Altı yılda 3.6 milyar dolarlık yeşil ve sosyal tahvil ihraç edildi
Türkiye'de Net-Sıfır Bankacılık Birliği'ne (NZBA) bağlı olan birçok bankanın sürdürülebilirliği desteklemek için yeni bankacılık ürünleri oluşturduğunu belirten yönetim danışmanı Çiğdem Güven, "Yeşil finansman ve yeşil kredilere ilgi giderek artan piyasa ortamında bankaların teşviki ile 2016 yılından bu yana Türkiye'de toplam 3.6 milyar dolar tutarında yeşil ve sosyal tahvil ihraç edilmiştir" dedi.
Bankacılık sektörü düşük karbon mottolu ekonomiye geçişi desteklemek için yenilenebilir ve çevre dostu yeşil enerji projelerinin kredi portföylerindeki payını artırmaya başladı. Türkiye'de Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP FI) tarafından kurulan küresel işbirliği Net-Sıfır Bankacılık Birliği'ne (NZBA) de bağlı olan birçok banka sürdürülebilirliği desteklemek için yeni bankacılık ürünleri oluşturdu. Bu bankacılık ürünlerini müşteri için avantajlı hale getiren bankaların sürdürülebilir kredi kullanımı, toplam piyasa değeri ve sürdürülebilirlik temalı fonlarda rekor rakamları kaydettiğini söyleyen yönetim danışmanı, Çiğdem Güven, "Yeşil finansman ve yeşil kredilere ilgi giderek artan piyasa ortamında bankaların teşviki ile 2016 yılından bu yana Türkiye'de toplam 3.6 milyar dolar tutarında yeşil ve sosyal tahvil ihraç edilmiştir" diye konuştu.
'SIFIR KARBON' YATIRIMLARI ARTTI
Sürdürülebilir finansın son dönemde yükselen bir ivme kazandığını, Paris Anlaşması'nın imzalanması ve Türkiye'de birçok bankanın da 2050 yılına kadar 'sıfır karbon' ilkesini benimsemesiyle bu alana yapılan yatırımların da arttığını söyleyen Güven, "Birçok banka yenilenebilir enerji yatırımları için ayrılan fonunu artırdı. Yeşil finansman ve yeşil kredi destekleri müşterilere sunuldu. Sürdürülebilir bir ekonomi yaratmak için oldukça gerekli bir altyapı olan sürdürülebilir finans çalışmaları ülke ekonomisine de büyük katkı sağlamakta" ifadelerini kullandı.
TİCARİ KREDİ SINIRLANDIRMALARI
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB) son düzenlemeleri sonucu ticari kredilere getirilen sınırlandırılmalara da değinen Güven, şunları kaydetti:
"TCMB'nın bu ve ilgili düzenlemelerle, yükselen TL faiz oranını ve döviz talebini kontrol altında tutmak istemekte. Bu düzenlemeler geçici olarak yürürlüğe girmiştir. Kurdaki dalgalanmaların kontrol altına alınması, dalgalanmalardan negatif etkilenen taraflara olumlu etkisi olmuştur. Öte yandan şunu da belirtmek gerekir ki, bu düzenlemelerin sade ve anlaşılabilir bir dilde açıklanması bankalar ve şirketlerin uygulama performansı açısından önemli."
BERLİN'DE İŞ İNSANLARIYLA BULUŞTU
Yönetim danışmanlık, koçluk ve danışmanlık hizmeti veren Çiğdem Güven, 29 Eylül'de Almanya-Berlin'de Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odası tarafından düzenlenen zirvede 'networking' konulu bir konuşma gerçekleştirdi. Çeşitli sektörlerden iş insanları ve üst düzey yöneticiler katılım gösterdiği etkinlikte networking için kritik noktaları katılımcılara aktaran Güven, "Bu tür toplantılarımızı ve organizasyonlarımızı hem Türkiye hem de Almanya'da gerçekleştiriyoruz. Her iki ülkede de çok sayıda zirve ve konferans düzenlendi. Almanya tarafında ise üyesi olduğumuz Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odası ile yönetim, liderlik ve koçluk konularında çeşitli seminer ve eğitim programlarını düzenli olarak gerçekleştiriyoruz. Bu organizasyonlar iki taraf için de çok verimli oluyor" açıklamasında bulundu.