KAYNAĞI GELECEĞE TAŞIMAK
Belce Örü / INBUSINESS
Gıda, içecek ve boya sektörleri başta olmak üze- re dış ticaret, temizlik kağıtları, turizm, enerji ve bilgi teknolojileri sektörlerinde var olan Yaşar Topluluğu; bugün, yurt içi ve yurt dışında 21 şirketi, iki vakfı ve 7 bin 500 çalışanıyla faaliyet gösteriyor.
Yaşar Holding Kurumsal İlişkiler ve Sürdürülebilirlik Direktörü Melis Arıs, ekonomiye katkı sağlamaya devam ederken topluma karşı sorumlu, etik değerlere bağlı ve çevreye duyarlı bir yaklaşımla faaliyetlerini sürdürdüklerini ifade ediyor. Bu anlayışın Yaşar Holding'in kuruluşundan bu yana değerlerinde yer aldığını söyleyerek aynı zamanda topluluğun kimi şirketlerinde özellikle de gıda, içecek ve tarım gibi kaynağı doğanın kendisi olan sektörlerdeki faaliyetleri sebebiyle sürdürülebilirlik kavramının öncelikleri olduğunu vurguluyor. "Zaten bu doğrultuda Topluluk şirketlerinden Pınar Süt için 2050'de karbon nötr hedefimizi açıkladık" diyor. Melis Arıs ile Yaşar Topluluğu'nun çevresel sürdürebilirlik çalışmalarını ve gelecek hedeflerini konuştuk.
-Yaşar Topluluğu, Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile ilgili nasıl bir politika yürütüyor?
BM tarafından 2015'te açıklanan ve tüm şirketler için rehber niteliğinde olan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile topluluğumuzun iş hedeflerini uyumlandırma ve güncelleme çalışmalarını 2016'da tamamlamıştık. Her yıl hedef ve stratejilerimizi gözden geçiriyor, 17 hedefin 15'inde amaca uygun projeler gerçekleştirmeye devam ediyoruz.
-Çevresel sürdürebilirlik çalışmalarınızdan (tedarik zinciri, üretim, enerji tüketimi, kaynak kullanımı vb) bahseder misiniz?
Şirketlerimizde fabrika ve tesislerimizden üretim hatlarına, nakliyeden depolamaya kadar her süreçte sera gazı emisyonlarının ve su kullanımının azaltılması önemli bir stratejik hedef. "Ölçmediğini yönetemezsin" anlayışıyla detaylı ölçümlemeler yapıyor ve bu sayede azaltım çalışmalarımızı odaklanarak gerçekleştirebiliyoruz. Pınar Süt ve Pınar Et, iklim ve su yönetimi performansını değerlendiren ve gönüllülük esasına dayanan CDP - Karbon Saydamlık Projesi kapsamında raporlamalara devam ediyor.
Topluluk şirketlerimizden Desa Enerji'nin kolaylaştırıcı etkisiyle, Topluluk genelinde enerji verimliliğinin arttırılmasına yönelik çalışmalar yürütüyor, güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji yatırımları gerçekleştiriyoruz. 2021'de Desa Enerji'de kurduğumuz güneş enerjisi panelleri ile yenilenebilir enerji üretimine başladık. Bu yıl ve sonrasında yenilenebilir enerji yatırımlarımızı diğer şirketlerimize de yaygınlaştırmayı planlıyoruz. Yeni yatırımlarımızda da enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kullanımını gözetiyoruz. 2019'da ilk yurt dışı gıda yatırımı olarak BAE Abu Dabi'de gerçekleştirdiğimiz Hadaf Foods fabrikası elektrik ihtiyacının yüzde 20'sini güneş enerjisi ile karşılayacak şekilde tasarlandı.
Döngüsel ekonomiye yönelik ne tür adımlar atıyorsunuz?
Şirketlerimiz, döngüsel ekonominin yaygınlaştırılması için, üretim sürecinde oluşan atıkların üretim sürecine yeniden kazandırılması, ambalaj atıklarının geri toplanması, ambalaj ağırlıklarının optimizasyonu, en az atık üretecek malzemelerin kullanımı gibi konulara odaklanarak geliştirdikleri "Sıfır Atık Projeleri" ile sürdürülebilirlik için önemli konulardan birisi olan atık yönetimi konusunda da çok sayıda proje yürütüyorlar. 2019'da TÜSİAD, SKD ve Global Compact Türkiye öncülüğünde oluşturulan İş Dünyası Plastik Girişimi'nin (İPG) ilk imzacılarından olduk. Proje kapsamında plastik azaltımına yönelik verdiğimiz ilk dönem taahhütlerimizi gerçekleştirdik ve ikinci aşamada daha fazla şirketimizi kapsama alarak plastik azaltma hedeflerimizi yükselttik.
Sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için tedarik zincirinizi nasıl düzenliyorsunuz?
Bu alanda büyümenin değer zincirinin tümünde sürdürülebilirliği sağlamakla mümkün olduğunun bilincindeyiz. Tedarikçilerimiz de bu zincirin en önemli halkalarından birisi. Tedarikçilerimizi de sürdürülebilirlik yolumuzda yanımıza alarak, bizim için kritik öneme sahip olan insan hakları, etik, İSG, çalışma koşulları, çevrenin korunması, sosyal etki ve iş sürekliliği gibi unsurları ele almalarını sağlıyor, operasyonlarında çevresel ve sosyal etkilerini yönetebilecekleri sistem ve uygulamaları teşvik ediyoruz.
-İklim krizi son dönemlerin en önemli konuları arasında yer alıyor. Holdingin karbon emisyonunu sıfırlamaya yönelik taahhüt ettiğiniz bir tarih var mı?
2010'dan bu yana sera gazı emisyonlarımızı hesaplıyor, azaltım konusunda tüm şirketlerimizde çalışmalar gerçekleştiriyoruz. 2020 için koyduğumuz birim ton üretim başına karbon emisyonumuzu yüzde 15 azaltma hedefimizi vardı. Ekonomik gelişmeler, pazar dinamiklerindeki değişimler ve pandemi sebebiyle hedefimizi yüzde 13.22 azaltma şeklinde gerçekleştirdik.
Pınar Süt ve Pınar Et, iklim ve su yönetimi performan- sını değerlendiren ve gönüllülük esasına dayanan CDP - Karbon Saydamlık Projesi kapsamında raporlamalara devam ediyor. Sera gazı emisyonlarına yönelik hedef belirleme sürecinde SBTi-Bilim Temelli Hedefler İnisiyatifi önemli bir yol gösterici. Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi İklim Hedefi Hızlandırma Programı'na katılım sağlayarak ve bilim temelli hedef belirleme konusunda Topluluk şirketlerimizi bilgilendirerek değerlendirme çalışmalarını başlattık. Pınar Süt'te 2050 için karbon nötr olma hedefimizi açıkladık.
-Avrupa Yeşil Mutabakatı doğrultusunda yol haritanız ve attığınız adımlar neler?
2019 sonunda Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın yayınlanmasının hemen ardından 2020'de şirketlerimizde yönetici ve çalışanlarımıza yönelik bilgilendirme toplantıları gerçekleştirdik. Çok dinamik olan ve hemen hemen her gün AB'de veya ülkemizde yeni bir gelişmenin gerçekleştiği bu süreci, merkezi olarak ve şirketlerimizle birlikte yakından takip ediyor, sivil toplum kuruluşlarıyla ortak hareket ederek süreci yönetiyor ve gerekli aksiyonları alıyoruz.