Rolls-Royce sıfır karbon ekonomisine geçişi hızlandırıyor

01:48 - 18.06.2021, Cuma

Rolls-Royce, küresel ekonominin üç kritik alanını karbondan arındırmak ve net sıfıra geçişte ekonomik fırsatları yakalamak için ihtiyaç duyulan teknolojik yenilikleri üretmeye odaklanıyor.

Rolls-Royce, 2030 yılına kadar net sıfır karbona uyumlu yeni ürünler ve 2050'ye kadar da tüm faaliyetlerinde net sıfır karbona ulaşmayı planlıyor.

2023 yılına kadar, üretimdeki tüm sivil uçak motorlarının yüzde 100 sürdürülebilir havacılık yakıtlarıyla uyumlu olduğunu kanıtlamayı ve sürdürülebilir havacılık için BM Race to Zero hedefine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Rolls-Royce Güç Sistemleri birimi tarafından yeni satılan ürünlerinin 2030 yılına kadar ömür boyu emisyonlarını yüzde 35 oranında azaltmak için bilime dayalı hedef belirliyor; yeni nesil 2000 ve 4000 Serisi motorlarında sürdürülebilir yakıt kullanımının 2023 yılına kadar belgelendirilmesi için çalışıyor.

Şirket; ulaşım, enerji ve kentsel dönüşüm alanlarının karbondan arındırılması için daha düşük ve net sıfır karbon teknolojilerine yapılan Ar-Ge harcamalarındaki oranı 2025 yılına kadar yüzde 75'e çıkarmayı hedefliyor.

Net sıfır karbon ekonomisini güçlendirme yolunda attığı adımları açıklayan Rolls-Royce, en geç 2050 yılına kadar net sıfıra ulaşmak için aksiyonlar belirlediğini duyurdu. Çizdikleri yol haritası kapsamında havacılık, ulaşım ve enerji üretimi dahil olmak üzere küresel ekonominin önemli alanlarında 2050 yılına kadar net sıfır karbona ulaşılmasını sağlamada öncü bir rol oynayacaklarını belirten Rolls-Royce, bu doğrultuda teknolojik yeteneklere nasıl odaklanacaklarını açıkladı.

SÜRDÜRÜLEBİLİR YAKITLARIN DAHA HIZLI DEVREYE ALINMASINI SAĞLAYAN YENİ TEKNOLOJİLER

Hedeflenen bu odağın, sürdürülebilir yakıtların daha hızlı bir şekilde devreye alınmasını ve verimlilikte kademeli iyileştirmeleri sağlayan yeni teknolojilerin geliştirilmesini içerdiği ifade edildi. BM Race to Zero kampanyasına katılımından bir yıl sonra şirket, tüm yeni ürünlerini 2030 yılına kadar, hizmette olan tüm ürünlerini ise 2050 yılına kadar net sıfırla uyumlu hale getirme planlarının olduğunu açıkladı.

Net sıfıra uyumlu hale getirilecek bu ürünlerin hâlihazırda ekonominin karbon oranı en yoğun olan alanlarından bazılarına güç sağladığı belirtildi. Buna ek olarak, özellikle uzun mesafe havacılık olmak üzere bazı pazarların karbondan arındırılmasında kilit rol oynayan sürdürülebilir yakıtların kullanımını hızlandırmak için kısa vadeli hedefler de belirlendiği de vurgulandı. Güç Sistemleri portföyünde oldukça ileri seviyede bulunduklarını belirten şirket, bunun sonucu olarak da 2030 yılına kadar satılan yeni ürünlerin ömür boyu emisyonlarını yüzde 35 oranında azaltmak amacıyla bilime dayalı bir ara hedef tanımlayabilmek için yeterince güvenilir verilere sahip olduklarına dikkat çekti.

PARİS ANLAŞMASI İKLİM HEDEFLERİNİ KARŞILAMAK İÇİN SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİ SAĞLIYOR

Net sıfır karbona ulaşmak için tek bir çözüm yolu bulunmadığını belirten şirket, eş zamanlı olarak birden fazla alanda yenilik yapıldığını açıkladı. Yapılan açıklamalarda teknolojik çözümlerin hızı ve önceliklendirilmesinin yanı sıra politikada küresel tutarlılık ve işbirliğinin de başarıya ulaşmada kilit önem taşıdığı belirtildi. Bu nedenle de ilerlemeyi hızlandırmak için faaliyet gösterdikleri üç kritik alanda (ulaşım, enerji ve kentsel dönüşüm) iş ortakları, endüstri liderleri ve hükümetlerle işbirliklerinin genişletildiği ifade edildi. Rolls-Royce, karbondan arındırılması zor olan bu sektörlerde, Paris Anlaşması iklim hedeflerine ulaşmak ve küresel sıcaklık artışını 1,5°C ile sınırlamak için teknolojik atılımlar gerektiğinin BM Race to Zero tarafından kesin olarak tespit edildiğini vurguladı.

Konu hakkında açıklamada bulunan Rolls-Royce CEO'su Warren East, şunları söyledi: "Rolls-Royce olarak teknolojinin pozitif ve dönüştürücü potansiyeline inanıyoruz. Bu doğrultuda modern dünyanın etkin işleyişinin merkezinde yer alan güce öncülük ediyoruz. İklim kriziyle mücadele etmek için bu gücün net sıfır karbon emisyonu ile uyumlu hale getirilmesi gerekiyor. Bu, toplumsal bir zorunluluk ve aynı zamanda günümüzün en büyük ticari ve teknolojik fırsatlarından biri.

Ürünlerimiz ve hizmetlerimiz; dünya nüfusu arttıkça güce olan talebin fazlalaştığı, şehirleşmenin ve refahın giderek arttığı ve daha fazla elektriğe ihtiyaç duyulan havacılık, ulaşım ve enerji üretiminde kullanılıyor. Bu sektörler aynı zamanda net sıfır karbona ulaşmanın en zor olduğu sektörler. Sonuç olarak, yenilikçi teknolojimiz, net sıfır karbonlu bir geleceğe küresel geçişi sağlamada ve hatta hızlandırmada önemli bir role sahip. Dünya COVID-19 pandemisinin etkilerinden çıkmaya ve toparlanmaya çalışırken, küresel ekonomik büyümenin net sıfır karbonlu bir gelecekle örtüşebileceğine ve Rolls-Royce'un bunun gerçekleşmesine yardımcı olabileceğine inanıyoruz."

GEÇİŞİ SAĞLAYABİLECEK YENİLİKLER

COP26 BM Üst Düzey Destekleyicisi Nigel Topping ise konu hakkında şunları belirtti: "En geç 2050 yılına kadar sıfır emisyonlu bir ekonomiye giden yarışı kazanmak için ekonominin karbondan arındırılması en zor olan kritik alanlarında (enerji, ulaşım ve inşa edilmiş çevre) radikal işbirliği ve teknolojik atılımlar yapılması gerekiyor.

Endüstriyel teknoloji çözümlerini toplumun ihtiyaç duyduğu sistem değişikliğini sağlamak için düzenleyen Rolls-Royce, kendisini günümüzün belirleyici ekonomik fırsatının ön saflarına koyarak, müşterilerin satın almak istediği, yatırımcıların desteklediği ve en akıllı yeteneklerin kullanıldığı çözümleri bizlere sunuyor."

En güç teknolojik zorluklardan bazılarına çözümler üretme konusunda uzun yıllara dayanan deneyime sahip olan Rolls-Royce, bir süredir çabalarını sürdürülebilir güç yaratmak üzerinde yoğunlaştırdıklarını belirtti. Halihazırda verimli bir sivil uçak motorunu hizmete alan şirket, Trent XWB ve ondan sonra gelen UltraFan® motorlarının, ilk nesil Trent motorlarına kıyasla yüzde 25 daha verimli olacağını ve sürdürülebilir havacılık yakıtları ekonomisini önemli ölçüde iyileştireceğini ifade etti.

Rolls-Royce yetkilileri ayrıca, bir mikro şebeke şirketi kurduklarını ve buna bağlı olarak şehirlere veya endüstriyel süreçlere verdikleri gücü dönüştürme potansiyeline sahip küçük bir modüler reaktör (SMR) elektrik santrali tasarladıklarını da hatırlattı. Öte yandan, şirketin batarya depolama teknolojisine yatırım yaptığı, yakıt hücrelerinin tanıtımlarını hayata geçirdiği, tamamen elektrikli ve hibrit elektrikli uçuşta lider konumunda olduğu açıklandı. Bu kapsamda, önümüzdeki ay tamamen elektrikli uçak olan Spirit of Innovation'ın dünya hız rekorunu kırmak için göklerle buluşacağını belirten Rolls-Royce, müşterek ve bireysel tüm bu teknolojilerin, şirketin net sıfır karbon bir dünya imkanı sunmak için sahip olduğu kapsamlı uzmanlığı temsil ettiğini belirtti.

AR-GE YATIRIMINI DAHA DÜŞÜK VE NET SIFIR KARBONLU ÇÖZÜMLERE YÖNLENDİRİYOR

BM Race to Zero kampanyası kapsamında verdikleri taahhütler doğrultusunda Rolls-Royce, iş modelini Paris İklim Anlaşması hedefleriyle uyumlu hale getirdiklerini ve küresel ekonomiyi net sıfır karbona taşıyacak yol haritasını belirlediklerini açıkladı. Bu doğrultuda şirket, mevcut kapsamlı Ar-Ge harcamalarına ayırdıkları payı yüzde 50'den 2025'e kadar en az yüzde 75'e çıkaracaklarını, böylece daha düşük karbon ve net sıfır teknoloji çözümleri için daha fazla kaynak sağlayacaklarına duyurdu.

BİZE ULAŞIN