Görünmez bankacılık...


Ayfer Arslan / INBUSINESS
Bankacılık sektörünün duayenlerinden DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş'e göre, sektörün geleceği 'görünmez bankacılık'a doğru evriliyor. gelecekte bankacılık işlemleri, dijital ekosistemlere taşınacak. Çeşitli platformlar aracılığıyla tamamen otomatik hale dönüşüp görünmez olacak.
Covid-19 salgını dijitalleşmeyi hızlandırırken, teknolojinin sunduğu fırsatlar ile bankacılık sektöründe de kurallar yeniden yazılıyor. Teknoloji, bankacılığı farklı bir noktaya taşıyor. Pandemi döneminde yaşanan gelişmeler de Microsoft'un kurucusu Bill Gates'in bir öngörüsünü hatırlatıyor. Gates, 1994'te "Bankacılık gereklidir, bankalar değil" dediğinde bankacıların tepkisini çekmişti. Ancak fintek'ler ve açık bankacılık uygulamaları ile bugün sektör çok farklı bir konuma geldi ve hala da Gates'in bu öngörüsüne ilişkin tartışmalar bitmiş değil…
Peki, bankalar olmadan bankacılık mümkün mü? Bankacılık sektörünü gelecekte neler bekliyor? Gelişen teknolojiyle birlikte sektördeki gelişim ve büyüme nereye doğru evrilecek? Bütün bu soruların yanıtlarını almak üzere bankacılık sektörünün duayen isimlerinden DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ile konuştuk. 40 yıllık deneyimiyle bize oldukça geniş bir perspektif çizen Ateş'in pandemi sürecinde bankacılık sektörünün ve ödeme sistemlerinin üstlendiği kritik role ilişkin söyledikleri son derece önemli.
DİJİTAL 'OLMAZSA OLMAZ'
Ateş'e göre, günümüzde teknoloji, özellikle dijital teknolojiler artık bankacılığın olmazsa olmazı. Yakın bir gelecekte bankacılık denildiğinde artık dijital teknolojilerden bağımsız bir hizmet düşünemeyeceğiz. Özellikle salgın bu geleceği belki de 10 yıl daha yaklaştırdı. Yıllardır sektörde maliyet ve operasyonel yükü azaltmak için dijital teknolojileri konuştuklarını hatırlatan Ateş, "Ancak, pandemi bize dijital teknolojilerin müşterimize kesintisiz hizmet verebilmek için ne kadar hayati bir öneme sahip olduğunu da gösterdi. Eğer dijital ödeme sistemleri ve e-ticaret altyapıları günümüzde olduğu kadar gelişmiş olmasaydı pandemi sürecinde yaşayacağımız ekonomik kayıp daha büyük olacaktı" diyor.
FİJİTAL DENEYİM ÇAĞI
Peki, dijitalleşme şubeleşmenin önemini azaltacak mı? Ateş'e göre, ülkemizin sosyo-kültürel yapısı gereği insan faktörü asla ikinci plana atılabilecek bir unsur değil. Tamamen dijital deneyimi bekleyen müşterilerle, fiziksel deneyime ihtiyaç duyan müşterilerin bir arada bulunduğu ve hepsinin elbette eşit hizmeti hak ettiği bir dönemdeyiz. Bu koşullar altında artık fiziksel ve dijital kelimelerini ayrı ayrı kullanmak pek doğru değil. Zaten BDDK'nın uzaktan müşteri kimlik tespiti konusunda yaptığı değişiklik sayesinde artık herkes şubeye gitme ihtiyacı duymadan banka müşterisi olabilecek. Ateş, bu değişikliği bankalar ve e-para kuruluşları gibi yeni nesil finansal kurumlar arasında rekabet şartlarını eşitleyen çok önemli bir adım olarak değerlendiriyor. Ateş'e göre kimlik tespiti dijital kanallar üzerinden yapılıyor olsa da insan faktöründen uzaklaşmıyor, yani insan ve teknolojiyi birlikte kullanıyor. Dolayısıyla bankacılığın geleceğinde de fiziksel ile dijitalin birleştiği 'fijital deneyim' ön plana çıkacak.
"BANKALAR GÜVEN KURUMU"
Dijital ödeme sistemleri ve dijital bankacılık çözümleri sayesinde sektörün kesintisiz hizmet vererek pandemide iyi bir sınav verdiğini düşünen Ateş, "Sektör olarak buradan alnımızın akıyla çıktık" diyerek duyduğu gururu dile getirirken, bir gerçeğin de altını çiziyor. Dijitalleşmenin hızlanmasının nedeni pandemi değil. Bu aslında dijitalleşmenin doğal gelişiminin bizi götürdüğü bir gelecek... Covid-19 bu noktada sadece bir katalizör etkisi yaratıyor.
Bu hızla gidersek bankacılık sektöründeki evrilme nereye doğru gidecek, peki? Ateş, gelecekte 'embedded banking' denilen farklı platformlar içerisinde 'gömülü bankacılık', yani görünmez bankacılığın başlayacağı bir geleceğe doğru ilerleyeceğimizi vurgulayarak yeni ufuklar açıyor.
İşte tam bu noktada Ateş'e Bill Gates'in bankalar ile ilgili öngörüsünü hatırlatıyoruz. Gates'in teknoloji konusunda oldukça vizyoner bir lider olduğuna vurgu yapan Ateş, kendisiyle 2005'te tanışma fırsatı bulduğunu belirterek konuya ilişkin son noktayı koyuyor: "Görünmez bankacılık geleceğini öngörmüş olduğunu düşünüyorum. Ancak, bankalar ile ilgili olarak unutmamamız gereken bir gerçek de var. Bankalar birer itibar ve güven kurumu. Bu yüzden küçük çaplı işlemler ve alışverişlerde görünmez bankacılık geleceğimiz olacakken, hala büyük projelerde bankaların ve onlara olan güvenin önemini görüyor olacağız."
DENİZBANK NELER YAPIYOR?
Geleceğin dijital ekosisteme doğru evrildiğinin bilinciyle yeni teknolojilere yatırım konusunda öncü bankalardan biri olduklarının altını çizen Ateş, şöyle devam ediyor: "Yapay Zeka özelinde çalışmalarımızın müşterimiz yönlü meyvesi, yeni sanal danışmanımız Deniz oldu. 2018'de Veri Bilimi Programı'nı hayata geçirerek kadromuza birçok genç yetenek kattık. Onlar sayesinde bankamızda aldığımız kararları ve aksiyonları çok daha iyi ölçümleyebiliyoruz. Açık bankacılık ekosistemi üzerine çalışmalarımıza çok önceden başlamıştık. Bugün 466 API bağlantı noktamız var."
Banka, ayrıca İnovasyon ve Girişimcilik Merkezi Deniz Akvaryum bünyesinde kurulan Blockchain Lab. sayesinde de yeni nesil teknoloji ile bankacılığın kesişim noktalarında çalışmalar yapmaya hazırlanıyor. Ateş, Deniz Ventures ile yapay zeka, blok zincir, tarım, sağlık, turizm ve biyoteknoloji sektörlerinde faaliyet gösteren yenilikçi ve teknolojik girişimlere öncelik vermekle birlikte DenizBank'ı geleceğe hazırlayacak ve stratejik düzeyde katkı sunacak her türlü girişime ulaşmayı hedeflediklerini aktarıyor. 1 milyon dolarlık ilk yatırımları ise hem Türkiye hem de ABD piyasalarında işlem gören hisse senetlerine yatırım imkanı sağlayan Midas oldu.
2021 BEKLENTİLERİ
Bu yıl Ateş'e göre geçen yıl yaşanan kuvvetli kredi genişlemesinin enflasyon ve cari açık üzerindeki olumsuz etkilerinin hafifletileceği bir yıl olacak. 2021'de artan faiz oranları nedeniyle 2020'e göre kredi genişlemesi yavaşlayacak. Kredi taleplerinin yeni yatırımdan ziyade daha çok sermaye ihtiyacını karşılamaya yönelik geldiğini anlatan Ateş, proje finansmanı ve büyük yatırımların uzun süredir askıya alındığını belirtiyor. Sektörde TL kredi büyümesinin enflasyona paralel yüzde 13-15 civarında olacağını öngören Ateş, yabancı para kredilerin ise mevcut 165 milyar dolar seviyelerinde kalacağını tahmin ediyor.
Gelirler tarafında ise geçen yıl faizlerdeki gerileme ile birlikte net faiz marjında iyileşme sağlandı. Ancak tekrar faizlerin yükselmesi marjları aşağıya çekiyor. Faiz dışı gelirler tarafında ise hizmet gelirleri ile ilgili getirilen düzenlemenin gelir azaltıcı etkisi oluyor. Sonuç olarak artan karşılıklar ve azalan gelirlerle mücadele 2021'de bankaların önceliği olacak.
2021'de DenizBank olarak ise ana stratejilerinden ödün vermeden yola devam edecekler. Turizm, eğitim, sağlık, enerji, altyapı, tarım ve denizcilik bankanın odaklanacağı niş sektörler olarak önemini koruyacak. İmalat sanayinin 'pandeminin hayatımızın bir parçası olduğunun kabulü' ile daha hızlı normalleştiğine de vurgu yapan Ateş, imalat sanayinin birçok alt sektörünün geçen yıla kıyasla daha iyi bir performans göstermeye başladığına işaret ediyor.
Bu nedenle banka yeni dönemde ihracatçı müşteriler ve imalatçı müşterileri de odağına almış durumda. Ateş, ayrıca "Perakende, KOBİ ve özel bankalar arasında yüzde 45 ile lider olduğumuz tarım dahil tüm segmentlerde pazar payımızı korumaya devam edeceğiz" diyor.