'Sürdürülebilir' fırsatlar Borsa'da
Borsa İstanbul, çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇSY) odaklı yatırımlar ışığında, yalnızca toplumun ve çevrenin sürdürülebilir gelişimini desteklemekle kalmayıp aynı zamanda borsada işlem gören şirketlerin uzun vadeli kurumsal değerini artıracak sürdürülebilirlik alanına odaklanıyor.
Şirketler rakipleriyle aralarındaki farkları vurgulamak, rekabette öne çıkmak için yarışıyor. Bu amaçla kaynaklarını inovasyon, siber güvenlik, Ar-Ge ve müşteri-tüketici memnuniyeti gibi konulara yönlendiriyor. Tüm bunlar, şirketlerin başarısı açısından önemli olmakla beraber, en az onlar kadar önem taşıyan bir konu gündemdeki yerini sağlamlaştırıyor: Sürdürülebilirlik.
SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANSAL SİSTEM
Finansal piyasalardaki merkezi rolleri göz önüne alındığında, borsaların sermaye piyasasındaki şirketler arasında sürdürülebilirlik uygulamalarının gelişmesine öncülük etme imkanına sahip olduğu görülüyor. Borsa İstanbul, bu imkanı öncü rol olarak benimseyen borsalar arasında yer alıyor ve sürdürülebilir finansal sistem için Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'nın şirketlerin karar alma mekanizmalarına, iş modellerine entegre edilmesini amaçlıyor. Ayrıca Borsa İstanbul küresel riskleri ve fırsatları göz önünde bulundurarak sermaye piyasası araçlarının geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi çalışmalarında öncü bir rol üstleniyor. Hazırlanan yeni ürünler ve ÇSY konularında performansı yüksek şirketlerin yer aldığı yatırım yapılabilir endeksler ile yatırımcıların uzun vadeli yatırım alternatiflerini zenginleştirmeyi hedefliyor.
ÇEVRE VE FİNANSMAN
Sürdürülebilirlik son yıllarda şirketlerin finansmana ulaşmasında da önemli rol oynamaya başladı. Çevreye, başta çalışanları olmak üzere paydaşlarına ve topluma etkisini dikkate almadan faaliyetine devam eden şirketlerin taşıdığı risk artıyor, bu risk kredi notu ve sigorta primlerini etkileyerek kısa vadede de finansal zorluklar yaşattığı gibi, şirketin devamlılığını da tehdit ediyor. Dünyanın önde gelen sigorta şirketleri, düşük ÇSY notları nedeniyle bazı şirketleri sigorta etmemek veya çok yüksek primlerle sigorta etmek gibi adımlar atmaya başladı. Madalyonun diğer yüzünde ise daha düşük maliyetlerle sigorta yaptırabilen yüksek ÇSY notlu şirketler yer alıyor.
Benzer biçimde, yüksek riskler nedeniyle düşük ÇSY notlarına sahip şirketler, finansman ihtiyaçlarını çok daha yüksek maliyetler karşılığında giderebiliyor. İhraç ettikleri tahviller için çok daha yüksek getiri ödemek zorunda kalıyor. Dünyanın önde gelen yatırım şirketleri, örneğin fosil yakıt sektöründeki şirketlere giderek daha az finansman sağlayacaklarını taahhüt ediyor. Faaliyetlerinin çevreye etkileri dikkate alınarak yapılan hesaplamalar sonucunda düşük not alan bu şirketler, tüm üretim süreçlerini yeniden gözden geçirerek doğaya daha az zarar verecek üretim yöntemlerine geçmeye çabalıyor. Bu şirketler, ihtiyaç duydukları finansmanı halka açılma yoluyla elde ederken de yüksek maliyetlere, düşük değerlemelere maruz kalıyorlar. Üstelik küresel yatırım firmaları, bahsedilen taahhütleri gereği bu şirketlerdeki ortaklık paylarını azaltıyor ve bu gibi şirketlere ortaklıktan kaçınıyor.
ÇSY RAPORLANMASI GELİŞMELİ
Borsada işlem gören halka açık şirketlerin sürdürülebilirlik raporlaması ve finansal bilgilerinin finansal olmayan bilgilerle birlikte geleceğe dönük bir bakış açısıyla yer aldığı entegre raporlama uygulamalarının gelişmesi finans ekosistemini doğrudan etkiliyor. Şirketlerde şeffaflık ve raporlama yeteneklerinin gelişimi için Borsa İstanbul yerel ve uluslararası sivil toplum örgütleri ve girişimlerle iş birlikleri geliştiriyor. Borsa İstanbul şirketler için hazırladığı Sürdürülebilirlik Rehberini Ağustos 2020'de kurumsal site üzerinden bir kitapçık formatında kamuyla paylaştı. Borsa İstanbul ve diğer paydaşların katkılarıyla taslağı hazırlanan 'Sürdürülebilirlik İlkeleri Uyum Çerçevesi' Sermaye Piyasası Kurulu'nca Ekim 2020'de yayınlandı. Böylelikle, şirketlerin ÇSY raporlama kapasitelerinin geliştirilmesi hedefleniyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÜRÜNLERİ
Küresel olarak sürdürülebilir finans piyasasının önümüzdeki yıllarda daha da büyümesi bekleniyor. Bu büyüme beklentisinin ardında hükümetlerin ve şirketlerin iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik taahhütleri ve pandemi sonrası iyileşme planları yer alıyor.Çevreye duyarlı projelerin finansmanında kullanılmak üzere ihraç edilen yeşil tahviller, sürdürülebilir finansın dikkate değer kalemlerinden birisini oluşturuyor. Özellikle yeşil enerji diye tanımlanan rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin finansmanında kullanılmak üzere yeşil tahvil (green bonds) olarak adlandırılan tahviller ihraç ediliyor. Aralarında Türk şirketlerinin de bulunduğu çok sayıda şirket, özellikle Avrupalı yatırımcılara yönelik yeşil tahvil ihracına başladı.
Buna benzer bir diğer tahvil türü ise sosyal/toplumsal tahviller olarak adlandırılan 'social bonds'. Bu tahviller aracılığıyla elde edilen finansman, toplumsal fayda yaratacak bazı projelerin finansmanında kullanılıyor. Çok sayıda kesimin hayatında olumlu etki yaratacak, okul inşası, öğretmen yetiştirilmesi, şehir planlaması, kentsel dönüşüm projeleri, sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi gibi projelerin finanse edilmesi bu sayede mümkün oluyor. Dünyada, Covid-19 salgınının başladığı 2020'de sosyal tahvil ihraçları katlanarak arttı. Bu artışta, salgınla mücadele kapsamında ihraç edilen tahviller büyük yer tutuyor.
Sürdürülebilir finansın bir diğer önemli ayağı ise etki yatırımı, 'impact investment'. Toplumsal veya çevresel bir sorunu çözmeyi hedefleyen ve bu yolla olumlu etki yaratması beklenen şirketlere yatırım yapılıyor. Sahiplenme etkisi (corporate engagement & shareholder action) yaklaşımında ise yatırımcılar şirket yönetimleriyle doğrudan iletişime geçerek şirketlerin gidişatında etkin bir biçimde yer almaya çalışıyor. Pay sahibi olmanın getirdiği hakların (genel kurulda oy kullanmak gibi) kullanılması ve şirketin yönetim kurulu ve/veya yöneticileriyle görüşmeler sonucunda şirketin kurumsal yapısının olumlu anlamda etkilenmesi hedefleniyor. Günümüzde giderek önemini artıran sürdürülebilirlik, gelecekte de gündemdeki yerini koruyacak. Henüz emekleme aşamasında olan sürdürülebilir finans giderek ana akım finansı etkileyecek, hatta ana akımın bir parçası haline gelecek. Borsa İstanbul tüm şirketleri sürdürülebilirliği faaliyetlerine entegre etmeye ve sürdürülebilir finans alanını daha fazla incelemeye davet ediyor.