QNB Finansbank'tan, 2. sürdürülebilirlik bağlantılı sendikasyon kredisine imza
QNB Finansbank, sendikasyon kredisini sürdürülebilirlik performans kriterlerine dayalı olarak yeniledi ve uluslararası bankalardan toplam 350 milyon dolar finansman sağladı.
Bankadan yapılan açıklamaya göre, QNB Finansbank, 197,5 milyon dolar ve 134,5 milyon avro olmak üzere iki ayrı dilimden oluşan toplam 350 milyon dolar tutarında kaynak temin etmek üzere sendikasyon kredisi anlaşması imzaladı.
367 gün vadeli işlemin maliyeti, dolar dilim için Libor+yüzde 2,15, avro dilim için ise Euribor artı yüzde 1,75 olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın işleminde yer almayan farklı ülkelerden 7 yeni katılımcı ile ABD, Avrupa, Asya ve Körfez Bölgesi'nden 21 ülkeden toplam 37 bankanın iştirak ettiği işlemden sağlanan kaynak, dış ticaretin finansmanında kullanılacak.
QNB Finansbank'ın 2021 yılında gerçekleştirdiği sürdürülebilirlik bağlantılı ikinci sendikasyon işlemi olma özelliğini taşıyan anlaşma; yeni kömür santrali projelerinin finanse edilmemesi ve elektrik tüketiminde yenilenebilir kaynakların kullanımı taahhütlerini içeriyor. Sendikasyon işleminde, Standard Chartered Bank sürdürülebilirlik koordinatörü, Mizuho Bank ve The Commercial Bank ise sendikasyon koordinatörü olarak görev aldı.
"ULUSLARARASI PİYASALARIN BANKAMIZA VE TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNE DUYDUĞU GÜVEN BİR KEZ DAHA TEYİT EDİLDİ"
Açıklamada görüşlerine yer verilen QNB Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu, bankacılık sektörünün sürdürülebilir kalkınma konusundaki en önemli görevinin daha iyi bir gelecek için fonlama yaratmak olduğunu belirtti.
2021 yılını sürdürülebilirlik odaklı iki sendikasyon kredisi ile tamamladıklarını ifade eden Güzeloğlu, 21 ülkeden 37 bankanın katılımıyla yoğun talep gören bu işlemde, mayıs ayında gerçekleştirilen ilk işlemlerinde belirledikleri hedefleri daha ileri taşıyarak, sürdürülebilirlik alanındaki kararlılıklarını ortaya koyduklarını kaydetti.
Güzeloğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İşlem başarıyla gerçekleştirildi. Bu işlem, bankamızın çevresel ve sosyal kalkınmaya istikrarlı desteğini ortaya koyarken, uluslararası piyasaların bankamıza ve Türk bankacılık sektörüne duyduğu güveni bir kez daha teyit etmiş oldu. Sağladığımız bu kaynağı yine Türk ekonomisini, reel sektörü ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek amacıyla kullandıracağız."
