İhracatla devri alem
Belce Örü / INBUSINESS
Kapanma süreci Türkiye'nin ihracatında önemli yer tutan Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin ekonomisinin yeniden şekillenmesine neden oldu. Parasal genişleme modeli akabinde enflasyonun yükselişe geçmesi yerini durgunluğa bıraktı. Aynı dönemde Çin'in tedarik sürecinde yaşanan aksamalar uluslararası arenada mal alım-satım zincirinde bozulmalara neden oldu. ABD-Çin arasındaki ticaret savaşları ülkelerin ihracat ve ithalatında yeni ülkelere yönelme ihtiyacını da körükledi.
İşte bu noktada 'kader bize gülmeye başladı' diyebiliriz. Çünkü o dönemde Türkiye hem AB ile mevcut ticari ilişkilerini derinleştirdi hem de Afrika ve Körfez ülkelerine geçmişte yaptığı açılımların meyvelerini toplamaya başladı. Öte yandan Rusya-Ukrayna savaşında gıda tedarik zinciri konusundaki müzakerelerde ülkemizin üstlendiği değerli rol de yıldızımızı parlattı.
Çok değil sadece son beş yıla sığan bu önemli gelişmeler, Türkiye'nin ihracat stratejisini dinamik tutmasını sağladı. Yeni rotalar oluşturuldu. Her sektörün gözünü diktiği noktalar farklı. Ancak dünya haritasın- da kızaran yerler ABD, AB, Afrika ve Körfez'e odaklı.
Uzak Ülkeler Stratejisi
T.C. Ticaret Bakanlığı'nın geçen yıl başlattığı Uzak Ülkeler Stratejisi de ihracat alanında şirketlere önemli bir vizyon sundu. Dünya konjonktüründe yaşanması muhtemel bölgesel krizlere karşı Türk ihracatçısının pazarlarını çeşitlendirmeyi amaçlayan strateji sektöre ilham oldu. İlk hedef ise global ekonominin yarısından fazlasını teşkil eden 18 ülkenin ithalatında Türkiye'nin payını ortalama oran olan yüzde 1'e yükseltmek. Türkiye'de rotasını uzak ülkelere çeviren ihracat odaklı sektörler şu günlerde; Amerika kıtasından ABD, Kanada, Meksika, Brezilya ve Şili, Asya kıtasından Çin, Japonya, Güney Kore, Pakistan, Hindistan, Endonezya, Malezya, Tayland, Filipinler ve Vietnam, Afrika'dan Güney Afrika ile Nijerya ve Okyanusya'dan ise Avustralya ile ticari ilişkilerini güçlendiriyor.
Hedef 265 milyar dolar
Gelinen noktada sektör temsilcileri ABD ile katma değerli ihracatı geliştirmek, AB ile mevcut ticareti derinleştirmek, Körfez ülkelerine yönelik ihracatı artırmak istiyor. Ticaret Bakanlığının açıkladığı verilere göre 2023 yılının Haziran ayında ihracat 20,9 milyar dolar, ithalat ise 26,3 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. İhracatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ihracat içerisindeki payı yüzde 48,2 oldu. İthalatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ithalat içerisindeki payı yüzde 58,9 oldu. TİM Ocak - Haziran 20223 yılı verilerine göre ise ihracattaki en büyük pazarlarımız sırasıyla; Almanya (9 milyar 451 milyon dolar), ABD (6 milyar 81 milyon dolar, Birleşik Krallık (5 milyar 566 milyon dolar), İtalya (5 milyar 510 milyon dolar), Fransa (4 milyar 499 milyon dolar) oldu. Bu yıl sonu için Türkiye'nin belirlediği toplam ihracat hedefi ise 265 milyar dolar.
Tekstilde pazar çeşitleniyor
Bu ihracat hedefine ilerlerken dış ticaretin yıldızı tekstilin rotası, dünyada yepyeni ülkelere ulaşıyor. Türk tekstili, küresel ölçekte dünyanın en büyük beşinci AB'nin ise en büyük ikinci tedarikçisi konumunda. Sektör, 13 milyar dolarlık ihracatın yanı sıra 49 milyar dolar değerinde yıllık üretim gerçekleştiriyor. İstanbul Tekstil İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, tek pazar odaklı çalışmamanın, farklı pazar şartlarına uygun ürün çeşitliliğine sahip olmanın en önemli avantajlarından biri olduğunu vurguluyor. Sektör 2022'de 210 ülkeye ihracat gerçekleştirdi. Öksüz, hedef pazarları arasında yer alan ABD'ye ise 866 milyon dolar ihracat yaptıklarını aktarıyor. Bu yıla dair ihracat planlarıyla ilgili ise şunları söylüyor: "Ticaret Bakanlığımızın Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında yeteri kadar pay alamadığımız pazarlarda stratejik faaliyetler gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Brezilya, Şili, Dominik Cumhuriyeti ve Avustralya pazarlarına odaklandık."
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya da AB pazarının sektörleri için bu yıl da öncelikli olmaya devam edeceğini aktarıyor. Derinleşmeyi hedefledikleri ülkelerin başında ise Almanya ve pek çok firmanın merkezinin yer aldığı Hollanda geliyor. Kaya, ihracatın yüzde 5'ini oluşturan ABD'deki paylarını artırmanın da öncelikleri arasında olduğunu belirtiyor. "İhracatımızın yüzde 70'inden fazlasını yaptığımız Avrupa'daki talep daralması, küresel ekonomik belirsizlikler, deprem felaketi, seçim gündemi, kur-enflasyon makası ve yüksek maliyetler, Asya ülkelerine karşı rekabet gücümüzün azalması gibi nedenlerle ihracatta bir yavaşlama söz konusu" diyor Kaya. Yıl sonu ihracat hedeflerinin ise 19-20 milyar dolar olarak belirlediklerini ifade ediyor.
Deri sanayi ABD'ye yöneldi
Ayakkabı üretiminin etkili olduğu 2 milyar dolarlık deri sanayi ihracatının ise yüzde 40'ından fazlası AB pazarına yapılıyor. AB ülkelerinin pandemi sürecinde Uzak Doğu ülkelerinden çekilen siparişlerini Türk deri ürünleri üreticileri fırsata çevirmeyi başardı. Uluslararası Deri Sanayicileri Konseyi (ICT) Başkanı ve Türkiye Deri Sanayicileri Derneği (TDSD) Yönetim Kurulu Başkanı Burak Uyguner, "Pandeminin etkisini yitirmesiyle hızla ticaret ve alım faaliyetlerimizi organize etmeye başladık" diyor ve ekliyor: "Güney Kore, ABD ve İngiltere pazarları başta olmak üzere sektörün önemli ithalatçı ülkelerinde pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz." Uyguner, 90'lı yıllardan bu yana da doğaya olan zararlarını minimize ederek ve minimize ettikleri seviyeleri daha da aşağı çekecek tedbirler alarak büyüdüklerini söylüyor.
Deri ürünlerinde önemli yer tutan ayakkabı ihracatında ise Rusya, Ukrayna, Ortadoğu ve Avrupa geleneksel pazarlarımızı oluşturuyor. Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, 2023'e 1,4 milyar dolarlık ihracat hedefi ile başladıklarını fakat ilk beş ayda çeşitli nedenlerden dolayı istedikleri performansı yakalayamadıklarını söylüyor. "Maliyetlere bağlı olarak fiyatlar arttığı için adet satışlarındaki düşüşe rağmen değerde daha yüksek bir hacme ulaşmış bulunuyoruz" diye de ekliyor.
Türkiye ayakkabıda yıllık 550 milyon çiftle dünyanın altıncı ve Avrupa'nın en büyük üretim kapasitesini elin- de bulunduruyor. Sektör 2022'de 370 milyon çift ayakkabı ihraç edip karşılığında ülkemize 1 milyar 218 milyon dolar döviz kazandırdı. Sektörün hedefi deri ürünlerinde olduğu gibi ABD pazarındaki paylarını artırmak. Şu anda ayakkabı ihracatı ABD'den yaklaşık 24 milyon dolar pay alıyor. İçten bu meblağı 100 milyon dolara çıkartmak istediklerini belirtiyor.
Unda liderlik devam edecek
Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle talebin Türkiye'ye kayması ve verilen teşvikler tarım ürünlerinde yüzde 20.4'lük ihracat artışına neden oldu. 1,8 milyar dolarlık bitkisel ürün ihracatını baz aldığımızda hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar bu birimin en büyük kalemlerini oluşturuyor. Un sektörü ise 576 milyon dolar ihracatla sekiz yıldır süregelen dünya liderliğini koruyor. İhracatta bu yıl Mayıs 2022'ye göre değer bazında yüzde 27'lik, miktar bazında da yüzde 35'lik bir artış elde edildi. Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği (IAOM) Avrasya Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, 2022'de 19,7 milyon tonluk bir hasat yapıldığını bu sene bu rakamın 20 milyon tonu geçebileceğini ifade ediyor.
"Ham maddenin ülke içerisinde daha fazla miktarda üretiliyor olması, un ihracatında sanayicilerimize avantaj sağlayacaktır" diye de ekliyor. Aylar itibariyle değişmekle birlikte Irak, Sudan hattının Türkiye'nin sektör bazında en çok ihracat yaptığı pazarlar olduğu bilgisini paylaşıyor. "Dünya nüfusunun yüzde 90'ı Türk unu tükettiği için yeni pazarlardan ziyade mevcut pazarlarda derinleşmek istiyo- ruz" diyor. Rusya'nın tahıl koridorunu askıya almasıyla ilgili de Ulusoy, şunları söylüyor: "Zaten koridordaki unun yüzde 3'ü ancak fakir ülkelere gidiyordu. Ukrayna da Rusya'sız koridorun yapılabileceği yönünde. BM, Ukrayna ve Türkiye güvenliği sağlayıp bunu yapabiliriz. Ama nihayetinde bir savaş ortamında savaş gemilerinin bu limanlar için cesur hareket etmeleri ve şirketlerin de sigorta etmeleri gerekiyor."
Suudi Arabistan hareketli
20 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşan mobilya sektörü, 10 bin ihracatçıyı, 36 bin üreticiyi ve 65 bin iş yerini barındırıyor. 210 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayan sektör, geçen yılı 4,7 milyar dolar ihracatla kapattı. MODOKO Başkanı Koray Çalışkan'ın bu yıla dair ihracat hedefi ise 5 milyar dolar. Sektörün geleneksel pazarları arasında; Almanya, Fransa ve Irak bulunuyor.
Çalışkan, Suudi Arabistan için ayrı bir parantez açıyor: "Suudi Arabistan boykota kadar bizim en çok ihracat yaptığımız beş ülkeden biriydi. Ambargonun kalktığı ilk zamandan itibaren etkilerini görmeye başladık. Bu bölgeye yıl sonuna kadar 150 milyon dolar ihracat gerçekleştirebiliriz." Çalışkan, ABD'nin ise katma değerli mobilya ihracatı açısından önemli olduğunu vurguluyor.
Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç de bu yıl Suudi Arabistan pazarında güçlü bir hareketliliğin olduğunun altını çiziyor. "Pek çok sektörde gözlenen bu canlanma mobilyaya da yansıyor" diyor. Bu yılki ihracat stratejilerinde yer tutan diğer ülkelerle ilgili de şu bilgileri paylaşıyor: "Rusya, Ukrayna, Sırbistan, İran, Kazakistan, Azerbaycan pazarları ilk beş ayda ihracat artışında öne çıktı. Ürün çeşitliliği anlamında her alanda üretim gerçekleştiren ABD, Çin, İtalya ile birlikte dört ülkeden birisi olarak ihracatta emin ve güçlü adımlar atmaya dikkat ediyoruz. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile birlikte Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında gideceğimiz ülkeler var. Mesela Panama ve Kosta Rika'ya yönelik gerçekleştirilen genel ticaret heyetine üyelerimiz katılım gösterdi."
Ayrıca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Körfez turunun son ayağı olan Abu Dabi'de Birleşik Arap Emirlikleri - Türkiye İş Forumu'nda Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ile Abu Dabi Ekonomik Kalkınma Departmanı Müsteşarı Rashid El Booshi arasında bir mutabakat zaptı imzalandı. Mutabakat zaptı uyarınca TİM ve Abu Dabi Ekonomik Kalkınma Departmanı, iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için ortak çalışma grupları oluşturulacak. Mutabakat Zaptı'nı değerlendiren Gültepe, 2028 yılında 400 milyar dolar mal ve 200 milyar dolar hizmet olmak üzere toplam 600 milyar dolar ihracat hedefi için çalıştıklarını söyledi.
Turizm yüzleri güldürüyor
Turizm sektörü, Türkiye ekonomisi- ne hem istihdam hem de döviz girdisi açısından ciddi katkı sağlıyor. Bu yıl için sektör 56 milyar dolar gelir elde etmeyi ve 60 milyon turiste ulaşmayı hedefliyor. Bakanlık nezdinde teşviklerle desteklenen sektör özellikle de yaz aylarında ülkenin yüzünü güldürüyor. Rakamlar da bunu doğruluyor. 2022'nin ilk çeyrek turizm teşvik verileri ile 2023'ün ilk çeyrek verilerini karşılaştırdığımızda, üç katın üzerin bir artış gerçekleştiğini görüyoruz. Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin, bu yıl yatırım teşvik rakamlarının 100 milyar lira seviyesine ulaşmasını beklediklerini söylüyor. Turizmin gastronomi ve otelcilik tarafını iki ayrı dalda değerlendiren Narin, "Gastronomi alanındaki yatırımlarımızın Avrupa ülkeleri başta olmak üzere bütün dünyaya yayılmış olmasından ve Türk mutfağını temsil etmesinden büyük gurur duyuyoruz. Otelcilik alanında Balkanlar, Doğu Avrupa, Afrika, Maldivler ve Türk Cumhuriyetleri'nde yatırımlarımız yoğunlaşıyor. Yeni dönemde, uzmanlaşan Türk otel zincirlerinin, işletmecilik alanında da uluslararası zincirlere dönüşmeye başlayacakları beklentisi içindeyiz."
Olumsuzluklar da yok değil
Tüm bu gelişmelere karşın yurt içinde ve uluslararası arenada meydana gelen bazı olumsuzluklar ihracatçının belini büküyor. Uzak doğu pazarlarının pandemi döneminde kaybettikleri ihracat payını geri almak için başvurduğu rekabet etiğine aykırı politikalar piyasanın dinamiklerini bozuyor. Yüksek girdi, iş gücü maliyetleri ve değişken döviz kuru da ihracatçının dengeleri bulmasını zorlaştırıyor. Öte yandan katma değerli ve markalı ihracatın artırılması, sürdürülebilirlik yaklaşımının tabana yayılması büyük önem arz ediyor. Tüm sektörlerde hem ihracatçılara hem STK'lara hem de kamuya sorumluluk yüklüyor.
Büyümenin anahtarı ABD
Güçlü Kaplangı / TÜSİD Başkanı
Endüstriyel mutfak, çamaşırhane, servis ve ikram ekipmanları sektörü, 6,5 milyar dolarlık genel mutfak eşyaları ihracatının yüzde 40'ını tek başına gerçekleştiriyor. Dış ticaret fazlasının maksimum seviyede olduğu sektörümüz, 2022 yılını 2,45 milyar dolar gibi önemli bir başarıyla kapatırken 2023 yılı için ise 2,8 milyar dolarlık ihracat yapmayı hedefliyor. Geleneksel pazarlarımız olan AB ülkelerinin yanı sıra ABD'ye odaklandık. Pazarın yüzde 10'undan pay almamız bile sektörümüzün yüzde 100 büyümesini sağlayabilir.
Sürdürülebilir üretimde yol kat ettik
Alican Duran / KASAD Başkanı
İstikrarlı olarak büyüme ivmesi gösteren ihracatımızı yüzde 14,3 artırarak 1,1 milyar dolar seviyesine ulaştırdık. Yılın ilk yarısını yaşadığımız deprem felaketine rağmen olabildiğince verimli geçirmeye çalıştık. İkinci yarıda da başarılı faaliyetler gerçekleştirerek 1,2 milyar dolarlık bir ihracat elde etmeyi planlıyoruz. Sürdürülebilir üretim tekniklerinde kat ettiğimiz mesafeyle Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya'nın yanı sıra özellikle Irak, ABD, İsrail, İtalya, Hollanda ve Bulgaristan pazarlarında oldukça etkiliyiz.
Afrika üzerinde çalışılmalı
Burak Yakın / Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı
Mücevher ihracatında Orta Doğu ülkeleri, Hong Kong, AB, savaşın devam ettiği Rusya ve Ukrayna geleneksel pazarlarımız arasında yer alıyor. Güney Amerika ülkeleri önemli bir potansiyel taşıyor. ABD ve Kanada ise her zaman geliştirmeye açık bölgeler. İlk etapta Panama'ya bir sefer düzenleyerek firmalarımızla beraber gideceğiz. Afrika konusunda da ciddi çalışmalar yapmamız gerekiyor. Bu kişiler doğrudan ülkemize gelerek üç kilogram altını deklare etmek suretiyle alışverişi doğrudan ülkemizden yapabilirler.