Lojistiği dönüştürmek…
Tüm dünyada emisyonun yüzde5,5’i taşımacılık ve ulaştırma sektörü kaynaklı salınıyor. Ancak araçların dönüşümü ve iş süreçlerinin dijitalleşmesi ile bunun önüne geçilebilir. Sevkiyatlarda kullanılan vasıtaların değişimine yatırım yapmayı planlayan Borusan Lojistik, sürdürülebilirlik alanında yaptığı çalışmalarla da çözüm odaklı bir yol izliyor.
Mustafa Orhun Çetin / INBUSINESS
Borusan Lojistik, 2000'den bu yana lojistik, liman, uluslararası taşımacılık ve yabancı ülkeler lojistik hizmetleri gibi dört stratejik alanda faaliyet gösteriyor. 2025'e kadar 39 milyar liralık bir yatırım planı bulunan Borusan Holding'in 2,8 milyar lirasının ise lojistik sektörüne ayrılmış durumda.
2023 yılı performansını değerlendiren Borusan Lojistik Genel Müdürü Serdar Erçal, yurt içi faaliyet alanlarında olumlu bir tablo çizdiklerini ifade ediyor. Erçal, "Özellikle otomotiv lojistiği ve depolama faaliyetlerinde öngörümüzün üzerinde bir performans gösteriyoruz" diyor ve ekliyor: "Tedarik zinciri yönetimi yaptığımız Milkrun operasyonu da oldukça iyi sonuçlar üretiyor. Bunun yanında, yurt içi karayolu taşımacılığında, yüklerin komple taşımacılıktan parsiyel yüklere döndüğünü gözlemliyoruz."
Yurt dışı faaliyetlerinde ise düşüş trendinde olan global navlun endeksleri ve Türkiye'nin ihracatı kaynaklı olarak hedeflerinden bir miktar geri kalmış şirket. Erçal, "Ancak, Borusan Lojistik Hizmetleri olarak geçtiğimiz yıllara göre daha iyi sonuçlar üretiyoruz. Burada en büyük sorunlardan birisi, artan iş hacimlerine paralel olarak işletme sermayesi ihtiyacının artması ve bunun finansmanı. İş modeli olarak yüksek bir işletme sermayesi ihtiyacı oluşuyor" diyor.
Finansal piyasalardaki sıkışıklıktan dolayı müşteri kanadında nakde ulaşımın zorlaştığını ve bu sebeple üzerlerindeki yükün arttığını gözlemlediklerini ifade ediyor.
Yeni yıl hedefleri
2024 planları içinde dijitalleşme ve sürdürülebilirlik şirketin tüm iş süreçlerinin merkezinde olacak. Yurt içi taşımacılıkta 81 ilde hizmet veren şirket Elektronik Taşımacılık Ağı (eTA) ile halihazırda Avrupa'nın en büyük üçüncü dijital lojistik platformu ile 100 bin TIR ve kamyon şoförünü hazır bulunduran bir uygulamaya da sahip.
Şirketin önem verdiği kategorilerin başında otomotiv sektörü geliyor. Pazara giren yeni oyuncular ve yatırımların artması ile araç lojistiğinin büyüdüğünü belirten Erçal, buradaki operasyonları da artırdıklarını söylüyor.
Otomotiv sektöründe son yıllarda atağa geçen elektrikli araçlara tam uygun 3 bin m2 sevk öncesi araç kontrol (PDI) alanı ile de büyüyen segment için hazırlıklarını yapıyor. Bu amaçla geçmiş yıllarda Çin'de şirket satın alımı yapan ve Almanya'da Avrupa pazarı için özel ekip kuran Borusan Lojistik etki alanını genişletmeye başlamıştı.
Erçal, "Buradaki organizasyonumuzu özellikle insan kaynağı ile daha da güçlendiriyoruz. Hem karayolunda yaşadığımız darboğazlara alternatifler yaratmak açısından hem de daha yeşil bir taşıma modu oluşuyla intermodal taşımacılık da odağımızda" diyor. Bir yandan da taşımacılık sektöründe ortaya çıkan karbonun farklı teknolojilerin de katkısıyla azaltılması gerekiyor. Dünyadaki karbon salımının yüzde 5,5'ini yüklenen lojistik ve ulaştırma sektörleri geçireceği dönüşümle önemli bir etkiye sahip olacak. Taşımacılığın türüne göre elektrikli, hidrojen yakıt pilli araçlar ve havacılık tarafında sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) gibi seçenekler çoğaldıkça da katlanan bir etki gözlemlenecek.
Tabii ki bunun önünde de çeşitli sorunlar bulunuyor. Erçal, "Elektrikli araçlar her ne kadar payını arttırsa da pil üretimi için gereken lityum, nikel ve kobalt gibi madenlerdeki tedarik sorunları ile şarj istasyon altyapısının yeterliliği problem olabilir" diyor.
Hidrojen tarafının ise dolum ve depolama zorluğuyla yanıcı olmasından kaynaklı risklerin gelişmeye çok açık olduğunu belirtiyor ve konuşmasını şöyle sürdürüyor: "Bu noktada biz emisyonlarımızı optimize edilmiş rota ve yük ile azaltmayı planlıyoruz. Halihazırda mikro dağıtım ağlarımızda elektrikli transit araçlarla taşımalara başladık. Bu dönüşüm içerisinde alternatif yakıtlara geçiş için dengeli bir dağılım olması ve zamanla fosil yakıt kullanımının sonlanması bekleniyor. Piyasayı yakından takip ediyor, dönüşümleri izliyoruz ve uyum sağlamak için geçiş planlamamızı yapıyoruz."
Sürdürülebilirlik çalışmalarında sadece iklim konusuna odaklanmayan şirket, insan ve teknolojik geliştirmeleri de ana hedefleri haline getirerek tüm iş süreçlerine entegre etti. İklim başlığı altında karbonsuz iş modelleri geliştirmek, yenilenebilir enerji kullanımını artırmak ve sorumlu tüketim farkındalığını yaygınlaştırmak var. Erçal, "Karbon ayak izi doğrulamasında öncüyüz ve verilerimizi 2011'den beri izliyoruz. Yeşil Lojistik belgesini ilk alan firmalardan biriyiz. Bu yıl gerçekleşen projelerimizle de 12 bin 365 ton emisyonu engelledik" diyor.
İnsan başlığında, çalışanlar için mutlu, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı sağlamayı hedeflediklerine değinen Erçal, yetenek gelişimine katkı sağlamak ve çeşitliliği desteklemek için fırsat eşitliği, adil davranış ve kapsayıcılığı önemsediklerini vurguluyor.
Demiryolu ile taşıdı
Pandemi ve ardından gelen konteyner krizi taşımacılık sektöründe farklı etkilere neden oldu. Covid-19 sonrası fiyat maliyet açısından yüksek navlunun armatör tarafına olumlu yansıdığını belirten Borusan Lojistik Genel Müdürü Serdar Erçal, "Finansal olarak taşıdığımız yük ve risk artarken konteyner sorunu nedeniyle deniz yoluyla taşınan yükün bir kısmının karayoluna kayması karayolu taşımacılığına olan talebi arttırdı. Biz de Uzak Doğu'dan gelecek yüklerde demiryolunu bir alternatif olarak kullanarak Çin'den demiryolu ile Türkiye'ye taşıma yaptık." İhracatta ise demiryolu çözümünün talep karşısında yetersiz kaldığını vurgulayan Erçal bu sorunu çözmek için karayoluna ağırlık verdiklerini ve mevcut filolarını daha verimli kullanarak sefer sayılarını artırdıklarını söylüyor.