Döngüsel ekonomide 4,5 trilyon dolarlık fırsat
Üretim ve tüketim süreçlerinde yeniden dönüşümü esas alan döngüsel ekonomi pazarının, israfı azaltarak ve istihdam yaratarak 2030'a kadar 4,5 trilyon dolarlık yeni fırsatlar oluşturması bekleniyor.
Covid-19 salgınının, döngüsel ekonomiye yönelik ilgiyi son dönemde artırdığı dikkati çekiyor. İklim değişikliği, ham madde sıkıntıları ve keskin fiyat artışlarının ardından bu ekonomiye ilginin de arttığı belirtiliyor.
Doğada hiçbir şeyin çöp olmadığı mantığını eko-yenilikçilik olgusuyla bütünleştiren döngüsel ekonominin, iklim, kaynak koruma ve sürdürülebilirlik hedefine ulaşmak isteyen ülkeler üzerinde belirleyici bir etkiye sahip olması bekleniyor.
İnsanoğlu şu an "ham maddeleri yer altından çıkarılan, kullanılabilir mallara dönüştürülen ve daha sonra onları bir çöp sahasına, geri dönüştürmeye veya doğaya atmak için tasarlanmış" bir doğrusal bir ekonomik sistemde yaşıyor.
Döngüsel ekonomi, bunun yerine, israfı mümkün olduğunca önleyen ve kaynakları yeni ürünler için yeniden kullanan bir sistem oluşturmayı amaçlıyor.
Dünya nüfusunun 2030 yılına kadar 9 milyara yaklaşacağı tahmin edilirken, bu artışın tüketici talebini karşılamak için doğal kaynaklar üzerinde benzeri görülmemiş bir baskı oluşturması bekleniyor.
Uzmanlar, atıklardan orijinal malzemelerin geri kazanılması halinde bu baskının azalabileceğine, çevre kirliliği veya arz darboğazları gibi sorunların ortadan kaldırılabileceğine ve iklim değişikliğiyle mücadele edilebileceğine işaret ediyor.
Araştırmalar, döngüsel ekonominin küresel sera gazı emisyonlarını beşte bir oranında azaltabileceğini ve bu da onu iklim kriziyle mücadelede çok önemli bir araç haline getirebileceğini gösteriyor.
Danışmanlık şirketi Accenture'nin araştırmasına göre, 2030'e kadar döngüsel ekonomi 4,5 trilyon dolarlık yeni fırsatlar oluşturacak. Döngüsel ekonominin iklimi koruma ve sürdürülebilirlikte çok önemli çözümler sunması bekleniyor.
100 MİLYAR TONU AŞKIN HAM MADDENİN SADECE YÜZDE 8,6'SI YENİDEN KULLANILIYOR
Dünyada her yıl petrol, gaz ve metal gibi kaynaklardan 100 milyar tondan fazla ham madde çıkarılıyor. Döngüsellik Boşluk Raporu'na göre, bunun sadece yüzde 8,6'sı yeniden kullanılıyor.
Her yıl en az 1 milyar kullanılmış araç lastiği çöpe atılıyor. Kauçuk, geri dönüşümü çok zor olan ham petrolden yapıldığından, lastikler genellikle yakılıyor. 92 milyon ton eski elbise her yıl çöpe atılıyor ve bunların sadece yüzde 1'i geri dönüştürülebiliyor.
ÜLKELER STRATEJİ GELİŞTİRİYOR
Almanya ve Hollanda gibi ülkeler döngüsel stratejiler geliştirerek kotalar ve hedefler belirlerken, bazı ülkelerde milyar dolarlık bir pazarı kaçırma riskiyle karşı karşıya.
Yönetim danışmanlığı firmalarından The Boston Consulting Group'un (BCG) hesaplamaları, 2030'a kadar döngüsel ekonomi pazarının Avrupa'da 800 milyar euroya ulaşabileceğini ortaya koyuyor. Bu potansiyel şimdiye kadar ekonomik olarak karlı olmadığı için kullanılmazken mevcut küresel ekonomi modeli, verimli ve ucuz olması nedeniyle yer altından çıkarılan ham maddelere yönelik kalması nedeniyle tartışma konusu.
2040'A KADAR 50 İLA 60 MİLYAR EUROLUK YATIRIM GEREKİYOR
Şirketler kısa vadede çoğunlukla en ucuz malzemeyle çalışmayı tercih ederken, bu durumun değiştiği, kullanılabilirlik ve kaynaklara erişimin endüstri için en büyük iş risklerinden biri haline geldiği kaydediliyor.
Covid-19 salgını sonrası ortaya çıkan "kıtlık ekonomisi" bunu açıkça gösterirken, şirketler, fiyatlardaki keskin artış nedeniyle acil ihtiyaç duyulan ham maddeler için çok büyük ek maliyetleri üstlenmek zorunda kalıyor.
Döngüsel ekonominin şirketlere önemli materyallere kalıcı erişimlerini sağlayabileceği belirtiliyor. BCG'ye göre, bunun için 2040 yılına kadar 50 ila 60 milyar euroluk yatırım gerekiyor.
Uzmanlar, ham maddelerin güvence altına alınması ve iklimin korunmasının beraber sağlanabileceğini savunuyor.
KARBON EMİSYONUNU YÜZDE 45 AZALTMA POTANSİYELİNE SAHİP
Ellen McArthur Vakfı tarafından yapılan hesaplamalara göre, döngüsel ekonominin karbon emisyonunu yüzde 45 azaltma potansiyeline sahip . Şirketler döngüsel ekonomi ile büyümeyi ve kaynak tüketimini birbirinden ayırabilmeyi hesaplarken, fiili döngüsel ekonominin payı, kullanılan toplam ham maddenin çok azına denk geliyor. Daha fazla ürün geri dönüşüme katılırken, artan karbon emisyon fiyatı, daha katı iklim hedefleri ve ham madde pazarındaki mevcut krizin buna ivme kazandıracağı belirtiliyor.
EKONOMİNİN HEMEN HER DALINI YÖNLENDİRİYOR
İşleyen bir döngüsel ekonominin ne kadar yararlı olabileceği yalnızca plastik atıklarda değil elektrikli hareketlilik de ön plana çıkıyor.
Elektrikli otomobillere yönelik bataryaların içindeki metal gibi ham maddeler, bazen zor koşullar altında topraktan çıkarılarak Avrupa, Çin ve ABD'deki üretim merkezlerine naklediliyor. Bataryada anahtar ham maddelerin yüzde 95'inden fazlası geri dönüştürülebiliyor.
Döngüsel ekonominin, ekonominin hemen hemen her dalını yönlendirmesi de dikkati çekiyor.
Nestle ve Danone gibi tüketim malları üreten şirketler, büyük ölçekte döngüsel bir ambalaj ekonomisi uygulamak için Grüner Punkt gibi bertaraf sistemleriyle güçlerini birleştiriyor.
Unilever de tedarik zincirini, 2030'dan itibaren tüm deterjanların fosil içermeyecek ve yalnızca yenilenebilir ham maddeler içerecek şekilde düzenlemeyi planlıyor.