ASRIN EN BÜYÜK MESAİ DENEMESİ

12:06 - 08.08.2022, Pazartesi

Haftada dört gün çalışma sistemine ilişkin pilot uygulamalar, iş dünyasının test ettiği en geniş kapsamlı yeni çalışma düzeni denemesi. İngiltere, İrlanda, İzlanda, Japonya, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi pek çok ülke programı eş zamanlı yürütmeye başladı. Türkiye içinse ana karanın gözükmesine daha uzun bir yol var…

İpek Alpkökin Olgunsoy / INBUSINESS

Dünyanın en büyük yeni çalışma düzeni denemesi" olarak tanımlanan haftada dört gün çalışma düzeni pilot uygulamaları şu sıralar, sivil toplum kuruluşları, hükümetler, üniversiteler ve şirketlerin yakın markajında.

Temel odak noktası ise uygulamanın avantaj ve dezavantajlarını gözlemlemek. Yakın zamanda İngiltere'nin, Haftada Dört Gün Çalışma Derneği'nin (4 Day Week Global) liderlik ettiği altı aylık pilot uygulamaya geçmesi ile gündeme tekrar oturan çalışmanın geçmişi aslında o kadar da yeni değil. Zira ilk kez 2015-2019 arasında İzlanda'da yaklaşık 2 bin 500 çalışanla birlikte denenmişti. Süreç sonunda iş yaşam dengesi, kurum performansı, şirketlerin sağlık harcamaları hatta çocuk bakım maliyetleri gibi konularda pozitif sonuçlar alınmıştı. Sonrasında ise pandeminin de sağladığı yadsınamaz etki ile dünyada özellikle Batı Avrupa'da sıkça konuşulup, pilot çalışmaları uygulanan bir süreç haline geldi.

Örneğin; Belçika, haftalık 38 saat olan çalışma süresinin günlük 9.5 saat mesai yapılarak dört günlük çalışma haftasına dönüştürülmesini onayladı. İskoç Ulusal Partisi (SNP), dört günlük çalışma haftasını test etmek adına 13.8 milyon dolarlık bir pilot uygulama başlattı. İspanya hükümeti üç yıl sürecek bir çalışma ile konuya 60 milyon dolar yatırım yaptı. Ayrıca şirketlere oluşacak maaş farkını ödeme taahhüdünde bulundu. İrlanda ve uzun mesai saatleri ile bilinen Japonya da programı devreye alan ülkeler arasına katıldı. Programı dünyada resmi olarak kabul eden ilk ülke ise Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) oldu. Ülkede cuma namazı sonrasında başlayan resmi tatil pazartesi sabahına kadar devam ediyor. Peki ya Türkiye?

NET SONUÇLAR OLUŞMALI

Türkiye henüz resmi bir pilot uygulama yapmıyor. Ancak münferit kurumların yaptığı çalışmalar var. Türkiye'de ilk defa geçtiğimiz günlerde Nestle, 'Esnek Cuma ile yaz boyu cuma öğleden sonraları tamamen senin' sloganıyla yeni bir uygulama duyurdu. Yapılan açıklamada, haziran ayı itibarıyla yaz dönemi boyunca her cuma 14.00'e kadar çalışılacağı paylaşıldı.

"Bu ve benzeri uygulamaların, özellikle yabancı firmaların öncülüğüyle, Türkiye'de yavaş yavaş yaygınlaşacağını düşünüyorum" diyen MY Executive Ortağı Aslı Colley üst yönetime düşen sorumluluklara dikkat çekiyor. "Şirketlerin üst yönetim kadrolarına büyük bir ödev düşüyor. İnsanların belli başlı dogma ve inanışları sorguladıkları bir dönemde, değişim ve dönüşüme kulak tıkamak, nitelikli iş gücünü tutundurmayı zorlaştıracaktır."

Uygulamanın pratiğinde bazı sorunlar da çıkmıyor değil. Örneğin yukarıda bahsi geçen ülkelerde çalışanlar herhangi bir ücret kaybı yaşamadan bu sistemden faydalanabiliyor. Ancak Hindistan bu durumu iş maaşa gelince farklı değerlendiren bir ülke. Haftada 48 saat mesai kriterinin kaldırılmasına karşı çıkan hükümet, dört gün çalışma düzeninde 12 saat mesai olması gerektiğini dile getiriyor. Aksi takdirde maaşların azalması ihtimali gündeme geliyor. Diğer taraftan iş fazla mesaiye dönüşürse bazı sektörler özelinde iş güvenliği kavramı da tartışmaya açık bir hale geliyor. Colley benzer bir görüşe dikkat çekiyor. Günlük çalışma süresinin aşılması, uzun saatler boyunca çalışmanın iş kazalarına sebep olma ihtimalini de dikkate almak gerek" diyor.

Uygulamanın bir diğer boyutu ise çalışan psikolojisine gerçekten fayda mı yoksa baskı mı sağladığı konusu... Dört Günlük Çalışma Derneği'nin araştırmaları yeteneği elde tutma konusunda dört günlük çalışma temposunda olan şir- ketlerin yüzde 63 daha başarılı olduğunu, çalışanların yüzde 78'inin daha az stresli ve daha mutlu olduğunu gösteriyor. Ancak bu rakamları genellemek hala çok sağlıklı değil. Bu nedenle bazı ülkeler kendi sistemlerini yaratmaya odaklanıyor.

Wellbees Kurucusu Melis Abacıoğlu, "Kendi kurumlarımıza bakmak ve bireysel, o şirkete özgü ihtiyaçları anlayarak ona uygun çözümler getirmek önem taşıyor. " Uygulamanın sektör ve kurum özelinde değerlendirmeye alınması gerektiğine değinen bir diğer isim de Ergene Consulting & HGA Group Türkiye Şirket Ortağı Dilek Bilgici. Uzun vadeli sonuçları görmek gerektiğine değinen Bilgici, "Modelin ilk sonuçları olumlu olmakla birlikte, uzun süreli etkileri henüz netlik kazanmış değil. Ayrıca bu çalışma sistemi her sektör ve meslek için uygun olmayabilir" diyor. Çalışmanın Türkiye'de uygulanması ise yakın gelecekte pek de mümkün gözükmüyor. HumanGroup (IRC Turkey) Genel Müdürü Gaye Özcan "Ülkemizdeki ekonomik göstergeleri dikkate aldığımızda, Türkiye'de şirketlerin dört gün çalışma karşılığı beş günlük ücret ödeme opsiyonu kısa vadede mümkün değil diye düşünüyorum" diyor.

ÜCRET KAYBI OLMAMALI
Aslı Colley MY Executive Ortağı

Mevcut çalışma saatlerinin kısaltılmasının denenmesi, iş hayatında radikal değişimlere açabilir. 4 gün çalışma modeli post pandemi dönemiyle beraber işlerlik kazanacak gibi görünüyor. Pek çok insanda pandeminin de etkisiyle bir tükenmişlik dönemi yaşanmaya başlanmıştı. İngiltere özelinde başlayan bu süreçle resmiyet kazanıyor. Sorulması gereken temel soru normal çalışma süresinin yüzde 20 azalması durumunda, çalışanlardan üretkenlik kaybı olmadan aynı verimi almanın mümkün olup olmadığıdır. Burada dikkat çekici unsur, çalışanların bu süreçte ücret kaybına uğramamaları.

İŞVEREN AÇISINDAN KOLAY DEĞİL
Gaye Özcan HumanGroup (IRC Turkey) Genel Müdürü

Ülke olarak çok çalışmak, çok üretmek zorundayız. Az gelişmiş ya da gelişmekte olan ekonomilerde iş- yaşam dengesini çalışan lehine bu nedenli önemsemek işveren açısından çok kolay değil. Ekonomik refahın yüksek olduğu ülkelerde ise çalışanlara bu tür opsiyonlar sunmak daha kolay uygulama alanı bulacaktır. 2015 ve 2019 yıllarında İzlanda aynı deneyi iki kez uygulamıştı. Yaptıkları deneyler sonrasında üretkenlikte bir düşüş görmemişler ancak esenlik seviyelerinde de çarpıcı bir artış olmamıştı. Şu an İngiltere'de deney üçüncü haftasında. İzlanda'ya göre daha başarılı olup, kalıcı olabilir.

TÜRKİYE'DE ÇALIŞANLAR İKİNCİ İŞE YÖNELEBİLİR
Dilek Bilgici Ergene Consulting & HGA Group Türkiye Şirket Ortağı

OECD verilerine göre Türkiye haftalık 45 saatten fazla çalışmayla, en yüksek orana sahip olan ülkelerden biri konumunda. Araştırmalar da gösteriyor ki, özellikle son dönemde ülkemizde yaşanan ekonomik şartlar, çalışanların gelirinde ciddi oranda azalmaya neden olmaktadır. Dolayısıyla haftada dört gün işe gitme uygulaması, azalan gelirine katkı sağlamak amacıyla çalışanları boşta kalan diğer zamanlarında ikinci bir iş yapmaya yönlendirebilir. Bu da uygulamanın hedeflenen faydasını ortadan kaldıran bir durum olacak.

YANITLARI HENÜZ BİLMİYORUZ
Melis Abacıoğlu Wellbees Kurucusu

Benim dört günlük çalışma haftası ile ilgili en büyük soru işaretim şöyle: Tükenmişlik krizinin en büyük sebeplerinden birinin çalışma yükü olduğunu biliyoruz. Verimliliğin düşmeyeceği varsayımı ile getirilecek dört günlük çalışma haftası acaba zaten stres seviyesi yüksek bireyleri daha da büyük bir yük altında bırakacak mı? Gün içinde daha uzun saatler çalışmalarına ya da çalıştıkları saatler içinde çok daha fazla çalışıp, izinli oldukları sürelerde işten kopamadan ve dolayısı ile dinlenemeden iş düşünmelerine yol açacak mı? Bunun yanıtını henüz bilmiyoruz.


DÖRT GÜN ÇALIŞMA PERAKENDE SEKTÖRÜNE YARAYACAK...

-Çalışanların yüzde 70'i kısa çalışma haftasının genel yaşam kalitelerini iyileştireceği konusunda hemfikir.

-Üçte ikisinden fazlası zihinsel sağlıklarının iyileşeceğini düşünüyor.

-Çalışanların yüzde 69'u bu sistem ile aile yaşamının iyileşeceğine inanıyor.

-Perakende sektörü ise sistemden en olumlu etkilenen alan. Zira insanların yüzde 54'ü fazladan günü alışverişe gitmek için kullanacaklarını dile getiriyor.

-Çalışanların dörtte birinin zamanı STK'larda gönüllü çalışmaya ayıracağını belirtiyor.

BİZE ULAŞIN