Kimya sektöründen 20.7 milyar dolarlık hedef
Türk Kimya Sektörü, öncelikli ürünlerin yerli olarak üretilmesiyle toplamda 20,7 milyar dolarlık ithalatın önüne geçilmesini hedefliyor.
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), "Türk Kimya Sektörü Yatırım Öncelikli Ürünler Raporu"nu, Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister'in katılımıyla, çevrim içi olarak gerçekleştirilen toplantıda açıkladı.
Türkiye'nin en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü olan kimya, yüksek katma değerli ürünlerle kilogram başına düşen ihracat bedelini artırmayı ve cari açığı azaltmayı hedefliyor.
Dünya ekonomisi ve küresel ticaret, Kovid-19 salgınının gölgesinde zorlu bir yılı geride bırakırken, kimya, 2020'yi 18,3 milyar dolarlık ihracatla tamamlayarak Türkiye'nin en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü oldu.
Ham madde ve ara mamullerde yüzde 70 oranında ithalata bağımlığını sürdüren kimya sektörü, geçen yılın ocak-kasım döneminde 57,54 milyar dolar değerinde ithalat gerçekleştirdi. 2020 yılının ocak-kasım döneminde kimya sektöründe toplam ithalat 57,54 milyar dolar olurken, ihracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 36,2 olarak belirlendi.
Kimya sektörünün uluslararası ticarette rekabet üstünlüğü kazanmasını hedefleyen ve bu alandaki dış ticaret açığının yeni bir yerli üretim yatırımı hamlesiyle aşılacağını analiz eden İKMİB, kimya alanında en fazla ithal edilen 157 ürün kategorisi ile yerli üretim hamlesi bekleyen öncelikli 103 stratejik ürün alanını belirledi.
"İTHALATI AZALTARAK, CARİ AÇIĞIN KAPANMASINA DESTEK OLACAK YENİ YATIRIMLARA ÖNCELİK VERİLMESİ ÖNEMLİ"
Raporda, 2019 yılında ithalat değeri 50 milyon doların üzerinde olan 157 adet kimyasal ürün grubu öne çıkarken, söz konusu ürün gruplarının 2019 ihracatının 13,01 milyar dolar, toplam ithalatının 62,21 milyar dolar olduğu belirtildi.
Yapılan değerlendirmeler ve sektörün önde gelen temsilcilerinden alınan görüşler doğrultusunda, 157 ürün grubundan 103 tanesine yatırımda öncelik verilmesi gerektiği aktarılan raporda, bu alanda ithalat rejimindeki V listesinde yer alan 53 ürün grubu olduğuna işaret edildi. Raporda, hem sektör hem de cari açık açısından önemli bir ithalat yükü getiren 103 ürün grubuna yapılacak yeni stratejik üretim yatırımlarıyla toplamda 20,7 milyar dolarlık ithalatın önüne geçilmesinin hedeflendiği kaydedildi.
Sektöre ilişkin 2020'nin ocak-kasım döneminde, mineral yağlar ve yakıtlara ilişkin ürün grubundan ayrıştırıldığında ithalatın 31,37 milyar dolar olduğu belirtilen raporda, ihracatın ithalatı karşılama oranının ise yüzde 53'e yükseldiği aktarıldı.
Raporda, "Dolayısıyla sektörde ithalatı azaltarak cari açığın kapanmasına destek olacak yeni ve akılcı yatırımlara öncelik verilmesi hayati önem taşıyor. Kimya alanındaki teşviklerin artırılmasının da sektörün gelişimi ve büyümesi açısından itici güç olacağı vurgulanıyor." denildi.
"İHRACATTAKİ REKABET GÜCÜMÜZÜ ARTIRACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ"
İKMİB Başkanı Adil Pelister, raporun tanıtıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, ham maddede yüzde 70 oranında dışa bağımlı olan kimya sektöründe ithalatı frenleyecek, ekonomiye yaklaşık 21 milyar dolarlık katma değer sağlayarak Türkiye'nin ortak sorunu olan cari açığın düşmesine katkı sunacak kritik bir rapor hazırladıklarını bildirdi.
Pelister, raporda, 2019 yılında 50 milyon dolar üzerinde ithalatı yapılan kimyevi ürünleri incelediklerini belirterek, şunları kaydetti:
"157 ürün kategorisini mercek altına aldık ve yerli üretim hamlesi bekleyen 103 stratejik ürün alanını belirledik. Plastikler ve mamulleri sektörümüzde 41, organik kimyasallar sektörümüzde 22, mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler sektörümüzde 20, eczacılık ürünleri sektörümüzde 14, muhtelif kimyasal maddeler sektörümüzde 11, boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları sektörümüzde 10, uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun sektörümüzde 10, kauçuk, kauçuk eşya sektörümüzde 8, gübreler sektörümüzde 7, anorganik kimyasallar sektörümüzde 5, yıkama müstahzarları sektörümüzde 5, yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler sektörümüzde 3 ve fotoğrafçılık ve sinemacılıkta kullanılan ürünler sektörümüzde ise 1 olmak üzere toplam 157 adet ürün grubuna ulaştık. Bu 157 ürün grubundan 103 tanesinin yatırıma uygun ve gerekli olduğu değerlendirildi. Ayrıca, bu grubun içerisindeki 53 ürün de belirli koşulları sağlamak suretiyle ithalat rejimindeki V sayılı listede yer alıyor. Yani gerek Türkiye'de gerekse AB üyesi 28 ülkede üretimi az ya da hiç olmayan bu tip ürünlere 'yüzde sıfıra kadar' gümrük vergisi uygulanıyor. Türk kimya sektörümüzün ve sanayimizin bu ürünlere yönelik yatırımlarıyla birlikte ihracattaki rekabet gücümüzü artıracağımızı düşünüyoruz."
2019 yılı verilerine göre, 103 ürün grubunun ithalat değerinin 20 milyar 715 milyon dolar iken, ihracat değerinin 3 milyar 29 milyon dolar olduğunu ve 17 milyar 685 milyon dolarlık dış ticaret açığı verildiğini bildiren Pelister, "Yatırım yapılmasını tavsiye ettiğimiz 103 ürün grubu, kimya sektörümüzün ithalatının yüzde 28,47'sini oluşturuyor ve Türkiye'nin genel ithalatının da yüzde 9,85'ini teşkil ediyor." dedi.
Pelister, 103 ürün grubundan ithalat değeri en yüksek olan ilk 10 ürün grubunda polipropilen, dozlandırılmış-ambalajlanmış ilaçlar ve bağışıklık ürünleri, tereflatik asit, üre, polietilen, pvc polivinil klorür, özel işleme tabi tutulacak hafif yağlar ve müstahzarları, kan ürünleri ve bu sayılan ürünlerin çeşitleri gibi ithalat bedeli bir hayli yüksek ham madde ve ara mamuller bulunduğunu aktardı.
Bu ürünlerin Türkiye'de üretilmesi ile kimya sektörünün dışa bağımlılık oranının büyük ölçüde azalacağını belirten Pelister, "Sanayi yatırımına uygun olan öncelikli ürünlere yapılacak stratejik yatırımlarla birlikte kimya sektörümüzün ihracatı ve kilogram başına düşen ihracat bedeli daha da yükselecek. Böylece yüksek katma değerli kimyevi mamuller ile sektörümüz dünya kimya ihracatından aldığı payı da artıracaktır." diye konuştu.
Pelister, sektörde 2020'de yaşanan gelişmelere değinirken, pandeminin ilk aylarında Türkiye'deki acil ihtiyaçların karşılanması amacıyla bazı medikal, kozmetik ve kimyevi maddelerin ihracatına kısıtlama getirildiğini, bu kısıtlamaların kaldırılmasında İKMİB olarak önemli katkıları olduğunu kaydetti.
Koronavirüsün Türkiye'de görülmeye başlaması ile birlikte kolonya ve dezenfektan ürünlerinde yaşanan yoğun talep sebebiyle bu ürünlerin üretiminde etil alkol sıkıntısı oluştuğunu hatırlatan Pelister, bu sorunun kısa sürede çözüme kavuşturulmasını sağladıklarını söyledi.
"2021 İÇİN İHRACAT HEDEFİMİZ 20,6 MİLYAR DOLAR"
Adil Pelister, 2021 yılında aşılamayla birlikte ekonomilerin kademeli olarak toparlanmasını beklediklerini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Ancak pandemi belirsizliğini hala koruyor. Özellikle ihracat açısından AB ülkeleri başta olmak üzere diğer ülkelerin de pandemiyle mücadelesi ihracatımızın da seyrine etki edecektir. Burada riski minimize edebilmek için pazar çeşitliliğini artırmak gerekiyor. Kimya sektörümüz ise bu konuda her ay en fazla ülke ve bölgeye yaptığı ihracatla 27 sektör arasında birinci çıkıyor. 2021 yılında da ABD, Çin, Rusya, Hindistan ve Meksika başta olmak üzere Ticaret Bakanlığımızın belirlediği 17 hedef ülkeye öncelik vereceğiz. Diğer yandan hükümetimizin ekonomi ve hukuk alanında yapacağı reformlar ile yatırım ortamının iyileştirilmesi hem yurt içi hem yurt dışından gelecek yatırımcılarımız açısından çok önemli. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programında da öncelik verilen kimya sektörümüzde yeni yatırımların artacağına inanıyoruz.
İKMİB olarak 2021 yılında yapacağımız fuar, milli katılım organizasyonları, sanal ticaret heyeti ve alım heyeti faaliyetleri ile yarışmaların yanı sıra kimya sektörümüz açısından gündemimizde olan diğer konular arasında Kimya Sanayi Şurası, Avrupa Yeşil Mutabakat projesi, AB REACH'e uyum kapsamında ülkemizde uygulanan Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmelik çerçevesinde kimyasalların kaydının yapılması, Brexit sonucu UK-REACH'e ayrıca uyum sağlanması ve Türk Kozmetik Sektörü Çin e-ticaret Pazarına Giriş Projesi de yer alıyor. Bu kapsamda ihracatta 20,6 milyar doların üzerine çıkmak için tüm gayretimizle çalışmaya devam edeceğiz."