Hisarcıklıoğlu, "Bizler kardeşiz. Birbirimizle alırken satarken gelirken giderken hiçbir izne tabi olmamalıyız. Orası da bizim burası da bizim. Ayrımız gayrımız yok. Biz, Türk Ticaret ve Sanayi Odası olarak, bu vizyon ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Dünyanın büyük bir değişim içinde olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, "Küresel ekonominin ağırlık noktası, batıdan doğuya kayıyor. Böyle bir ortamda, Türkiye ile Kazakistan'ın işbirliği, bütün bölgenin kaderini değiştirecektir. Zira, Türkiye ve Kazakistan bu bölgenin lider aktörleridir. Birlikte, Türk coğrafyasını, huzurun ve refahın merkezi haline getirebiliriz." ifadelerini kullandı.

DEİK Başkanı Nail Olpak da karşılıklı olarak ihtiyaç duyulan ürünlerin daha fazla nasıl temin edilebileceğini konuştuklarını söyledi.

Olpak, iki ülke arasında lojistik, tarım, dijital dönüşüm, madencilik turizm gibi alanların önemli fırsatlar sunduğunu kaydetti.

BİZE ULAŞIN