Ağır ticari araç pazarı ilk 6 ayda yüzde 48 büyüdü

04:21 - 21.07.2023, Cuma

Ağır ticari araç pazarının, yılın ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 48 büyüdüğü açıklandı.

Ağır Ticari Araçlar Derneği (TAİD), Yönetim Kurulu Başkanı Burak Hoşgören, yönetim kurulu ve üyelerinin katılımlarıyla düzenlenen toplantıda 2023'ün ilk yarısını değerlendirdi.

Verilen bilgiye göre, 2023 yılı haziran ayında ağır ticari araç pazarında 3 bin 654 adetlik satış yapıldı. Sektör, 2023 yılı ocak-haziran döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 48 artışla toplamda 22 bin 52 adetlik satışa ulaştı. 2022'yi 38 bin 149 araç satışı ile kapatan sektör böylece geçen yılki toplam hacmin yüzde 58'ini bu yıl ilk 6 ayda gerçekleştirdi.

Uzun yol ve yurt içi lojistik hizmetlerinde kullanılan çekici satışları, 2023 yılı ocak-haziran döneminde geçen yıla göre yüzde 48 artarak 13 bin 451 adet olarak gerçekleşti. İnşaat, madencilik, dağıtım ve yük taşımacılığı, atık yönetimi gibi uygulamalar için sunulan 16 ton ve üstü kamyon satışları yüzde 54 artarak 5 bin 631 adet ve 16 ton altı kamyon satışları da yüzde 36 artarak 2 bin 970 adet oldu.

Semi-treyler araç satışları, 2023 yılı haziran ayında bir önceki yılın haziran ayına göre yüzde 19 artarak 1.172 adet olarak gerçekleşti. 2023 yılı ocak-haziran döneminde ise semi-treyler araç pazarında, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 66 artışla 9 bin 325 adetlik araç satışı gerçekleştirildi.

"Dalgalanmalara rağmen ekonomi hız kesmedi ve sektörlerde hareketlilik devam ediyor"

Açıklamada görüşlerine yer verilen TAİD Yönetim Kurulu Başkanı Burak Hoşgören, ağır ticari araçlar sektörünün uzun yol taşımacılığından yurt içi lojistiğine, dağıtım, inşaat, maden, atık yönetimi de dahil olmak üzere pek çok alanda ekonomilerin nabzını tuttuğunu belirtti.

Hoşgören, genel olarak üretim, sanayi ve hizmet kollarının tamamının, bir şekilde ağır ticari araçlar sektörünün sunduğu ürün ve çözümlerle ilerlediğini ifade etti. 2023'ün ilk yarı tablosuna bakıldığında aslında sene başındaki öngörüleri ile paralel bir gidişat gözlemlediklerini ifade ederek şunları kaydetti:

"Bu artışların bir kısmı, geçen yıldan gelen talepleri işaret etse de araçlarımızın sunulduğu pek çok alanda bir ivme yaşandığını söylemeliyiz. 2016-2019 arasında daralma gösteren bir pazardan sonra 2020'den bu yana pazar normal seviyelerine geri döndü. 2023'te yaşanan ekonomik dalgalanmalara rağmen ekonomi hız kesmedi ve sektörlerde hareketlilik devam ediyor. Bu hareketliliğin yarattığı bir talep oluştu. Uluslararası lojistik hizmetleri, lojistik şirketlerinin maliyet sıkıntılarına rağmen artarak devam ediyor. İş hacmindeki ivme nedeniyle tüm zorluklara rağmen yatırımlar sürüyor. Öte yandan örneğin inşaat alanında da bir artış söz konusu. Çok üzücüdür ama yaşadığımız büyük deprem faleketinden sonra hem afet bölgesinde hem de İstanbul başta olmak üzere diğer bölgelerde başlayan kentsel dönüşüm süreçleri inşaat kamyonlarına olan talepleri artırdı."

TAİD olarak yatırım denklemlerini yakından takip ettiklerine değinen Hoşgören, alımı etkileyen faiz oranları, vergi uygulamaları gibi konuları, ülkeyi ve dış ekonomileri, ticaret akışlarını detaylarıyla takip ettiklerine dikkati çekti.

Hoşgören, "Bugün Türkiye'de ağır ticari araçlar sektörü, ana sanayi, yan sanayi, distribütör, yetkili bayiler ve servis noktaları başta olmak üzere 150 binin üzerinde istihdam sağlıyor ancak diğer sektörler ile etkileşimimiz göz önüne alınırsa daha da büyük bir tablo ile karşılaşılıyor." açıklamasında bulundu.

"Alternatif kaynakları keşfetmek için AR-GE çabalarını yoğunlaştırmalıyız"

Dünyanın, iklim değişikliğinin yarattığı zorlukları ele almak ve karbon ayak izini azaltmak için acil bir ihtiyaçla boğuştuğunu vurgulayan Hoşgören, iklim değişikliğinin zorluklarıyla yüzleşirken, her sektörün sürdürülebilir uygulamaları benimsemesinin zorunlu hale geldiğini ve ağır ticari araç sektörünün de bir istisna olmadığını ifade etti.

Halihazırda karbon ayak izine sahip olan sektörün, emisyonları azaltmak, enerji verimliliğini artırmak, temiz ve yeşil teknolojilerin benimsenmesini teşvik etmek için cesur adımlar atılması gerektiğini ve derneğin çatısı altındaki tüm markaların, enerji dönüşümüne öncülük ettiğini ve bu konu üzerinde titizlikle çalıştıklarını belirtti.

Hoşgören, her şeyden önce inovasyon ve teknolojik gelişmelere öncelik verilmesi gerektiğine dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:

"Sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltırken araçlarımıza güç sağlayabilecek elektrik, hidrojen ve biyoyakıt gibi alternatif kaynakları keşfetmek için araştırma ve geliştirme (AR-GE) çabalarını yoğunlaştırmalıyız. Bu yeni enerji kaynaklarını benimsemek sadece karbon ayak izimizi azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda enerji güvenliğimizi ve kaynakların verimli kullanımını artıracak."

BİZE ULAŞIN