İşte salgının kazananları...
Pınar Çelik / INBUSINESS
Her krizde olduğu gibi Covid-19 salgının da kazananları ve kaybedenleri var. Salgının uzun vadeli etkileri daha yıllarca konuşulacak ama havacılık ve restoran işletmeciliği gibi bazı sektörleri durma noktasına getirirken, bazılarını da hızla büyüttü. E-ticaret sektörü bunların başında geliyor. İşte salgının kazananları...
Bu, dünyanın gördüğü ne ilk salgın ne de ilk ekonomik kriz. Ama uzun vadeli sonuçları itibarıyla en etkili olacaklardan biri olabilir. Covid-19'un sonuçları ne olacak? Bunu zaman gösterecek. Ama şimdiden olumlu etkilerinin görüldüğü sektörler ve iş alanları var.
E-TİCARET'İN YÜKSELİŞİ
Aslında e-ticaret sektörü içerisinde salgın döneminin kaybedeni hizmet sektörü de yer alıyor. Ancak hizmet sektörünün dijitalleşen kısmı bu dönemin kazananları arasında.
Dünyada 25, Türkiye'de ise son 20 yıldır tüm ticaret dinamiklerini yeniden tanımlayan e-ticaret, pandemi döneminde kolay alışverişin en önemli adresi oldu. Birçok ünlü markanın fiziksel mağazalarını kapatarak e-ticarete yönelmesi de bu trendi güçlendirdi. Dünyada e-ticaret pazarının 2022'de 6,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Sosyal medya da e-ticaret hacmini artıran bir güç olarak önümüzdeki yıllarda da büyümeye devam edecek. Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) verilerine göre, 2019'da 83,1 milyar lira olan e-ticaret pazarı, bu yıl 120 milyar lirayı bulacak.
Bilgi teknolojileri danışmanlık şirketi Inveon'un Kurucusu ve Yönetici Ortağı Yomi Kastro, e-ticaret sektörünün yılın ilk yarısında bir önceki yıla göre yüzde 64 büyüme gösterdiğini söylüyor. Kastro, sektörün yıl sonunda elde ettiği büyümenin bir önceki yılın iki katına ulaşacağını ve 2020'yi 200 milyar lira civarında bir hacim ile kapatacağını öngörüyor. Pandemi ile birlikte majör bir tüketici davranışı değişimi yaşandığını vurgulayan Kastro: "UNCTAD (Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı) ve NetComm Suisse (İsviçre E-ticaret Odası) ile dokuz ülkeden tüketicileri inceleyen bir araştırma yaptık. Bu araştırma bize, tüketicilerin yeni edindikleri alışkanlıkları devam ettireceklerini söylüyor. Türkiye ve Çin'de tüketicilerin yüzde 60'ı pandemi sona erdiğinde de online satın alma alışkanlıklarını devam ettirecek. Pandemi döneminde, normal şartlar altında yıllara yayılacak bir dönüşümü birkaç ayda yaşamanın etkisiyle oluşan hızlı adaptasyonla, e-ticaret pratiklerini geliştiren markalar ve yeni kanalların rekabete katılması, sektörün büyüme trendini artırarak devam ettirecek."
Nielsen APAC EEMEA Türkiye Analitik Danışmanlık Kıdemli Başkan Yardımcısı Didem Şekerel Erdoğan da online kanaldaki satış artışlarıyla ilgili çarpıcı sonuçlar paylaşıyor. Türkiye'de pandemi öncesi dönemde de hızlı bir büyüme gösteren online hızlı tüketim ürünleri pazarı (FMCG), bu dönemde adeta uçuşa geçti. Pandemi öncesi online hızlı tüketim ürünlerinde yüzde 57 olan büyüme oranı, salgın ve karantinalar sırasında yüzde 159'a çıktı. 'Yeni Normal' olarak adlandırılabilecek salgının hız kestiği sıralarda ise yüzde 130 olarak gerçekleşti. Avrupa'da ise bu oran, pandemi öncesi yüzde 9 seviyelerinde iken salgın sırasında yüzde 65'e yükseldi. Yeni Normal'de ise aynı oran yüzde 46 oldu.
Bu büyümenin en net yansımasını gören şirketlerin başında eve yemek ve market servisi yapanlar geliyor. Yemeksepeti'nin CEO'su Nevzat Aydın, "İnsanlar pandemide evlerinde kalmaya devam ederken, bir yandan da alışık oldukları yaşam standardını korumak istedi. Ve konfor alanlarını koruyabilmek için de e-ticarete yönelmeye başladı. Özellikle restoranların kapalı olduğu dönemlerde paket servis büyük önem kazandı. Bunların sonucu olarak online yemek siparişi sektöründe büyüme yaşandı. Bu büyümeyle birlikte artık daha çok oyuncunun ve rekabetin olduğu bir sektördeyiz" diyor. Aydın bu yıl da yüzde 50 oranında büyüdüklerini söylüyor ve ekliyor, "Sürekli değişen tüketici beklentilerine göre şekillenecek, yeni ve daha çok oyunculu bir pazar bizi bekliyor" diyor.
MARKETLER AYAĞIMIZDA
Sadece restoranlar değil marketler de eve servis işine çok hızlı adapte oldu. Bu yılın ilk yarısında yüzde 33 büyüme gösteren gıda perakendecilerinin büyümesine destek olan alanlardan biri de sanal alışverişlerdi. Pandeminin etkisiyle büyümesi ikiye katlanan sanal alışveriş, gıda marketlerini de dönüştürdü. Migros'un başlattığı eve teslim işine kısa zamanda CarrefourSa, Onur, Şok, A101 ve Mopaş gibi rakipleri de katıldı. Şehir dışının belirli günlerde İstanbul içi teslimatların ise gün içerisinde yapıldığı model binlerce yeni istihdam yarattı. Yaratmaya da devam ediyor. 'Cepte Şok' uygulamasıyla eve teslim hizmetine başlayan Şok Marketler'in CEO'su Uğur Demirel, "Hem adrese teslimat hizmeti kapsamında hem de açmayı planladığımız yeni mağazalarla birlikte bu yılsonuna kadar beş bin kişi daha istihdam etmeyi hedefliyoruz" diyor. A101 de bu kervana katılanlardan. 'A101 Kapıda' ile evlere siparişe başlayan market zinciri, şimdilik sadece İstanbul'da hizmet veriyor. İstihdamı 50 binden 57 bine çıkan A101, 2021'de binden fazla kişiyi sadece eve teslim hizmeti için istihdam edecek.
KARGOCULAR ALTIN ÇAĞINI YAŞIYOR
Covid-19, e-ticaretteki yükselişi daha da hızlandırırken küreselleşme ve dijitalleşme, çevrimiçi alışverişi ve dünyanın dört bir yanına gönderilen kargo miktarını da yeni zirvelere taşıdı. Kargo ve Kurye İşletmecileri Derneği Başkanı Aslan Kut'un verdiği bilgiye göre, Türkiye'de kargo sektöründe çalışanların sayısı 100 binin üzerinde. Tüm Türkiye'de yaklaşık 10 bin hizmet noktasından günde 7,5 milyon adrese ve dünyanın 220 ülkesine taşıma yapılıyor. Pandemide uluslararası taşımacılık sekteye uğrasa da iç pazardaki hareketlilik bu durumu telafi etti.
DHL Express Türkiye CEO'su Claus Lassen, bu durumu şöyle açıklıyor: "Covid-19'un, çevrimiçi alışveriş ve buna bağlı kargo süreçlerini yeni normal haline getirerek 2030'u 2020'ye çektiğini söylemek mümkün. Üstelik bu sadece B2C perakendeciler için değil B2B e-ticaret için de geçerli. Yılın geri kalan kısmında önemli alışveriş tarihlerinde elde edilen rakamlar, çevrimiçi satışların en az yüzde 35 arttığını şimdiden ortaya koymuş durumda ve bu sonuç yüksek sezon için yüzde 50'nin üzerindeki beklentimizi doğruluyor." Lassen, Türkiye'de 2021'in ilk çeyreğinde 135 milyon euroluk yatırım yapacaklarını ve kapasitelerinin de 25 kat artacağını söylüyor.
AKSESUVARA APPLE DOPİNGİ
Online satışların en çok arttığı alanlardan biri de mobil aksesuar satışları. Salgınla birlikte eve kapanan tüketiciler için akıllı mobil cihazlar daha da vazgeçilmez hale geldi. Türkiye'de mobil aksesuar pazarı beş milyar liralık büyüklüğe ve 20 milyon adetlik satışa ulaştı. Mcdodo'nun Türkiye Genel Müdürü Mehmet Uçurum, "Evde kalanların mobil cihazlarına yönelmesi ve oyun/video gibi aktivitelerin artması, kullanıcıları oyuncu kablolarına, kablosuz şarjlara, Type-C bağlantı, hızlı şarj adaptörleri ve powerbank'lere yöneltti" diyor. Aksesuvar pazarı 2020'de önceki yıla göre yüzde 40 büyüdü. Uçurum'a göre, daralan sektöre rağmen aksesuvar satışlarında trend yukarı yönlü. Mehmet Uçurum, iPhone 12 serisinin bu anlamda mobil aksesuvar pazarını yüzde 50 büyüteceğini söylüyor.
Küçük ev aletleriyle mutfak gereçleri bu süreçte en fazla satış yapılan kategorilerden biri haline geldi. Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, online satışlar sayesinde yılı kayıpsız kapadıklarını anlatıyor. Salgının ilk günlerinden itibaren kadın erkek istisnasız herkesin kendisini mutfağa attığını söyleyen Öksüz şöyle devam ediyor: "Ekmek, yoğurt gibi makinelerde yüzde 700'ün üzerinde artış yaşadık." Sofra ve mutfak eşyaları sektörü, 2020 Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracatını da yüzde 14 arttırdı. Öksöz, "Böylece 2020 Ocak-Ekim ihracatı, toplamda 3,61 milyar dolar olarak gerçekleşti" diyor.
Arzum'un Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da pandemi nedeniyle evde yemek yapma trendinin küçük ev aletleri pazarında yüzde 12 büyümeyi beraberinde getirdiğini söylüyor. Özellikle son kullanma tarihi olmayan ürünlerin satışında büyük bir artış olduğunu vurgulayan Kolbaşı, "Aralıkta yeni yıl satışlarının da etkisiyle yüzde 15'lik bir büyüme öngörüyoruz" diyor.
KOLONYA SATIŞI REKORLARI
Pandemide satışları en hızlı büyüyen sektörlerden birisi de kişisel bakım ve kozmetik sektörü oldu. Bu sektörü büyüten iki ana ürün grubu ise kolonya ve dezenfektan elbette. Pandemi sürecinde en fazla ihraç edilen ürün grupları da dezenfektan ve kolonya oldu.
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine göre, bu yılın ocak-ağustos döneminde dezenfektan ihracatı yüzde 815,75, kolonya ihracatı yüzde 228,99, sabun ihracatı da yüzde 43,65 arttı. İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, "Covid-19 ürünleri diye de isimlendirilebilecek dezenfektan, kolonya ve sabun ihracatta rekorlar kırmaya devam etti" diyor.
ÜÇ KAT ARTIŞ
Eyüp Sabri Tuncer Yönetim Kurulu Başkanı Engin Tuncer, mart ve nisan aylarında yaklaşık altı aylık stoklarını sattıklarını söylüyor. Tuncer: "Hem ofisimizde hem de fabrikamızda gerekli tedbirleri oluşturarak vardiyalı üretime geçtik, üretim kapasitemizi arttırdık. Yoğun dönemde üretim miktarlarımızda üç kat artış gerçekleşti. Pandemi döneminde mağazamızda ve internet satışlarımızda 5-6 kat artış oldu" diyor. Pandemi döneminde de Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın farklı noktalarına yüksek oranda hijyen ürünü satışı gerçekleştirildi.