Japonya ile ticarette 6 milyar dolar hedefi
Japonya ve Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin gelişmesinde köprü görevi gören Japon Dış Ticaret Teşkilatı (JETRO) tarafından düzenlenen Japonya-Türkiye İş Forumu, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Nishimura Yasutoshi'nin katılımıyla İstanbul'da gerçekleştirildi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, forumun açılışında yaptığı konuşmada, Japonya ve Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari iş birliğini daha da ileri taşımak amacıyla bir araya geldiklerini ve her iki ülkenin de birbirinin kültürel zenginliğine duyduğu ilginin, tarihsel bağların ve karşılıklı saygının geleceğe dair umutların artmasına zemin oluşturduğunu dile getirdi.
Türkiye ile Japonya arasında karşılıklı dostluğun, sempatinin, güvenin çok yüksek olduğunu vurgulayan Bolat, iki ülke arasında siyasi, ekonomik ve ticari ilişkiler alanında hiçbir zaman kayda değer bir ihtilafın dahi vuku bulmadığını, karşılıklı saygı ve dostluk temelinin daima hakim olduğunu kaydetti.
Türkiye'de 6 Şubat'ta yaşanan ve "Asrın Felaketi" olarak nitelendirilen depremin ardından, Japonya hükümeti ve halkının gösterdiği dayanışma için teşekkür eden Bolat, depremden zarar gören şehirlerin yeniden inşası ve ekonomilerinin canlandırılması için Japonya ile iş birliğini çok boyutlu olarak devam ettirmek istediklerini söyledi.
"Yeni Yüzyılda Yeni İş Birlikleri" temalı Türkiye-Japonya İş Forumu'nun, ticaret ve yatırım alanında daha fazla fırsat arayışını simgelediğine dikkati çeken Bolat, şunları kaydetti:
"Bu çerçevede her iki ülkeden 250'ye yakın iş insanının burada bir araya gelmesi, yeni sektörleri ve yeni coğrafyaları da kapsayacak şekilde, yeni iş birliği olanaklarını değerlendirmek üzere burada bir araya gelmeleri çok önemlidir. İnanıyorum ki bu buluşma hem Japon hem de Türk iş dünyası için uzun vadeli ve karşılıklı fayda sağlayacak yeni iş birliklerinin temelini atacaktır.
Hükümetimizin kurulduğu üç aydan bu yana geçen süre içinde hemen hemen birçok batılı ülkelerden, Asya ülkelerinden, İslam ülkelerinden çok sayıda ülkelerle bakanlar düzeyinde yaptığımız toplantılar, görüşmeler yeni dönemde Türkiye ile ticaret ve yatırım iş birlikleri konusunda uluslararası düzeydeki büyük ilgiyi ortaya koymaktadır. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Kıymetli Japon mevkidaşım Sayın Nishimura ile bu sabah gerçekleştirdiğimiz görüşmemiz ve sonucunda imzaladığımız ortak deklarasyon ile Türkiye ve Japonya arasındaki ticari ilişkilerin daha da güçlendirilmesine yönelik önemli bir adım atmış olduğumuzu da burada memnuniyetle ifade etmek istiyorum."
"İkili ticaretin daha dengeli bir yapıya kavuşturulmasına öncelik vermeliyiz"
Bakan Bolat, Türkiye ve Japonya arasındaki ikili ticaret hacminin 2022 itibarıyla 5 milyar dolar seviyesini aştığını ve ticaretin, bu yılın sonunda 6 milyar dolar sınırını aşacağını ön gördüklerini belirtti.
Bolat, "Ülkemiz aleyhine dış ticaret dengesindeki açık durumu, ikili ticaretimizin en kısa sürede daha dengeli bir yapıya kavuşturulması noktasında da birlikte çalışmamız ve öncelik vermemiz gerektiğini göstermektedir. Bu noktada belirtmeliyim ki dünyadaki o büyük salgın ve daha sonra bölgemizdeki sıcak savaş ve ardından yaşadığımız deprem sürecinde kısmen duraksayan Türkiye-Japonya Ekonomik Ortaklık Anlaşması müzakerelerinin yeniden başlatılması noktasında, teknik düzeydeki ekiplerimizin bir araya gelmesi noktasında misafir bakan dostumuzla karar almış bulunuyoruz. Bu çerçevede söz konusu anlaşma ile iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin daha dengeli ticaret zeminine oturması konusunda da birlikte gayret gösterme ve çalışma kararı aldık. Bu anlaşmanın Türkiye-Japonya diplomatik ilişkilerinin 100. yıl dönümüne yakışır bir şekilde kazan-kazan prensibi temelinde sonuçlanmasını yürekten arzuluyoruz." şeklinde konuştu.
"Doğrudan yatırımların artmasını bekliyoruz"
Diğer taraftan özellikle 1990'lı yıllarda başlayarak çok sayıda yatırımcının Japonya'dan Türkiye'ye geldiğini ifade eden Bolat, yaklaşık 280 yatırımcının Türkiye'de üretim faaliyetlerinde bulunduğunu aktardı.
Bolat, "Biz de kendilerinin ülkemizde yaptığı bu çalışmalardan büyük bir memnuniyet duymaktayız. Japonya'nın ülkemizdeki yatırımlarının daha fazla arttırılması konusundaki isteğimizi Japon misafir bakanımıza ilettik. Kendileri de bu konuda gayret edeceğini ifade ettiler. Japonya'nın dünyada yaklaşık 2 trilyon doları bulan yurt dışı doğrudan yatırım portföyü içinde Türkiye'deki payının daha fazla artmasını da gönülden beklediğimizi ifade etmek istiyorum." dedi.
"Türkiye, uluslararası yatırımlar için adeta bir cazibe merkezi niteliğinde"
Bakan Ömer Bolat, Türkiye'nin özel jeostratejik konumu, dinamik ve istikrarlı şekilde büyüyen ekonomisi, gelişmiş beşeri sermayesi, geniş ticaret ağları ve AB ile sahip olduğu Gümrük Birliği sayesinde uluslararası yatırımlar için adeta bir cazibe merkezi konumuna geldiğini vurguladı.
30 milyar doları son 20 yılda olmak üzere ülkede 280 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım stoku bulunduğuna işaret eden Bolat, bu rakamı daha da arttırmak için büyük bir gayretle çalıştıklarını söyledi.
Japonya'nın ise teknoloji, finansman ve inovasyon gücü ile küresel ekonominin en önde gelen aktörlerinden birisi konumunda olduğunu dile getiren Bolat, "Birçoğunuzun, Türkiye ve Japonya'da yatırımları olduğunu veya iş yaptığını biliyoruz. Sizlerin arasındaki sinerjinin, yeni ve inovatif projelerin hayata geçirilmesine imkan tanıyacağına inanıyorum. Bu kapsamda, alternatif enerji teknolojileri, elektrikli araba ekosistemi, alt ve üst yapı projeleri, dijital ekonomi, akıllı şehirler gibi birçok alanda ortak girişimler geliştirebilir, özellikle, iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir enerji kaynakları konularında iş birliği yaparak hem ülkelerimizin hem de uluslararası toplumun bu alanlardaki global hedeflerine katkı sağlayabiliriz." değerlendirmesini yaptı.
"Ukrayna'nın yeniden inşası konusunda büyük bir iş potansiyeli ortaya çıkacaktır"
Ayrıca Japon şirketlerinin, Ortadoğu, Orta Asya ve özellikle Afrika bölgelerindeki Türk firmalarıyla iş birliği ve ortak yatırımlar yapmaya istekli olduklarını ve bu noktada başka bir potansiyel iş birliği alanı da bulunduğunu anlatan Ömer Bolat, şöyle devam etti:
"Bunu bu sabahki görüşmemizde misafir Japon bakanımız da ifade ettiler. Bunu işitmekten de büyük bir memnuniyet duyduk. Bu noktada ayrıca savaş sonrası Ukrayna'nın yeniden imarı konusunda, Türk ve Japon firmaları arasında büyük bir iş potansiyeli ortaya çıkacaktır. Şirketlerimizin bu bölgede iş birliği geliştirebilmeleri için şimdiden harekete geçmelerini tavsiye ediyoruz. Bu noktada düzenleyici kurumlar olarak da Türk hükümeti ve Japon hükümeti olarak yanınızda olduğumuzu ifade etmek istiyorum."
"10 Ekim'de İzmir'de ikinci bir iş forumu daha düzenlenecek"
Bakan Bolat, Japonya ile Türkiye arasındaki köklü iş birliği ve dostluk ilişkilerinin daha da güçlenmesini çok önemsediklerini vurguladı.
Japonya'nın Türkiye için çok değerli dost ve müttefik bir ülke olduğunu belirten Bolat, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hem Japon hem de Türk İş insanlarının kültürel zenginliklerimizi, ticaret ve yatırım iş birliklerimizin daha da güçlenmesini çok önemsediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu noktada daha büyük yeni ortak projelerle sizlerin bir arada yeni iş birliklerine zemin hazırlamanızı büyük bir ilgiyle bekliyoruz. Bugünkü Türkiye-Japonya İş Forumu bu hedefe giden yolda çok önemli bir adım ve inşallah yeni dönem için önemli bir dönüm noktası olacaktır. 10 Ekim'de İzmir'de DEİK'in organizasyonuyla ve Japonya İş Federasyonu üyeleri arasında ikinci bir iş forumu da gerçekleştirilecektir. Bu forumun çok başarılı, verimli, hayırlı iş birliklerine vesile olmasını, zemin hazırlamasını cenabı Allah'tan niyaz ediyor, katılımınızdan dolayı hepinize şükranlarımızı sunuyorum. Japonya'dan gelen çok değerli bakanımız ve resmi heyetine ve iş insanlarına ve JETRO'ya bir kez daha teşekkür ediyorum."
"Her iki ülkenin iş insanlarının ortak yatırımlara, projelere girişmesini önemsiyoruz"
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ise, en kısa zamanda dengeli bir şekilde iki ülke arasında ticaret hacminin yükseltilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin Japonya ile dış ticaretinde net ithalatçı konumda olduğunu belirten Olpak, "Japonya ile 5,5 milyar dolarlık ticaret hacmimiz var. Ticaretin de ötesinde her iki ülkenin iş insanlarının ortak yatırımlara, projelere girişmesini önemsiyoruz. Bunu gerçekleştirmek için liderlerimizin desteğiyle, en büyük sorumluluk bizlere, iş dünyasına düşüyor." açıklamasında bulundu.
İş dünyası olarak, Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın imzalanması için müzakerelerin tamamlanmasını beklediklerini belirten Olpak şunları kaydetti:
"Bu anlaşma ikili ticaret açısından daha dengeli bir yapıya ulaşmamıza ve üçüncü ülkelere yönelik iş birlikleri geliştirmek açısından karşılıklı fayda sağlayacaktır. Üçüncü ülkeler noktasında, Ukrayna'da Türk ve Japon iş birliği için önemli bir fırsat yakalanacağını düşünüyoruz. Aynı şekilde, Orta Asya ve Afrika'da geçmişte olduğu gibi iş birliğimizi devam ettirmeyi arzu ediyoruz. 2013 yılında imzalanan stratejik ortaklık belgesi ortak hedeflerimizi ortaya koyuyor ve gelecek dönemde atılacak adımlar için önemli bir gösterge. Türkiye'nin 'Yeniden Asya Girişimi' ve Japonya'nın Serbest ve Açık Indo-Pasifik stratejisi örtüşen vizyonlara sahip. Türkiye ve Japonya iş birliği bölgesel ve küresel ortaklıkları ileriye taşımak için önemli bir potansiyel sunuyor.
Japonya ile ticaretimizde öne çıkan çelik ürünleri konusunda karbon yoğun üretim teknolojilerine sahip Türkiye, ABD ile birlikte dünyanın en düşük emisyonla çelik üreten ülkeler arasındar. Yeşil dönüşüm politikası kapsamında Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) konusunda Türkiye'nin Japonya ile Avrupa arasında bir köprü görevi görebileceğine inanıyoruz.
Büyük firmalarımız güçlü bir adaptasyon gücüne sahip. Ancak KOBİ'lerin desteklenmesi AB ile Yeşil Mutabakat kapsamında önemli. Bu kapsamda KOBİ Teşvikleri projesi AB tarafından gerçekleştirilecek. Bu husus ülkemizde KOBİ'lerin gelişimi için önem arz ediyor.
Sizlerle hem KOBİ'lerin desteklenmesi hem de finansman imkânlarından faydalanma gibi konularda el ele yürüyebiliriz. Diğer yandan, sağlık turizmi konusunda daha çok iş birliği yapmalıyız. Bunun somut bir örneğini Japonya ile birlikte biz geçtiğimiz yıllarda İstanbul'da Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi projesinde gerçekleştirdik. Ama sadece bununla sınırlı kalmayacak iş birliklerinin önemli olduğu kanaatindeyim."
"Daha fazla turizm farkındalığı oluşturmak faydalı olur"
Olpak, karşılıklı turizm ilişkilerini derinleştirmek, her iki ülkede daha fazla turizm farkındalığı oluşturmanın faydalı olacağını belirterek, sağlık turizminin yanı sıra gastroturizm, kültür turizmi, yaz turizmi gibi farklı alanlardaki potansiyelleri daha yoğun bir çalışma ile anlatmanın yerinde olacağını söyledi.
Yenilenebilir enerji, girişimcilik, otomotiv, savunma sanayisi ve salgın sonrası artan dijital dönüşüm gibi daha çeşitli, katma değeri yüksek sektörlerde ortaklığın yanı sıra yatırımların da artmasını arzu ettiklerini belirten Olpak, "Japon yatırımcıları, Türkiye'nin taşıdığı büyük potansiyeli avantaja çevirmeye ve Türkiye'ye daha çok yatırım yapmaya davet ediyorum." dedi.
Olpak, "DEİK ailemizin tüm dünyaya yayılmış 152 İş Konseyi'ne ait networkünü ve ülkedeki yatırımlarımızın büyük bir kısmını temsil eden Türkiye-Japonya İş Konseyimizin gücünü Japon dostlarımızla paylaşmaya hazırız. Türkiye'de faaliyette bulunan Japon firmalarımızı, Japon dostlarımızı DEİK'te görmek çalışmalarımızı daha büyük bir motivasyonla ileriye taşımamızı sağlayacaktır." değerlendirmesini yaptı.
İki ülke arasındaki ticari ve yatırım ilişkilerinin daha da geliştirilmesi için bu yuvarlak masa toplantıları, iş forumları ve karşılıklı heyet ziyaretlerinin daha sık yapılmasının her iki ülke için etkili sonuçlar ortaya koyacağının altını çizen Olpak, "10 Ekim'de İzmir'de gerçekleştirilecek DEİK - Keidanren Türkiye-Japonya İş Konseyi Ortak Toplantısı'nda da sizlerle bir arada olmaktan mutluluk duyacağız." diye konuştu.
"Türkiye, geleceğe yönelik büyük potansiyele sahip bir ülke haline geldi"
Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Yasutoshi Nishimura da, Japonya'nın Türkiye gibi deprem yaşadığını hatırlatarak, Mart 2011'de Japonya'da deprem olduğunu, o dönemde Türkiye'den büyük destek aldıklarını söyledi.
Nishimura, şunları kaydetti:
"Japonya 'bu sefer Türk halkına yapılan iyiliğin karşılığını verme sırası bizde' diyerek Türkiye'de yaşanan depremin ardından kurtarma ekiplerini gönderdi. Japonya aynı zamanda çadır, uyku tulumu, battaniye ve diğer malzemelerin sağlanması gibi konularda da yardımda bulunuyor. Japonya'nın afetler üzerinden geliştirdiği sismik ve izolasyon teknolojilerinin Türkiye'nin daha iyi kalkınması için daha iyi olacağını umuyorum. Japonya-Türkiye İş Forumu, aslında mart ayında yapılacaktı. Depremden dolayı ertelenmişti, bugün gerçekleştirildi. Önümüzdeki yıl Japonya ve Türkiye arasında diplomatik ilişkiler kurulmasında 100. yıl olacak. Bu uzun tarih boyunca iki ülke, iyi niyet ve güvene dayalı bir ilişki kurmuştur.
Ben 1980 yılında Türkiye'ye ilk defa gelmiştim. O zamanlar Amerika'da okuyordum. Sınıfımda Türk arkadaşlar vardı ve onlarla beraber gelmiştik. Galata Köprüsü'nde yediğim ekmek arası balığın tadını unutamıyorum. Sonra Kapadokya'ya gitmiştim. Sonraları gene geldim. Türkiye'yi çok seviyorum. Dün gece geç saatlerde İstanbul'a geldim ama dayanamadım kebap yedim. Şu anda Türkiye; 85 milyon nüfusu ve yaş ortalaması 33 olan bir ülke. Türkiye, geleceğe yönelik büyük potansiyele sahip bir ülke haline geldi."