Metehan Grup "Akıllı Cazibe Köyleri" kuracak
Yaklaşık 30 yıldır mobilya, aksesuar, ev gereçleri, demir- çelik ve çelik konstrüksiyon yapılar alanlarında faaliyet gösteren Metehan Grup, 2009 yılında giriş yaptığı tarım ve hayvancılıkta da hedef büyüttü.
Şirketin yönetim kurulu başkanı Hasan Mete, "Kars'tan sonra Adapazarı Akyazı'da 250 dönüm arazide bir tarım ve hayvancılık yatırımı planlıyoruz. Projemize 'Akıllı Cazibe Köyleri Projesi (ACKP) adını verdik. Önümüzdeki yıl dereye almayı hedeflediğimiz yatırımı kamu – özel sektör ortaklığı (PPP) şeklinde gerçekleştirmeyi planlıyoruz" diye konuştu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Metehan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Mete, bu alanların dışında, 2009 yılında tarım ve ziraat sektörüne de giriş yaptıklarını belirtti.
Mete, "Yaptığımız fizibilite çalışmaları sonucunda Kars'ta, ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını düşündüğümüz tarım ve hayvancılık yatırımlarına soyunduk. Türkiye'de tarımı geliştirme vizyonumuz ile şimdi de Adapazarı Akyazı'da 250 dönüm arazide bir tarım ve hayvancılık yatırımı planlıyoruz. Projemize 'Akıllı Cazibe Köyleri Projesi (ACKP) adını verdik. ACKP'yi kamu – özel sektör ortaklığı (PPP) şeklinde gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Projenin en kapsamlı kırsal kalkınma projesi olarak tasarlandığını söyleyebilirim" diye konuştu.
Ekim 2024'te faaliyete geçecek
Mete, "Kars'ta yaklaşık 1.5 yıldır doğru tahıl ekimi ile ilgili kendi üretimimiz olan kendi markamızı koyduğumuz tamamen organik gübremizi kullanarak akıllı cazibe köyleri projemizinde başlangıcı olarak kabul ederek buğday üretiminde doğru ekim tekniklerini kullanarak Türkiye de dönüm başına 950 kg buğdayın üretilebileceğini kanıtladık. Aynı zamanda büyükbaş hayvan besiciliği et ve süt olarak tamamen doğru yöntemler kullanarak süt ve et hayvanlığında verimi arttırdık. Kendi mandıramızı kurduk ve kendi peynir üretimimizi gerçekleştirdik. 2024 yılı itibari ile akıllıca cazibe köyleri projemizin temellerini atmayı planlıyoruz. Şu anda bu işimizde 65 kişi çalışmakta ama köy kurulduğu zaman yaklaşık 1 köyde 5000 kişiyi istihdam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Adapazarı Akyazı'nın jeotermal kaynaklara sahip olduğunu vurgulayan Mete, şöyle devam etti:
"Toprağının mineral bakımından zengin olması nedeniyle Türkiye'nin belki de ilk çok kapsamlı Arge seralarını buraya kurmaya karar verdik. Burada ilk etapta yaklaşık 600 milyon TL yatırım yapmaya karar verdik. Dünyanın en zengin endemik bitki çeşitliliğinin Türkiye'de olması bu kararı vermemizde çok etkili oldu. Biz burada sebze meyve tahıl türevleri yetiştireceğimiz gibi endemik bitkileri de yetiştireceğiz. Akıllı köy insanların rahat edebilecekleri bir ortam sunacak. Biz yapay zeka da dahil her türlü teknolojik imkanların kullanıldığı, kendi enerjisini üreten, sıfır atık olan tarım ve hayvancılığın bilinçli bir şekilde yapılabileceği köy olduğu için bu projeye akıllı cazibe köyü diyoruz. Hedefimiz devletinde destek vereceğini umarak Türkiye'de bu köylerden 10000 adet kurmak. Şayet devlet destek verir ise 10 yıl gibi bir zamanda bu hedefimizi gerçekleştirmeyi düşünüyoruz: Eğer hedefimizi gerçekleştirmeyi başarırsak bu köylerde 5 milyon insan istihdam edilecek. Hedefimizi ulaşırsak ülke ekonomisine 200 milyar dolar doğrudan, 800 Milyar dolar da dolaylı olarak katkı sağlayacağız."
Akıllı cazibe köyleri projesinin hayata geçmesi durumunda büyükşehirlere olan göçün duracağını, hatta tersine göçün başlayacağını ifade eden Mete, "Tarım bakanlığının resmî gazetede yayınladığı son yönetmelikte ezbere üretim döneminin sona eriyor olması elbette bizim projemizi destekleyen bir yönetmelik. Zira bezde kamuoyunda bunu destekleyen açıklamalar yapıyoruz. 2024-2026 dönemi yatırım programında sulama yatırımlarının tamamlanmasıyla ilgili konuşmayı tarım bakanımızın açıklamalarında gördük. Umuyorum ki henüz temennilerini duyduğumuz bu programı uygulama aşamasında doğru planlanması. Tek arzumuz bu. Reform niteliği taşıyan bu çalışmalar doğru planlanır ise tarım ülkemizin en büyük gelir kaynağı haline dönüşebilir" şeklinde konuştu.
Bu yatırıma neden ihtiyaç var?
Pandemi ile birlikte artan gıda güvenliği ve yerel tedarik zincirinin sürdürülebilirliğinin güvence altına alınma ihtiyacının bir kez daha önemli hale geldiğini hatırlatan Mete, "Kırdan kente göçle kentsel nüfusun taşıma kapasitesinin üstüne çıkıldı. Kentlerde istihdam, barınma, sağlıklı ve dengeli beslenme, sağlıklı bir çevrede yaşama gibi temel gereksinimler karşılanamıyor. Kırsal alanlarda gerileme, kırsal kesimin temel geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılıkta gerileme yaşanıyor. Bunun yanında geçmişte uygulanan kırsal kalkınma projeleri ine yazık ki istenen sonuçları vermedi. Bu nedenle bu projenin önemi çok büyük" dedi.
Lüks konut ve villa projeleri
Öte yandan bu yatırımın yanına lüks konut ve villa projesi yapmaya da hazırlanan Mete, konut sektörüne ilişkin olarak da açıklamalarda bulundu. Mete, "Resmî gazeteye göre afet risklerin azaltılmasına yönelik projeler öncelikli lakin uygulama aşamasında ciddi endişelerimiz var. Kendi çalışmalarımızla doğru yapı, doğru imar kanunları, doğru uygulama ile doğal afetlere karşı riski minimalize etmek için bizde kendi yapılarımızda daha hümanist, daha bulunduğu bölgeye ve dokuyu uygun projeler gerçekleştirmekteyiz. Tek hayalim Marmara Bölgesi'nden göçü tersine çevirip, Anadolu'yu tekrar ekonomik ve sosyolojik olarak hak ettiği yere taşımak" ifadelerini kullandı.