Özbekistan'la ticarette yeni dönem

01:50 - 26.12.2023, Salı

Özbekistan ticaret heyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında, Türk iş dünyası ile bir araya geldi.

Özbekistan heyetinin Türkiye ziyareti kapsamında, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Özbekistan Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi ve Maliye Bakanı Jamshid Kuchkarov başkanlığında Türkiye-Özbekistan Yuvarlak Masa toplantısı düzenlendi. Toplantı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, Özbekistan Başbakan Yardımcısı Kuchkarov'un yanı sıra Özbekistan Yoksulluğu Düşürme ve İstihdam Bakanı Behzod Musaev, Özbekistan Sağlık Bakanı Amrillo Inoyatov, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, DEİK Başkanı Nail Olpak, Özbekistan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davron Vahabov ve iş adamlarının katılımıyla TOBB İkiz Kuleler'de yapıldı.

Toplantıda, iş dünyasının görüş ve önerileri dinlendi. Toplantının ardından Yılmaz, Hisarcıklıoğlu ve Kuchkarov, Türkiye-Özbekistan İş Forumu'na katılarak açılış konuşması yaptı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye'nin ekonomik büyümesini sürdürdüğünü ifade ederek, "Son göstergeler de Türkiye ekonomisinin gücünün ve güvenilirliğinin en belirgin işaretleridir. Türkiye ekonomisi son 20 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında büyümüştür. Aynı dönemde dünyanın yıllık ortalama 3,6 büyüdüğünü düşünürseniz bu performansın ne kadar önemli olduğunu görürsünüz. 20 yıl boyunca her yıl her yıl 1,8 oranında dünya performansının üzerinde büyümüş durumdayız. 2023 yılının ilk 9 ayında da yüzde 4,7'lik bir büyümemiz söz konusu" dedi.

Uluslararası tahminlere göre yıl sonunda 1 trilyon doları aşan bir ekonomik büyümeye ulaşmış olacaklarını aktaran Yılmaz, "Bizim Orta Vadeli Program'daki tahminimiz, 1 trilyon 70 milyar dolara yakındı. Bunun da üzerinde bir gerçekleşme olacak. Bugünden geçmişe dönük 12 ay gittiğimizde 1 trilyon 70 milyar doları geçmiş durumdayız. 1.1 trilyon dolara yakın bir seviyede bu yıl ekonomik büyüklüğümüzü gerçekleştirmiş olacağız. Bu bizi dünyada nominal dolar bazında 17. büyük ekonomi yapıyor. Satın Alma Gücü Paritesine göre durumumuz daha da iyi. Bu pariteyle Türkiye ekonomisi dünyanın 11. büyük ekonomisi konumunda" diye konuştu.

Yılmaz, temel öncelik olarak enflasyonu belirlemiş durumda olduklarının altını çizerek, "Enflasyonu düşürmek için, tek haneli rakamlara tekrar indirmek için gayret sarf ediyoruz. Gelecek yılın ortalarında itibaren izlediğimiz politikaların neticesini göreceğiz. Belirgin bir şekilde yıllık bazda düşüş gerçekleşecek. Aylık bazda düşüşler başladı. Enflasyon bir ivme kaybı içinde. Yıllık bazda düşüşü gelecek yılın ortalarından itibaren belirgin bir şekilde göreceğiz. Tek haneli rakama da inşallah 2026'da ekonomimiz ulaşmış olacak" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin, Özbekistan'ın en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında üçüncü, ithalatında ise beşinci sırada olduğunu hatırlatan Yılmaz, "Bu sıraları daha üst seviyelere inşallah özel sektörümüzün gayretiyle taşıyacağız. Bir taraftan fiyat istikrarını sağlamaya dönük enflasyonla mücadele ederken diğer taraftan yatırımı, ihracatı, istihdamı, üretimi desteklemeye devam ediyoruz. Tüketim ağırlıklı bir büyüme yapısından yatırım, ihracat ağırlıklı bir büyüme kompozisyonuna doğru ekonomik politikalarımızı yeniden şekillendirmiş durumdayız. Bu çerçevede de ihracatçılarımıza ve yatırımcılarımıza her türlü desteği vermek için hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Özelikle katma değeri artıran ihracat imkanı getiren yatırımlar bizim için çok kıymetli" değerlendirmesini yaptı.

Özbekistan ile ikili ticaretin 3 buçuk milyar dolara ulaşmış durumda olduğunu söyleyen Yılmaz, "Yatırımlarımıza baktığımızda bir buçuk milyar dolar tutarında Özbekistan'da yatırımımız var. Bin 700'ün üzerinde firmamız Özbekistan'ın çok farklı bölgelerinde faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ancak bunlar yetmez. Daha fazla firmaların karşılıklı yatırım yapması lazım. Özbekistan sadece 35 milyonluk bir pazar olarak görülmemeli. Bir taraftan da Gümrük Birliği var. Çok geniş bir coğrafyada çok stratejik bir konumda. Özbekistan'a yatırım yapanlar çok daha büyük bir pazara mal satma imkanına kavuşmuş oluyorlar. Aynı şey Türkiye için de geçerli. Türkiye sadece 86 milyona ulaşan bir iç pazara sahip değil, AB ile Gümrük Birliği olan, birçok ilişkileri olan, ikili serbest ticaret anlaşmaları olan bir ülke. Türkiye'ye yatırım yapan Özbek firmalar da çok daha büyük pazara erişme fırsatına sahipler. Hedefimiz Cumhurbaşkanlarımız tarafından belirlenmiş durumda 5 milyar dolar. İnşallah Kuchkarov ile birlikte iş dünyasının desteği ile bu hedefe en yakında zamanda ulaşıp yeni hedefler belirleyeceğiz" dedi.

Temmuz ayında yürürlüğe giren Tercihli Ticaret Anlaşması'nın 5 milyar dolarlık hedef için önemli olduğunu söylediği bir adım olduğunu kaydeden Yılmaz, "Etkilerini hep birlikte göreceğiz. Ama ürün sayısı yeterli değil. Kurumlarımız her geçen yıl inşallah yeni ürünler ilave ederek çok daha geniş çerçeveli bir anlaşmaya bunu ulaştıracaklar" ifadelerine yer verdi.

Türk müteahhitlerin Özbekistan'da önemli olduğunu söylediği işler yaptığını dile getiren Yılmaz, "262 proje üstlenmiş durumdalar. Bunların toplam büyüklüğü yaklaşık 7 milyar dolara ulaşmış durumda. Bu da her geçen yıl artan büyüyen bir faaliyet. Bu dönemin gelecekte daha da artacağına inanıyorum. Şevket Mirziyoyev'in reformları ile Özbekistan adeta bir şantiyeye dönmüş durumda. Hangi şehre giderseniz gidin, Taşkent'ten Buhara'ya Özbekistan'ın her tarafı, altyapı üstyapı projeleri ile bir şantiye noktasında. Bundan da müteahhitlerimizin gelecek dönemde pay almasını bekliyoruz. İş birliğimiz kazan-kazan ilkesine dayalı" diye konuştu.

Toplantıda konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, Özbekistan'ın, Türk kültürü ve ilminin geliştiği topraklar olduğunu söyledi.

Biruni, Uluğ Bey, İbn-i Sina, Harezmi, Ali Kuşçu gibi dünyayı aydınlatan, insanlığın ufkunu genişleten bilim adamlarının Özbekistan'da yetiştiğini anlatan Hisarcıklıoğlu, "İmam Buhari, İmam Maturidi, İmam Tirmizi gibi manevi önderlerimiz buranın, bu toprakların armağanıdır. Onların bıraktıkları miras, sadece Özbekistan'ı değil, Anadolu'yu da aydınlatmaya devam ediyor. Taşkent ile Ankara, Semerkant ile Konya, Buhara ile Bursa, Hiva ile Edirne asırlardır işte bu manevi havayı teneffüs ediyor. Bundan dolayı da Özbekistan ile Türkiye, iki devlet ve tek millettir." diye konuştu.

Hisarcıklıoğlu, Özbekistan Cumhurbaşkanlığına Şevket Mirziyoyev'in seçilmesinden sonraki süreçte ülkeler arasındaki ilişkilerin gelişiminden mutlu olduğunu, liderler düzeyindeki iyi ilişkilerin iş ilişkilerine de doğrudan yansıdığını aktardı.

"Oda sisteminin güçlendirilmesi, reformların derinleştirilmesi ve uygulanmasına ciddi katkı sağlayacaktır"

Özbekistan'da gerçekleştirilen iktisadi reformların, burayı yatırım için cazip hale getirdiğine dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:

"Reformlarda, girişimciliğin ve özel sektörün önemli yeri olduğunu biliyorum. Bu açıdan oda sisteminin güçlendirilmesi, reformların derinleştirilmesi ve uygulanmasına ciddi katkı sağlayacaktır. Reform sürecinin önemli alanlarından biri de rekabet gücünün artırılması ve ihracat için uygun ortam oluşturulmasıdır. Bu açıdan ihracatçıya sağlanacak hizmetler önemlidir. İhracat yapmak isteyen firmalara eğitim dahil gerekli destek, oda sistemi tarafından sağlanmalıdır. Oda sisteminin bu yönden geliştirilmesi ve desteklenmesi de doğru ve faydalı bir adım olacaktır."

Hisarcıklıoğlu, Özbekistan ekonomisindeki ilerlemelerden gurur duyduğunu, 7 yıl içinde ülke ekonomisinin adeta ikiye katlandığını belirterek, "Türkiye-Özbekistan ilişkileri gelişmeye devam ediyor. Ticaretimiz son beş yılda yaklaşık iki katına çıktı. Tercihli ticaret anlaşmasının 1 Temmuz itibarıyla uygulanmaya başlamasından mutluyuz. Tercihli ticaret anlaşması ile ticaretimizin artmaya devam edeceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Türk müteahhitlerinin iş hacminin de son beş yılda iki kattan fazla artış gösterdiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

"Yatırımlarımız da artmaya devam ediyor. Karşılıklı daha fazla ticaret ve yatırım yapmamız gerekiyor. Bunun farkındayız. Bunun için üyelerimizi bir araya getirecek platformlara önem vermeye devam edeceğiz. Türk-Özbek Ticaret ve Sanayi Odası Forumu'nu bu amaçla kurduk. Eş-Başkanlar Osman Doğan Şahlan ve İslam Casimov'a teşekkür ediyorum. Önümüzdeki dönem daha fazla çalışacaklar. Az sonra imzalayacağımız mutabakat zaptı ile TOBB ve Özbekistan Ticaret ve Sanayi Odası olarak sektörel önceliklerimizi belirlemiş olacağız. Bu sektörlere ağırlık vererek karşılıklı yatırımlarımızı ve işbirliğimizi artıracağız. Karşılıklı olarak deneyimlerimizi paylaşacağız."

Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ Taşkent'in bu yıl ilk mezunlarını vereceğini, benzer ortaklıkların Türkiye ile Özbekistan arasında daha geniş alanlarda sürdüğünü ve bundan da gurur duyduğunu dile getirdi.

"Sınırlı sayıda ürünün genişletilmesi gerek"

DEİK Başkanı Nail Olpak da Türkiye'nin Özbekistan'ı tanıyan ilk devlet olduğunu, bundan gurur duyduklarını söyledi.

İki ülke arasındaki dostluğun önemine dikkati çeken Olpak, iki ülke Cumhurbaşkanlarının koyduğu büyük hedefler için iş dünyası olarak kendilerine görev düştüğünün altını çizdi.

Olpak, bu yıl yürürlüğe giren tercihli ticaret anlaşmasına değinerek, "Ancak iş dünyası olarak baktığımızda çok kısıtlı sayıda ürün görüyoruz. Ben hem Cumhurbaşkanı Yardımcısı hem değerli Başbakan Yardımcısı buradayken sınırlı sayıda ürünün genişletilmesi gerektiği konusundaki dileğimizi sizlere arz etmek istiyorum. Aramızdaki işbirliğinin gelişmesi, yakınlaşmayla daha çok mümkün. Bunun için de karşılıklı uçak seferlerinin artırılmasının, buna son derece katkı sağlayacağına inanıyorum." dedi.

Özbekistan'ın potansiyellerinden birisinin de turizm olduğunu belirten Olpak, Türk firmalarının otel başta olmak üzere sektöre ilişkin alanlarda aktif olmasının önemli olduğunu aktardı.

Olpak, Özbekistan'ın yatırım ihtiyacına cevap vermenin çok önemli olduğunu, öne çıkan 6 sektöre ilişkin karşılıklı toplantı yapmak istediklerini kaydetti.

Toplantı, açılış konuşmalarının ardından imzalanan mutabakat zaptı sonrasında basına kapalı devam etti.

BİZE ULAŞIN