‘21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi’nde Gündem Kentsel Dönüşüm
Turkuvaz Medya Grubu tarafından düzenlenen '21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi'nde Türkiye'deki yerel yönetim anlayışı ve bu kapsamda planlanan yeni projeler masaya yatırıldı. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin de katılacağı Zirve, A Haber Haber Koordinatörü Metin Algül ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu'nun açılış konuşmalarıyla başladı.
Refik Tuzcuoğlu, konuşmasında şehirciliğin çok farklı bir boyut kazandığına dikkat çekerek, "Bugün şehircilik insan ve toplum açısından son derece kilit, son derece katmanlı bir hale geldi. Artık şehir dediğimiz şey bir medeniyet vitrini" dedi. 1994 yerel seçimlerinde Türkiye'de belediyecilik ve şehircilik anlayışında çok büyük bir değişimin başladığını hatırlatan Tuzcuoğlu, "Bu Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasıyla başlayan bir süreç. Şehirlerimizin problemleri yavaş yavaş toparlanmaya, çözülmeye başladı. Durgun suya atılmış taş misali aynı şey Anadolu şehirlerinde de dalga dalga yayıldı ve tüm Türkiye'yi etkiledi" dedi.
Tuzcuoğlu, bugün Türkiye'nin geldiği noktayı da şöyle açıkladı: "Bugün küresel bir marka haline geldik. Sıfır Atık, Birleşmiş Milletler tarafından tanınan bir proje oldu. 432 milyon ağaç kurtarıldı. 108 milyon varil petrolden tasarruf edildi. Yüzde 13 olan geri kazanım oranımız yüzde 35'e çıktı. 2035'te yüzde 60'lara çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye, akıllı şehirler eylem planını dünyada ilk ortaya koyan birkaç ülkeden biri oldu. Şimdi ulusal akıllı şehirler stratejisi ve eylem planımızı yeniden güncelliyoruz. 2024-2030 yıllarını kapsayacak şekilde yeniden yapılandıracağız. Afetlerin çok yoğun yaşandığı bir coğrafyadayız. Yer altında sayısız fay hattıyla yaşıyoruz. 6 Şubat depremleri bize bir kez daha gösterdi ki 2000 yılı öncesinde yapılan tüm yapı stokunun güncellenmesi zaruridir. Şu anda 11 şehirde bakanlığımızın çalışmaları devam ediyor. Deprem bölgesinde çok hızlı bir toparlanma dönemi başladı. 81 ilimizi deprem bölgesi kabul ederek çalışmalarımızı yürütmek zorundayız. İstanbul'da çok hızlı dönüştürülmesi gereken 600 bin riskli yapı var. Bununla ilgili çevre ve şehircilik bakanımız başkanlığında uzun çalışmalar yaptık ve Sayın Cumhurbaşkanımıza arz ettik. Bu cumartesi İstanbul için yüzyılın dönüşümünü kamuoyuyla paylaşmış olacağız. Cumhurbaşkanımız tarafından İstanbul'la ilgili yeni yol haritamız açıklanacak."
2012'den itibaren 2,2 milyon bağımsız bölümün dönüşümünün tamamlandığını vurgulayan Tuzcuoğlu, "400 bini de devam ediyor. Bu konuya 480 milyar TL kaynak ayırdık. Toplamda 36 milyon bağımsız bölümün 6 milyonu risk altında, 2 milyonunun acil dönüşmesi gerekiyor. 800 bin bağımsız bölümün dönüşümünü İstanbul'da tamamladık ama yetmiyor, hızlandırmamız gerekiyor. Çok ciddi hazırlıklar yaptık, kentsel dönüşüm başkanlığı kurduk ve üçe ayırdık. Biri sadece Marmara Bölgesi'yle ilgilenecek. Her türlü hazırlığımız var. Türkiye yüzyılında hem güvenli hem kimlikli hem akıllı hem yeşil dönüşümü sağlayan şehirlere ulaşmak istiyoruz" ifadelerini kullandı.
A Haber Haber Koordinatörü Metin Algül de, ülkelerin küreselleşme süreciyle birlikte herhangi bir yerdeki en ufak değişimden etkilendiğini söyledi. Buna bölgesinde söz sahibi olan ülkemizin de dahil olduğunu hatırlatan Algül, "Yerel yönetimlerin ve belediyecilik hizmetlerinin memnuniyet ölçüsündeki etken, kalite ve verimlilik. Bugün belediyeciliğin kapsama alanı içinde sadece ulaşım, imar, altyapı ve temizlik gibi hizmetler yok. Toplumun sosyal gelişim çağrısına yanıt verme görevi de var" diye konuştu.
Belediyeler deprem ve kuraklığa odaklanacak
Açılışın ardından 21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi, 'Türkiye Yüzyılında Yerel Yönetimler' paneliyle devam etti. Erkan Tan'ın moderatörlüğünde gerçekleşen panele; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Türkiye Belediyeler Birliği ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ve Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay katıldı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, konuşmasına artık ülkelerin değil şehirlerin yarıştığı bir dünyada yaşadığımızın altını çizerek başladı. Aktaş, şunları söyledi: "Marka şehirler diye bir kavramı Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye literatürüne soktu. Sayın Cumhurbaşkanımızın 1994'te İstanbul'da ortaya koyduğu model hepimize ilham oldu. Yeni dönemde artık belediyeler 'dirençli şehirler' ve 'sağlıklı şehirler' kavramının üzerinden deprem ve kentsel dönüşümü çok konuşacak. Belediyelerin konuşacağı ikinci önemli konu ise iklim değişikliği ve kuraklık olacak. Burada siyaset adına söylemiyorum, ama üç tane CHP'li belediye var bizim şehrimizde. Kentsel dönüşüm alanında konuşan bir CHP'li belediye gördünüz mü? Mümkün değil çok sıkıntılı bir alan. Sayın Cumhurbaşkanımız deprem öncesinde de kentsel dönüşüm konuşuyordu, şimdi de ve bundan sonra da… Depremi sadece deprem olduğu zamanda hatırlarsak asla yol alamayız. 2020 yılından beri ilimizde 550 bin yapının bina envanterini çıkardık. Yüzde 80'ini tamamladık. Deprem bilim kurulu kurduk. Kentsel dönüşüm ülkenin en önemli mevzularından biri. Artık bu siyasetin ötesinde, herkesin aynı yaklaşımla ilerlemesi gerekiyor. 'AKP'li belediye sizin evinizi yıkacak, rant sağlayacak, hayır deyin' diyorlar halka. Kira yardımları alıyorsunuz 18 ay. 300-500 bin lira farkla 2-3 milyonluk avantaj sağlıyorsunuz. Hiçbir şey vermeyerek değişim söz konusu değil. 2 yılda 870 bin metrekare proje alanında 1.968 bina, 7.592 bağımsız bölüm yıkılarak, 10 bin konut üreteceğiz. Planlanan tüm kentsel dönüşüm çalışmalarında toplam 100 bin konut var. Amacımız dirençli şehirler ortaya çıkarmak."
Küresel düşünüp, yerel hareket etmeliyiz
Türkiye Belediyeler Birliği ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz da bozmadan, şehri koruyarak yaşama felsefesiyle hareket ettiklerini söyledi. Akıllı bir şehir olma çabasında olduklarının altını çizen Yılmaz, "İsraf olabilecek her şeyde marjinal faydaları yakalayıp, sınırlı bütçemizi doğru kullanmak istiyoruz" dedi.
TÜİK verilerine göre Türkiye'de Sinop'tan sonra en mutlu ikinci şehir olduklarına dikkat çeken Yılmaz, şehirde yaptıklarına ilişkin şu bilgileri paylaştı: "Türkiye'de ortalama yaş en yüksek olan şehiriz. 'Hava atmak istiyorsanız nereye giderseniz gidin, ama hava almak, yaşamak ve gastronomiden faydalanmak için Balıkesir'e gelin' diyoruz. Kendi insanımız zeytinyağıyla, sağlıklı kuzu etiyle, doğal sebze meyveyle beslendiği için ömürleri uzun. Katılımcı belediyecilik dediğimiz, şehri dinlemek. Şehirle istişare etmek. Şehirde bir şey yapmadan önce ciddi bir araştırma yapıyoruz. Bir şekilde herkesi bir araya getirip sorunları homojenleştirip insanları beraber yaşayabilme kültürüne yaklaştırıyoruz. Hava kirliliği, su kirliliği, gürültü kirliliğiyle ilgili bilinçlendirme ve koruma çalışmalarımız var. Fabrikalarımızı kontrol ediyoruz, sıfır atık tesisler yapıyoruz. Hesabını iyi yapan belediye yönetimleri olması lazım. Küresel düşünüp, yerel hareket etmemiz gerekiyor. Metan gazından enerji üretiyoruz, çöpü direkt ayrıştırıyoruz. Kaz Dağları, bence Türkiye'nin değeri. Orada yaşayan belde belediyeleri Kaz Dağları'nın içine vahşi depolama dediğimiz çöpü rastgele atma işlemi çok yapmışlar. Hepsini kapattık. Sıfır atık projelerimiz çok başarılı oldu."
Tropikal 'Kelebek Bahçesi'ne 500 bin ziyaretçi
Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise, artık şehirlerin konuşulduğu, şehir rekabetinin öne çıktığı bir dünyada yaşadığımızın altını çizdi. Ekim ayından bu yana Dünya Belediyeler Birliği'nin dönem başkanlığını yönettiğini hatırlatan Altay, "Yerel yönetimlerin küresel meselelerde söz sahibi olması konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Hepimizin temel bir hedefi var, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda şehirlerimizi geleceğe hazırlamak. Özellikle iklim değişikliğinden etkilenen şehirlerin kriz anında faydalanabilmesi için bir fon oluşturacağız. Mültecilerin şehirlere entegrasyonuyla ilgili çalışmalar yapıyoruz" dedi. Konya'nın kadim bir şehir olduğuna işaret eden Altay, şunları söyledi: "Çatalhöyük dünyanın ilk yerleşik şehri kabul ediliyor. Biz bu kültürel mirasın ortaya çıkarılmasıyla ilgili bir misyon belirledik. Bu yıl Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle Mevlana yılını kutluyoruz. Kültürel mirasımızın ortaya çıkarılmasıyla ilgili bir projemiz kapsamında 20 farklı noktada kentsel dönüşüm ve kültürel mirasın ortaya çıkarılmasıyla ilgili faaliyetler yürütüyoruz."
Ticari hayatını, ekonomik değerini tamamlamış binaların yıkılmasını sağladıklarını anlatan Altay, şöyle devam etti: "Konya'nın en kıymetli yerinde yaptığımız kentsel dönüşümde yüzde 100 mutabakatla bu işi yürüttük. Binalarını teslim ettik. Şu anda Larende dediğimiz alanda surları yeniden inşa ederek, İstanbul'daki Suriçi gibi yeniden inşa ve ihya etmeyi planlıyoruz. Konya'da yaz kış 28 derece sabit sıcaklıkta tutulan tropikal kelebek bahçesi var. Bu bir ilk. İçine geldiğiniz zaman kelebeklerin etrafınızda uçuştuğu bir tropik alanla karşılaşıyorsunuz. Yıllık ziyaretçi sayısı 500 bine ulaştı. Konya bugün Türkiye'nin en büyük 6'ncı nüfusuna sahip şehri ve belediyecilik olarak da herkesin gıpta ettiği bir şehir haline dönüştü."
'Dönüşebilen Çöp'ten aylık 2 milyon TL gelir
Tahir İnan'ın moderatörlüğündeki 'Belediyecilikte Sıfır Atık Yönetimi' panelinde ise, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı ve Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım konuştu. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, sıfır atık konusunun Türkiye'nin vazgeçilmez bir yaşam tarzı olması gerektiğini vurguladı. Türkmen, bu kapsamda yaptıkları çalışmaları şöyle anlattı: "Biz 2017'den itibaren dönüşümde Üsküdar modelini başlattık. Bazı çöpler ekonomik değer ve para. Üsküdar'da bu dönüşebilen çöpleri salı ve cuma günleri topluyoruz. Kağıt, metal, ahşap, plastik, cam, atık pil ve yanmış yemek yağları… Avrupa'da insanlara poşet dağıtılıyor. Biz bunu vermiyoruz. 200 bin eve 200 bin poşet de çevre kirliliği demek. Halbuki herkesin evinde iki ayrı çöp kovası olmalı. Birisine dönüşebilen çöplerin atılması lazım. Bizim sistemimiz çok pratik. Tek çöp konteyneri, salı ve cuma. Salı günü dönüşebilen çöpleri atıyor vatandaşımız, çarşamba yine normal çöplere dönüyoruz. Bu sisteme uymayan vatandaşlarımıza defalarca eğitim verdik. Uymayanlar için bunun bir cezası var. İşin içine duygu da yükleyelim dedik. Bu çöplerden elde edilen gelirle Üsküdar'da sosyal hizmet yapıyoruz. Bu işten aylık 1.5-2 milyon TL gelirimiz var. Ayda 2 bin ton dönüşebilen çöp topluyoruz. Hedefimiz yıllık 50-60 bin ton. Çöpten hayır işi çıkarıyoruz. Her gün aşevinde 3 bin kişilik yemek yapıyoruz. Bu yemeğin malzemesini buradan elde ettiğimiz gelirlerle yapıyoruz. Okullardan dönüşebilir çöp toplayıp okulların masrafını karşılıyoruz."
60 bin gence tasarruf eğitimi
Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı da "Çöpleri yeni bir kaynak olarak görmek, çöplerden yeni enerjiler üretmek ve ekonomiye değer kazandırabilmek çok kıymetli" dedi. Yazıcı, sıfır atık konusunda şu bilgileri paylaştı: "Sıvı yağdan biodizel, elektronik atıklardan altın, platin, kobalt gibi çok değerli maddeler geri dönüşebiliyor. Ekonomiye katma değer sağlıyor, ama bunlar dönüştürülmezse çevreye zarar veriyor. Sadece sıvı yağın bir kilogramı, milyonlarca litre suyu kirletebiliyor. Biz de o nedenle global düşünüp yerel uygulamaya geçtik. Gençlerimize küçük yaşlarda bu alışkanlıkları sağlatabilecek şekilde, suyu düzgün kullanmaları gibi yönlendirmeler yapıyoruz. 2023'te 15 binden fazla gencimize bu eğitimi sağladık. Toplamda 60 bin gencimize eğitim verdik. Teşvik ve farkındalık için ödüller verdik. Bunu yaygınlaştırmak ve hayat tarzı haline getirmek lazım. Yeni yüzyılda Sayın Cumhurbaşkanımızın koyduğu hedefte şehirlerin yarıştığı dünyada tüm kaynakları tüketmemek lazım. 5 yılda 2.095 ton ambalaj atığı, 1.093 litre bitkisel yağ topladık. Bugüne kadar 1.164 ton bayat ekmek topladık. Dünyada açlık sınırının altında yaşayan ülkelerde 230 milyon ton gıdaya ihtiyaç var. Varlıklı ülkelerde atık miktarı 225 milyon ton. Adaletli bir dağıtım yapılırsa gelişmiş ülkelerin atıkları açlık sınırının altında yaşayan ülkelerin açlığını giderecek seviyede."
151 eczaneden her gece atık ilaç topluyoruz
Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ise, 50 okulda çocuklara sıfır atık konusunda eğitimler verdiklerini söyledi. Toplanan 20 bin ton çöpün yüzde 70-75'inin sıfır atık olması gerektiğinin altını çizen Yıldırım, "Haftanın 6 günü iş yerleri ve sanayide toplama yapıyoruz. 3 gün evlerde yapıyoruz. Evsel atık konusunda vatandaş sıfır atığa daha çok önem versin, biz belediyeler olarak yardıma hazırız" dedi. Yıldırım, şöyle devam etti: "Evsel atıkta sadece kağıt yok. Cam var, bitkisel yağlar var, atık yağlar var, ömrünü tamamlamış lastikler var. Bunların tamamında varız. Elektronik atıkların toplanması var. Ayrıştırmaya baktığınız zaman hepsi var. Atık ilaçlar da var… Eczacılar Birliği'yle birlikte 151 tane eczanemizden her gece atık topluyoruz. Bunlar dönüşüme çok büyük katkılar yapıyor. Çevre günü etkinlikleri yapıyoruz. Dünyada başka bir İstanbul yok, önemli bir merkez. Neden İstanbul dünya kentleri gibi sıfır atığını halletmiş bir yer olamasın. Biz belediyeler olarak bu konuda her şeyi yapmaya hazırız ve yapıyoruz. Sürdürülebilir enerji verimliliği ve iklim eylem planımız var. Ayrıca santral projemiz var, 180 dönümlük bir arazi aldık, inşaatına başlayacağız. Sonuçta da 11,4 megavat enerji üreteceğiz."
Zirveye Güçlü Sponsor Desteği
21. Yüzyıl Belediyeciliği Yerel Yönetimler Zirvesi'nin ana sponsorluğunu TOKİ, Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ, Türk Telekom, Koleksiyon üstlenirken, destek sponsorları ise Bursa Büyükşehir Belediyesi, Erzurum Belediyesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Konya Büyükşehir Belediyesi, Ordu Büyükşehir, Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, Niğde Belediyesi, Gaziosmanpaşa Belediyesi, Tuzla Belediyesi, Ümraniye Belediyesi, Üsküdar Belediyesi ve Yunus Emre Belediyesi oldu.