İş dünyası, yeni tedbirleri menmuniyetle karşıladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından dün açıklanan ekonomik tedbirlere, iş dünyasından iş dünyasından olumlu tepkiler art arda geldi.
Dün akşamki kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından duyurulan bir dizi ekonomik tedbir, iş dünyasında da yankı buldu.
Birlik, oda ve dernek başkanları, özellikle döviz kurlarında gerilemeye neden olan kararları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
İş dünyasının temsilcileri, söz konusu kararların piyasalarda birkaç gündür süregelen belirsizliği ortadan kaldırdığı görüşünde birleşti.
HİSARCIKLIOĞLU: MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "İş dünyamızın piyasalarda istikrar, öngörülebilirlik sağlanması talebine yönelik bir dizi tedbir açıklanmasını olumlu karşılıyoruz." ifadesini kullandı.
Hisarcıklıoğlu, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, dövize endeksli Türk lirası mevduatlarına yönelik düzenlemeye ilişkin değerlendirmede bulundu.
Kararı olumlu karşıladıklarını belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"İş dünyamızın piyasalarda istikrar, öngörülebilirlik sağlanması talebine yönelik bir dizi tedbir açıklanmasını olumlu karşılıyoruz. Alınan kararların ülkemizin üretim gücünün artırılmasına katkı vermesini bekliyoruz."
GÜLLE: İHRACATIN SÜRDÜRÜLEBİLİR ARTIŞINI DESTEKLEYECEK
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ise, açıklanan tedbir paketleri sayesinde Türk lirası adil değerini kısa zamanda bulacak ve istikrarlı bir seviyede işlem görecektir. Dolayısıyla, bu, ihracatın sürdürülebilir artışını destekleyecek önemli bir gelişme olmuştur." ifadelerini kullandı.
TL'nin istikrar kazanmasına yönelik açıklamaları memnuniyetle takip ettiklerini ve atılan adımları desteklediklerini kaydeden Gülle, "Bu hamleyle hem vatandaşlarımızda hem firmalarımızda oluşabilecek güven sorunu çözülmüş olacak." ifadesini kullandı.
İhracatçılar olarak istikrarlı kurdan yana olduklarını aktaran Gülle, son dönemde para piyasalarında yaşanan gelişmeler üzerinden ihracatçıların haksız şekilde hedef gösterildiğini, bu konuya teessürle şahitlik ettiklerini bildirdi.
Gülle, ihracatçıların, döviz kurunda yaşanan ani yükselişlerden olduğu kadar ani düşüşlerden de olumsuz etkilendiğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ancak açıklanan tedbir paketleri sayesinde Türk lirası adil değerini kısa zamanda bulacak ve istikrarlı bir seviyede işlem görecektir. Dolayısıyla, bu, ihracatın sürdürülebilir artışını destekleyecek önemli bir gelişme olmuştur. Milli paramızın adil değerinde istikrarlı bir şekilde kalması herkes için ortak fayda zeminidir. İhracatçıların, yaptığı finansal işlemleri bu ortak zeminde bulaşacak şekilde yapması gerekir. Döviz ödemesi olan firmalarımızı müstesna tutmakla beraber, hükümetimiz tarafından başlatılan ihracat odaklı bu yeni modeli, her alanda olduğu gibi Türk lirasının adil değerini bulması ve istikrarlı bir seviyeye kavuşması alanında da desteklemek gerektiğini düşünüyorum."
"TÜM İHRACATÇILARIMIZI TL YATIRIM ARAÇLARINI KULLANMAYA DAVET EDİYORUM"
İsmail Gülle, ihracatçılara, TL'nin istikrarına yönelik atılan adımları desteklemeleri çağrısında bulunarak, "Tüm ihracatçılarımızı ve vatandaşlarımızı, açıklanan yeni tedbirler kapsamında son derece cazip hale gelen TL yatırım araçlarını kullanmaya davet ediyorum." açıklamasında bulundu.
Gülle, "Döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle, piyasada yaşanan fiyatlama sorunları, doğrudan TCMB aracılığıyla ihracatçılara ileri vadeli kur rakamı verilecek olması, tüm ihraç süreçlerindeki finansal aksamaları ortadan kaldırmayı garanti eden yapısal bir destek hamlesidir. Bu tedbirler sayesinde, ihracatın sürekliliği ve sürdürülebilir artışı devlet garantisi altına alınmıştır." ifadelerini kullandı.
AVDAGİÇ: ÜYELERİMİZE FİYATLARI GÜNCELLEME ÇAĞRISI YAPIYORUM
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç de, döviz kurunun fiyatlar üzerinde kaçınılmaz bir etkisi olduğunu belirterek, "Dolayısıyla döviz kurları yukarı doğru, öngörülerin üzerinde hızlı bir şekilde çıktığı zaman hem döviz kurlarının hızlı bir şekilde yükselmesine hem de oluşabilecek olası öngörülmeyen yükselmelerle ilgili risk puanları da eklenerek fiyatların bazı kalemlerde döviz artış oranlarının da üzerinde arttığını gözlemledik." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Kabine Toplantısı'nın ardından kamuoyuna duyurduğu finansal alternatifler ve ekonomik tedbirlere bağlı olarak döviz kurunun çok hızlı bir şekilde, olması gereken seviyelere yakın bir yere kadar düştüğünü ifade eden Avdagiç, şöyle devam etti:
"Bütün bu spekülatif, manipülatif artışlar bir kenara konuldu ve böylece yeni bir döneme geçtik. Dolayısıyla buna bağlı olarak, tüm iş dünyasının fiyatlarını hızlı bir şekilde güncelleyeceğini öngörüyoruz. Yani burada kesinlikle şuna tahammülümüz yok, fiyatlar roket hızında çıkıp paraşüt hızında inmemeli. Dolayısıyla ben buradan temsil ettiğim İstanbul iş dünyasına açık çağrıda bulunuyorum. Döviz fiyatlarında bu ortaya çıkan hızlı düzeltmeye bağlı olarak, fiyatların da çok hızlı ve etkin bir şekilde güncellenmesi gerekiyor. Bu arada stok maliyetleri ve diğer bazı arızi durumlar dikkate alınarak değil, fiili, şu anda oluşan yeni döviz kuru seviyesi dikkate alınarak yeni fiyat seviyelerinin behemehal belirlenmesi ve bunların hızlı bir şekilde uygulanmaya konması gerekiyor."
Tedarik zinciri içindeki tüm aktörlerin bu yeni duruma hızlı bir şekilde adapte olması gerektiğini dile getiren Avdagiç, "Döviz kurundaki düşüşün etkin bir şekilde, son tüketiciye yansıması için talebimizi, beklentimizi ve açık çağrımızı burada net bir şekilde ifade etmek istiyorum. Türk iş dünyasında kaliteli çalışan, nitelikli çalışan çok sayıda firma var. İstanbul iş dünyasında bu konuda öncü bir şehirdir. Ticaretin önemli bir kısmının döndüğü yerdir. Dolayısıyla bu konuda da gerekli adımların çok seri bir şekilde atılacağı ve bunun neticelerinin ortaya çıkacağı ile ilgili inancımı da sizlerle paylaşmak istiyorum. İstanbul iş dünyasının fiyatlama süreçlerini bir an önce realize etmesi için açık çağrı yapıyorum." diye konuştu.
BARAN: BU ADIMLARIN KURDAKİ DALGALANMAYI SONLANDIRACAĞINA İNANIYORUZ
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran da, "Türkiye Ekonomi Modeli ile hükümet bunu gerçekleştirmek için her türlü desteği veriyor. Bizzat Sayın Cumhurbaşkanı'mızın güçlü desteği söz konusu." değerlendirmesinde bulundu.
Baran, iş dünyası olarak, başta KOBİ'ler olmak üzere tüm işletmeler için üretim ve yatırım odaklı büyüme modelinin ülkenin sürdürülebilir büyümesi açısından bir fırsat olduğunu düşündüklerini vurgulayarak şunları kaydetti:
"Yatırımlarımızı artırarak, tevsi yatırımları ile kapasitelerimizi büyütmeye ve Türkiye'nin büyümesine katkı vermeye devam edeceğiz. Türkiye'ye güveniyor ve küresel sorunların olduğu bu dönemin ülkemize fırsat pencereleri de açtığının farkında olarak üretmeye, istihdamı artırmaya ve dış pazarlamada büyümeye devam etmek istiyoruz. Ayrıca, Sayın Cumhurbaşkanı'mız tarafından açıklanan tedbirlerin piyasaya güven verici etkileri olduğuna ve daha da olacağına inanıyoruz. Türk lirasına güveni tesis eden tüm adımları destekliyoruz. Paramıza güven ve dönüşü sağlayan bu adımların kısa sürede sonuç vereceğine ve kurdaki dalgalanmayı sonlandıracağına inanıyoruz. Sağlanacak güven ortamı piyasaları da stabilize edecektir. Böylece yatırım, üretim, istihdam için daha cazip şartlar oluşacaktır. Türk lirasına güven sağlayan bu adımların kısa sürede sonuç vereceğine ve kurdaki dalgalanmayı sonlandıracağına inanıyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün akşam açıkladığı ihracatçılara ileri vadeli kur müjdesini de çok önemli bulduklarını belirten Baran, döviz kurundaki dalgalanma sebebiyle fiyat vermekte zorlanan ihracatçı firmalara doğrudan Merkez Bankası aracılığıyla ileri vadeli kur verileceğini ifade etti. Baran, bu işlem sonucu ortaya çıkabilecek kur farkının Türk lirası olarak ihracatçı firmalara ödeneceğine dikkati çekerek, bunun ihracatı destekleyen, ihracatçılara güven veren bir yenilik olduğunu bildirdi.
Baran, bireysel emeklilik sisteminde devlet katkısı oranının yüzde 5 artırılarak yüzde 30'a çıkarılmasının da sisteme cazibe katacağını vurgulayarak, "Bunu da tasarruf birikimlerini desteklemek açısından faydalı buluyorum. Kurum kazançlarındaki vergi yükünün azaltılmasının da uluslararası rekabette işletmeleri desteklemek açısından faydalı olacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.
"GELECEĞİMİZİ KISA VADELİ ÇIKARLARA TESLİM ETMEYELİM"
ATO üyeleri ve reel sektöre seslenen Baran, şunları ifade etti:
"Mevcut koşulları kendi işlerimize adapte edelim, kurlardaki gerilemeyi dikkate alarak fiyatlarımızı güncelleyelim, revize edelim. Ekonomide dalgalanmalar bizim gibi güçlü olmak zorunda olan bir ülke için istenmeyen bir durum. Ülkemizde istikrarı sağlayacak tüm adımları destekliyoruz. Biz bu ülkede yaşıyoruz, ticaretimizi yapıyoruz, çocuklarımız, torunlarımız bu ülkede büyüyor. Ülkemizin geleceğini de kısa vadeli çıkarlara teslim etmeyelim. Buradan tüm vatandaşlarımıza çağrıda bulunuyorum."
ÖZDEBİR: PİYASADAKİ DÖVİZ TALEBİNİ AZALTACAK BİR ETKİ YARATACAĞI AŞİKAR
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir ise, açıklanan kararlarla, varlıklarını koruma endişesi içinde olan insanların, tekrar piyasadan döviz alıp onu muhafaza etmeye uğraşmasına gerek kalmadığını savundu.
Özdebir, "İnsanlar böylece hem faiz getirisini garanti etmiş hem de kur farkından zarar görmelerinin önüne geçilmiş olacak. Bu anlamda piyasadaki döviz taleplerini azaltacak bir etki yaratacağı aşikar. Bunun sonuçlarını da dün geceden itibaren görmeye başladık." diye konuştu.
Özdebir, Türkiye'nin makro verileri incelendiğinde, Avrupa'daki pek çok ülkeden iyi göründüğünü ve gidişatının da iyi durumda olduğunu bildirdi.
Türkiye'nin böylesi spekülatif kur artışlarını hak etmediğini vurgulayan Özdebir, şunları kaydetti:
"İşin normalleşmeye başlamasıyla özellikle üretici ve sonra tüketici fiyatlarının aşağı yönlü revize edilmesi gerekecek. Bu tabi zaman alacaktır. Çünkü insanlar bu sistemi test edecektir. Bunun sonucunda ikna oldukları takdirde, yeni girdileri yeni fiyatlarla oluşturdukça kur fiyatlarını da aşağı yöne çekeceklerdir. Özellikle son günlerdeki spekülatif kur artışlarından kaynaklanan fiyat artışlarındaki köpüğün alınması ve oradaki haksız kazançların geri döndürülmesi, fiyatların aşağı çekilmesi de ticaretin etik kuralları gereği olmazsa olmazdır."
OLPAK: İŞ DÜNYAMIZ VE PİYASANIN İHTİYACI OLAN GÜVENİ VERİYOR
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan yeni ekonomik önlemler ve Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından detayları paylaşılan kur korumalı TL vadeli mevduat ürünü ile ilgili yaptığı değerlendirmede şu görüşlere yer verdi:
"Dün, Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan ekonomik önlemler paketi ve bugün de Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın detaylarını paylaştığı kur korumalı TL vadeli mevduat ürünü açıklamaları, iş dünyamıza ve piyasalara ihtiyacı olan güveni veriyor. Kur korumalı TL vadeli mevduat sisteminin, son dönemde kurlardaki mevcut ekonomik parametrelerimizle örtüşmeyen aşırı artışı makul bir seviyeye çekerek finansal istikrara ve fiyat istikrarına önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Bu sayede, her zaman vurguladığımız öngörülebilirliğin artacağına inanıyoruz.
Yapılacak uygulama ile vadeli TL cinsi vadeli mevduatlara (3, 6, 9, 12 aylık) bankalarca uygulanacak olan faiz oranı ile o dönem içindeki kur değişiminin altında kaldığı taktirde aradaki fark Hazine tarafından karşılanacak. Bunun vatandaşların dövize olan talebini azaltacağı için kur üzerindeki gereksiz baskıyı azaltarak daha öngörülebilir bir kur piyasasının oluşmasına katkı sunmasını bekliyoruz. Ayrıca mevduattan stopajın alınmaması da TL'yi destekleyici bir uygulama olarak yerinde bir değişiklik. Bu sistemin en önemli getirisi, sistemde kur spekülatörlerine yer verilmesini önleme hedefi ve hepimizin ihtiyacı olan öngörülebilir seviyede bir istikrar
Bununla birlikte, Bireysel Emeklilik Sistemi'ne devlet katkısının yüzde 25'ten yüzde 30'a yükseltilmesi de uzun vadeli TL yatırımlarını desteklemesi sebebiyle önemli.
Her zaman dile getirdiğimiz gibi; ihracatçı ve yatırımcı açısından en önemli husus kur ve finansman maliyetinin yüksek olmaması kadar, geldiği seviyeden ziyade öngörülebilir olmasıdır. Alınan kararlardan birisi de ihracatçı firmalara Merkez Bankası aracılığı ile ileri vadeli kur fiyatı verileceği ve kur farkının da ihracatçılara ödeneceğidir. Türk sanayii, 2021 yılında ciddi ihracat rekorları kırmış ve yılı 225 milyar doların üzerinde kapatabilecek ihracat rakamına ulaşmıştır ki bu performansı daha da ileri seviyeye taşımak adına kur tarafında devletimizin destek vermesini olumlu karşılıyor ve iş dünyamıza güç katacağına inanıyoruz.
Elbette bir önemli husus da, kur sebebiyle piyasada mal ve hizmet fiyatlarında oluşan ani ve yüksek seviyedeki artışların, mevcut şartlar çerçevesinde yine aynı hızla güncellenmesidir."