DUAYENLERİN KRİZ STRATEJİSİ...
Belce Örü / INBUSINESS
Tüm dünyada iş insanları Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesiyle başlayan ve savaşa uzanan bu yeni dönemin zorluklarıyla baş etmeye yönelik adımlar atıyor. Türk iş insanları için de durum farklı değil. Bölgede bulunan yatırımlarını askıya alanlar, mağazalarını kapatanlar, iş planlarını durdurmak zorunda kalanların açıklamaları ardı ardına geliyor.
Bölgede yatırımı olmayan Türk iş insanları bu krizde göreceli olarak daha az zorlansa da öncelikli olarak etkilenecek sektörlerde faaliyet gösteren iş insanları bekle-gör stratejisi uygulamayı, tedarik zincirindeki sıkıntılar ve piyasalardaki belirsizlik nedeniyle yatırımlarının bir kısmını şimdilik dondurmayı veya yan iş kollarına yatırım yapmayı tercih ediyor.
Peki doğru strateji nedir, nasıl hareket etmeli? Böylesine öngörü yapmanın zorlaştığı dönemlerde, bugüne kadar tüm fırtınalardan sağlam çıkmayı başarmış iş insanlarının tecrübelerine başvurmak önemli hale geliyor. Dolayısıyla soruyu iş insanlarına yönelterek INBUSINESS okurları için bu dönemde nasıl bir strateji izlediklerini öğrendik. Turkcell projesini Türkiye'ye getiren iş insanı Murat Vargı MV Holding bünyesindeki rüzgar enerjisi yatırımlarını sürdürürken; Rusya ve Ukrayna'da operasyonları bulunan Anadolu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tun- cay Özilhan bölgedeki satışları durduklarını söylüyor.
Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman, "Doğalgaz fiyatlarının daha da artabileceği ancak bunun enerji alanındaki işlerimizi olumsuz etkilemeyeceğini düşünüyoruz" derken; "Kruvaziyer tarafındaki yatırımlarda ise Türkiye'deki limanlarımızda bir nebze olumsuz etki öngörüyoruz" diye de ekliyor.
Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı ise "Koşullar bizi zorlasa da küresel demir-çelik pazarında talebin devam edeceği, özellikle nitelikli demir-çelik ürünleri ihtiyacının artacağı öngörüsüyle yatırımlarımızı sürdürüyoruz" açıklamasını yapıyor.
DOĞRU OKUMAK
Anadolu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan "Şirketler, böyle dönemlerde eylem planlarını daha iyi çalışmalı, güçlü ve kırılgan yönlerini belirleyerek önlemlerini sıkılaştırmalıdır" diyor ve devam ediyor: "İçinde bulunduğumuz dönemi doğru okuyan, değişime ayak uydurabilen şirketler, krizlerden her zaman daha az hasar görür ve daha kolay ayakta kalır. Kurumsal yapısını, krizler ve riskler ile mücadele altyapısını kurmamış olanlar, vakit kaybetmeden bunu gerçekleştirmeli."
Ortak aklın önemine de vurgu yapan Özilhan, kolektif kapasiteden en üst düzeyde istifade eden ve değişime en hızlı tepki verebilen şirketlerin krizlerden daha da güçlenerek çıkacağını belirtiyor. Özetle; insanı önceliklendiren, çeviklik üzerine kurulu bir iş stratejisine sahip, ortak aklı yönetebilen, kaynaklarını doğru planlayabilen, teknolojiyi göz önünde tutan kurumsal yapıların bu gibi kriz dönemlerini daha az hasarla atlatacağını ifade ediyor.
Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan ise krizden sonraki döneme doğru kurgulama yapmanın önemine işaret ediyor ve şunları söylüyor: "Her kriz, sonrasında yeni bir anlayışı beraberinde getirir ve bu sürecin doğru yönetilmesi hayati önem taşır."
MV Holding Kurucu ve Onursal Başkanı Murat Vargı da "İş dünyası bu dönemde çok temkinli hareket etmeli ancak şunu da göz ardı etmemek lazım" diyor ve ekliyor: "Her kriz fırsatlar da yaratıyor. İçinde bulunduğumuz coğrafya aynı zamanda fırsatlar da sunabilir."
Mehmet Kutman bu fırsatı şöyle detaylandırıyor: "ABD Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake'in de açıkladığı gibi pek çok Amerikan şirketi Rusya'yı terk ediyor. Bazıları da operasyonlarının bir kısmını Türkiye'ye kaydıracak."
Fuat Tosyalı da ülkemizin sanayi alanındaki üretim yetkinliğine vurgu yaparak "Katma değerli, sürdürülebilirlik kriterlerine uygun yatırımlarla hem iç pazarımızın ihtiyaçlarını hem de AB, ABD başta olmak üzere nitelikli ürün talep eden ülke ve coğrafyaların ihtiyaçlarını karşılayabiliriz" diyor.
Yurt içinde ve küreselde yaşanan tüm krizlerden güçlenerek çıkan şirketlerin stratejilerini takip etmek gelecek adına önemli bir bilgi kaynağı. Zira savaşın yarattığı belirsizlik devam etse de duayen Türk iş insanlarının atacağı adımlar ve uygulayacakları strateji ve hamleleri yakından takip edilecek.
HIZLI VE ETKIN KARARLAR
Tuncay Özilhan - Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı
Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan son derece üzücü gelişmeler pek çok sistemi derinden etkiliyor. Böyle dönemlerde ülkelerin süreçleri dikkatli değerlendirmesi, hızlı ve etkin kararlar alması gerekir. İçinde yaşadığımız dönem; ekonomik, siyasi, sosyal ve teknolojik alanların hepsinde yaşanan eş zamanlı derin dönüşümlere gebe...
Ayrıca pandeminin oluşturduğu etkiler itibarıyla oldukça hassas, belirsizliklerle dolu ve zorlu bir dönemden geçiyoruz. Diğer taraftan, savaşlar, ekonomik krizler, salgın hastalıklar dünya tarihi boyunca yaşandı. Özellikle bu kadar yakın coğrafyada gerçekleşen bir kriz tabii ki bizleri fazlasıyla etkiliyor. Fakat biz 70 yılı aşkın bir süredir ülke ekonomisine hizmet eden ve geniş bir coğrafyada faaliyet yürüten bir grup olarak, hem işlerimizde hem de ülkemiz açısından pek çok çalkantılı dönem gördük ve bunların başarıyla atlatıldığına şahit olduk.
Anadolu Grubu olarak Ukrayna ve Rusya'da yatırımlarımız bulunuyor. İki ülke arasındaki gerginliğin başlaması ile birlikte olası senaryolar ve etkileri konusunda çalışmalarımızı derinleştirdik. En büyük önceliğimiz bölgedeki iş ortağımızın ve çalışanlarımızın yanında olmak.
Onları böylesi zorlu bir dönemde desteklemek için mümkün olan tüm önlemleri aldık. Ayrıca insani yardım çabalarına da katkılarımızı sunuyoruz. Ukrayna'daki üretim ve satış faaliyetlerimizi durdurduk. Üretim tesislerimizin ve altyapımızın güvenliğini sağlamak amaçlı önlemler aldık. Rusya'daki faaliyetlerimiz ise devam ediyor. Barışın sağlanması yönünde yapılan çalışmaların başarıya ulaşmasını temenni ediyoruz.
KOŞULLAR ZORLASA DA YATIRIMA DEVAM
Fuat Tosyalı - Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Tosyalı Holding olarak 70 yıllık geçmişi olan köklü bir şirketiz. Bu 70 yılda birçok kriz gördük, birçok küresel ve yerel meselenin olduğu dönemlerde işlerimizi yürütmek için mücadele ettik. Bizim için asıl önemli olan her zaman işlerimizin sürdürülebilirliğini sağlamak ve yaptığımız yatırımların devamlılığıdır.
Yanı başımızda Suriye'de yıllardır bir savaş yaşanıyor, biz de temel olarak tesisleri Osmaniye ve İskenderun'da olan bir grubuz. Bırakın yatırımlara ara vermeyi, aksine dünya ölçeğinde yatırımlar yapıyoruz. Örneğin; İskenderun 2'nci Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) hayata geçirdiğimiz ülkemizdeki en büyük çelik yatırımı. 2,5 milyar dolar değerindeki bu yatırımımızı 2022 sonunda devreye almayı planlıyoruz.
Sarıseki tesisi ile daha düşük elektrik enerjisi tüketimi sağlayan Quantum Furnace teknolojisinin Türkiye'deki ilk kullanıcısı Tosyalı olacak. İki limanı ile bu tesisimiz güncel fiyatları baz alırsak yaklaşık 4 milyar dolarlık ithal ikamesine katkı sağlayacak. Sözün özü; biz uzun dönemli stratejik planlarımızı devam ettirmeye odaklanıyoruz. Koşullar bizi zorla- sa da küresel demir-çelik pazarında talebin devam edeceği, nitelikli demir-çelik ürünleri ihtiyacının artacağı öngörüsüyle yatırımlarımızı sürdürüyoruz.
KRIZ YÖNETIMINDE TECRÜBELIYIZ
Murat Vargı - MV Holding Kurucu ve Onursal Başkanı
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasından dolayı yeni bir kriz ile karşı karşıyayız ve bundan menfi şekilde etkileniyoruz. Enerjiye ödediğimiz yüksek bedel cari açığı arttırıyor. Keza tarımda, karların erimesiyle birlikte, bu sene iyi bir mahsul beklerken bu sefer bir de gübre tedarikinde zorluklarla karşılaşacağız. Onun dışında her iki ülkeye yaptığımız ihracat da menfi şekilde etkilenecek.
Kriz sadece Türkiye'yi etkilemiyor, bu bir küresel kriz haline geliyor. Yaptırım uygulayan ülkeler de Rusya kadar bu koşullardan olumsuz geri dönüş alacaktır. Global olarak enflasyon yükseliyor, ona paralel olarak kredi faizleri de artıyor. Dolayısıyla yüksek fiyat artışlarından ve tedarik zincirindeki aksamalardan ötürü yeni yatırım olasılığı gözükmüyor.
İş dünyası bu dönemde çok temkinli hareket etmeli ancak şunu da göz ardı etmemek lazım. Her kriz fırsatlar da yaratıyor. Ayrıca Türkiye kriz yönetiminde tecrübeli. Türk iş insanı müteşebbis ve esnek. İçinde bulunduğumuz coğrafya aynı zamanda fırsatlar da sunabilir. Hükümetimizin uyguladığı politika, yürüttüğü dengeli siyaset bize fayda sağlayacaktır diye düşünüyorum. Biz MV Holding olarak rüzgar enerjisi sektöründeki yatırımlarımıza devam ediyor ve arttırmaya çalışıyoruz.
ORTA VADEDE PAZAR ÇEŞITLEMESI YAPILMALI
Mehmet Kutman - Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Hem ülke hem dünya olarak yakın dönemde 11 Eylül, 2001 internet krizi, 2008 finansal krizi, SARS ve benzeri birçok badire atlattık ancak hiçbiri Covid-19 gibi etki bırakmadı. Tam bu süreci bitirmeye yaklaşmışken şimdi de tüm dünyayı etkisi altına alan ve birçok acıyı da beraberinde getiren savaş ile yüz yüze kaldık.
Rusya ve Ukrayna ile olan derin ticaret bağlarımız nedeniyle Türkiye'deki birçok iş kolu doğrudan etkileniyor. Nakliyatlar, hammadde tedariki ve ödemeler, gelecek dönem için en önemli soru işaretleri. Bekle-gör politikasını uygulamak çok daha doğru bir yol olacak gibi ama Covid-19 nedeniyle durgunluk ya- şayan ve ana ihracat pazarı Rusya olan sektörlerde bunu yapmak çok da mümkün değil. İş dünyamız için ise gelecek dönem için en önemli önerim orta-uzun vadede pazar çeşitlendirmesine gidilmesi yönünde. Savaş odaklı olarak da temkinli hareket etmenin fayda sağlayacağına inanıyorum.
Şu anki düşüncemiz, doğalgaz fiyatlarının daha da artabileceği ancak bunun enerji alanındaki işlerimizi olumsuz veya olumlu olarak net bir şekilde etkilemeyeceği yönünde. Kruvaziyer bölümü ile bağlantılı olarak ise Karadeniz halihazırda merkezin dışında kalan bir yerdi ve Türkiye'deki limanlarımızda bir miktar etki beklenebilirken, genel olarak önemli bir etki görmüyoruz. Diğer tüm iş kollarımız üzerinde de çok az veya hiç etkisi olacağını öngörmüyoruz.
RISKI DOĞRU YÖNETMEK
Müşfik Cantekinler - KPMG Türkiye Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı
Henüz şirketlerde yatırım kararlarını dondurma, bütçelerinde revizyona gitme gibi önemli kararlara yaygın şekilde rastlamadık. Şirketler halen savaşın yaratmış olduğu maliyet ve arz şokunu değerlendiriyor. Ancak bu arz şoku uzun vadeye yayılır ve şokun talep tarafında da aşağı yönlü ve kalıcı etkileri olursa bu kararları görmeye başlarız. Ancak bunun için yaklaşık 1-2 aylık bir süreye ihtiyaç var.
Böyle kriz dönemlerinde şirketlere genelde iki tavsiyemiz oluyor. Öncelikli olarak hem işletme hem de ana sermayelerini korumaya yönelik önlemler almalarını öneriyoruz. İşletme sermayesi tarafında mümkünse riskli alacakları doğru yönetmek ve azaltmak, ham madde alımlarında mümkünse uzun vadeli kontratlar yaparak fiyat oynaklıklarından korunmak ilk önerdiğimiz hususlar oluyor.
Ana sermayeyi korumak amaçlı ise yatırım kararlarını değerlendirerek eğer talep tarafında bir şok bekleniyorsa erteleme dikkate alınabilecek hususlar oluyor. Eğer bu iki konu doğru yönetilebilirse o zaman fırsatlara yoğunlaşıp içinde bulundukları sektörde konsolidasyon, sektörden çıkan oyuncuların yerine yeni pazar imkanlarını değerlendirmek doğru adımlar olacaktır.
KRIZLER BITER, SONRASI KURGULANMALI
Davut Doğan - Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı
İş hayatımda sayısız kriz yaşadım. Uluslararası ölçekte olan krizlerin Türkiye yansıması da oldu; doğrudan ülkemizin iç dinamikleri kaynaklı olanlar da... Her birinde farklı stratejiler kurgulayıp planlar yaptık. En uzun ve beklenmedik kriz yakın dönemde yaşadığımız ve zayıflasa da etkilerini hala sürdüren Covid-19 pandemisiydi. İş yapış ve yaşayış şeklimize doğrudan tesiri olan bir süreçti. Bu son iki yılı olabilecek en doğru şekilde yönetmeye gayret ettik. Ne kadar sürerse sürsün, her krizin başladığı gibi biteceğini yine yaşayarak gördük. Krizler biter; sonrasındaki şartların doğru kurgulanmasının önemine işaret etmek isterim. Çünkü her kriz, sonrasında yeni bir anlayışı beraberinde getirir ve bu sürecin doğru yönetilmesi hayati önem taşır.
Rusya ve Ukrayna arasındaki kriz de elbette dolaylı ya da dolaysız olarak herkesi negatif yönde etkiledi. Bu sürecin kısa sürede masa başında müzakerelerle aşılmasını diliyorum. Söz konusu bölgede yatırımı olan şirketlerin doğrudan etkilendiği bir gerçek elbette; barışın tesisinden sonra durum-zarar tespiti yapılarak yeni bir stratejiyle hareket edilecektir. Bizim grup olarak Ukrayna'da bir mağaza ve tesis yatırımımız bulunmuyor. İşgalin bize doğrudan bir etkisi olmasa da, dolaylı etkilerini yaşayacağımız için önlemlerimizi aldık.
ÜÇ AYLIK ÖNGÖRÜ ILE PLAN YAPILMALI
Başak İlhan Road Global Ajansı Kurucusu
Biz global ticaret yapan bir e-ticaret ajansı olduğumuz için ilk sekteyi taşımacılıkta yaşıyoruz. Pandemi sonrası yaşanan global ürün tedariğine bir kaos daha eklendi. Değişmek zorunda kalan hava yolu güzergahları, sorunlu limanlar, artan taşımacılık bedelleri, enerji, doğalgaz ve benzin artışları tüm ülkeleri ve ticareti etkiliyor. Taşıma maliyeti artıyor, gecikmeler yaşanıyor, tüm bunlar ürün kıtlığına ve ürün rakamlarının artmasına, karlılığın azalmasına, yersiz stoka girilme ihtiyaçlarına ve iş riskinin artmasına neden oluyor.
Artan maliyetler üzerinde yeni bütçelemeler yapılıyor. Bunun yanı sıra çalıştığımız Türk firmaları ve bazı Avrupa firmaları planlarını erteledi.
Kriz anlarında stokumuzdaki ürünlerin kontrolü, masraf artışlarına göre kar dağılım güncellemesi, yeni ürünlerin gelememe durumuna göre alternatif üreticilerle iş birliği yapma ya da yeni ürün arayış planlarını devreye sokuyoruz.
Satış pazarlama planlarını bu değişimlere göre revize ederek elimizdeki ürünler ile en iyi satış planlamasını yapmaya çabalıyoruz. Sürecin ne kadar uzun olacağını kestirmek zor ama planlarımızı üçer aylık öngörü ile hazırlayıp, haftalık kontrol ediyoruz.
TEHDİTLER:
-Ukrayna ve Rusya kaynaklı turizm gelirinde bu yıl düşüş yaşanabilir.
-Enerji ve emtia fiyatlarındaki enflasyon savaşın devam etmesiyle birlikte yukarı seyrini sürdürülebilir.
-Dünyada ciddi bir arz şoku tehlikesi oluşabilir.
-Kriz döneminde yatırımlar bir süreliğine askıya alınabilir.
-Ukrayna ve Rusya'ya gerçekleşti- rilen ihracat ve ithalatta zorlanmalar yaşanabilir.
FIRSATLAR:
-Ukrayna ve Rusya'daki savaştan kaçmak isteyen insanlar Türkiye'de gayrimenkul alımına yönelebilir ayrıca savaş sonrası Türk iş insanları bölgede inşaat sektöründe öne çıkabilir.
-Türkiye, Ukrayna Rusya arasında sağlanacak bir uzlaşmada ve yeni dünya düzeninde aktif rol oynayabileceği için Türk iş dünyasının da küresel arenadaki gücü artacak.
-Türkiye kriz yönetiminde tecrübeli bir ülke, Türk iş insanı ise girişimci ve esnek bir yapıya sahip.
-Türkiye'nin Ermenistan, Gürcistan ve Yunanistan gibi bir süredir ilişkilerinin askıda olduğu komşu ülkelerle bölgedeki güvenliğini korumak için yakınlaşması Türk iş insanları için de yeni imkanların doğmasına neden olacaktır.
-Rusya'dan ayrılan ABD'li şirket sayısı beklediğimizden daha hızlı artıyor. Türkiye bu doğrultuda bazı yatırımları, ticareti kendine çekebilir.
YOL HARİTASI
-Şirketler kriz dönemlerinde SWOT analizine ağırlık vererek; güçlü ve kırılgan taraflarını daha net ortaya koyabilmeli
-Bunun için daha önce yaşanan krizlerden faydalanılmalı ama her krizin kendine has özelliklerinin olduğu unutulmamalı
-Şirketin öncelikle üst kademelerinde ortak bir akıl ve dil geliştirebilmeli, doğru iletişim kurarak gerektiğinde hızlı aksiyon alabilmeli
-Yatırım planları öncelikli alanlar belirlenerek gerçekleştirilmeli, şirket kaynaklarını verimli kullanmalı
-Tüm gelişmeler sağduyu ile yakından izlenmeli, gerektiğinde kamu ve özel sektördeki diğer partnerler ile iş birliğine gidilmeli.