HALKA ARZ İÇİN DOĞRU BİR ZAMAN
Ayfer ARSLAN / INBUSINESS
Pandemi sonrası sermaye piyasalarına artan ilgiyle birlikte Borsa İstanbul hem yatırımcı hem şirketler açısından en parlak günlerini yaşıyor. Borsadaki yerli yatırımcı sayısının 3 milyonu geçtiğini söyleyen QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, "Borsaya ciddi bir teveccüh var. " dedi.
QNB Finansbank, WWF-Türkiye'nin (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle yürüttüğü Doğa Öncüleri Gençlik Programı'nın destekçisi oldu. Projeye ilişkin Hatay Defne Yeşilpınar Ortaokulu'nda gerçekleştirilen lansman sonrası ekonomi basını ile bir araya gelen QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan bankacılık sektörü ve gündemdeki ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
KREDİ VERECEKMİŞİZ GİBİ ARAŞTIRIYORUZ
QNB Finansinvest'in geçen yıl halka arzlarda lider olduğunu ve çok önemli büyük halka arzlara imza attığını söyleyen Tan, halka arza karar vermeden önce çok ciddi araştırmalar yaptıklarını ifade etti. Tan, "Halka arza karar verirken çeşitli kriterlerimiz var. Halka açılmak isteyen şirketleri; mali yapısı, sürdürülebilirliği, yönetim kadrosu gibi konularda süzgeçlerden geçirerek doğru fiyatlama ile halka arz ediyoruz. Çünkü bu şirketler küçük yatırımcıyı ortak alıyor. Halka açılmak isteyen şirketleri kredi verecekmişiz gibi detaylı bir şekilde inceliyoruz" diye konuştu. Kurumsal kültürü yaymak ve şirketin sürdürülebilirliğini sağlaması açısından halka arzın sağlıklı bir yapı olduğunu savunan Tan, böylece halka açılan şirketin uluslararası standartlarda bir şirkete dönüştüğünü dile getirdi. Tan, "SPK'nın birçok kontrol mekanizmasının şirketin içinde olması, şirketi daha istikrarlı bir yapıya dönüştürüyor. Bu nedenle şirket sahibi olsam, şirketimi bu kurumsal yapıya sokmak isterim" görüşünü paylaştı.
REEL OLARAK PARA KAZANMIYORUZ
Bankacılık sektörünün 2022 yılına ilişkin de açıklamalarda bulunan Ömür Tan, geçen yıl nominal olarak karlılıkların arttığını ve net faiz marjlarının açıldığını söyledi. Geçen yıl başında bankacılık sisteminin daha düşük faiz oranlarından fonlanıp daha marj yapabileceği kredilere yöneldiğini aktaran Tan, "Batık kredi oranları azaldı. Verdiğimiz krediler teminatlı olduğu için sorunlu kredinin teminat değeri de arttı. Bu nedenle krediler kolayca tahsil edilebildi. Bu da banka karlılıklarına yansıdı. Aynı zamanda enflasyon ile beraber sektör ciddi anlamda büyüdü. Bütün bunların etkisiyle beraber kar oranları yukarı geldi. Sermaye karlılıkları daha önce özel bankalarda yüzde 19'lardayken yüzde 40-45'ler seviyesine ulaştı. Kasım 2022 tarihinde ise özel sektör bankalarında bu oran yüzde 49'u buldu" diye konuştu. Ancak bankaların performansını değerlendirirken sadece karlılığa bakmanın doğru olmadığını, öz sermaye karlılığının da önemli olduğunun altını çizen Tan, "Öz sermaye karlılığına da enflasyonist ortamda nerede kaldığına bakmak lazım. Yüzde 85'e ulaşan enflasyon ortamında yüzde 50'ler seviyesindeki kar oranları reel olarak para kazandığınız anlamına gelmiyor. Enflasyon muhasebesine koyarsanız bu karları çok daha aşağıda oluyor" dedi.
SENDİKASYONLARDA ZORLANMADIK
Pandemi sonrasında tüm dünyada paranın maliyetinin arttığını vurgulayan Tan, "Sadece Türkiye değil, küresel olarak çok değişik bir dünya düzenine girdik. Global olarak çok önemli değişiklikler oldu, bununla beraber paranın maaliyeti arttı ve likitide azaldı. Bu yıl sendikasyon kredilerimizi yüzde 104 oranında yeniledik. Türkiye'de tek QNB Finansbank sendikasyon kredilerini yüzde 104 oranında yeniledi. Diğer bankalarda bu oran daha aşağılarda gerçekleşti ama tüm dünya genelinde bir zorlanma var. Geçtiğimiz yıllarda sendikasyon kredilerinin dönüşleri daha rahattı" görüşünü aktardı.
BANKA KARLARI 2023'DE DÜŞECEK
Türk bankacılık sektörünün 2023 yılına ilişkin öngörülerini de paylaşan Ömür Tan, sözlerine şöyle devam etti:
"2023 yılında büyüme geçen seneki kadar olmayacak. Enflasyon baz etkisiyle beraber düşüşe geçecek. Yılın ilk altı ayında enflasyonun baz etkisiyle 30'lu rakamlara geleceğini tahmin ediyoruz. Aynı zamanda likitide bu kadar rahat olmayacak çünkü çok regülasyon değişikliği oldu. Regülasyon değişikliği ile beraber bankaların biraz daha büyük kredilerde elleri sıkılaştı. Büyüme geçen seneki kadar olmayacak. Sonuçta tüketici ve diğer taraflarda enflasyon kadar büyüyorsunuz. Batık kredi oranları bir tık daha artacağı için karlılıklar geçen senenin altında olur. Özellikle tüzel tarafta verilen kredilerin faiz oranları ciddi anlamda düştü. Dolayısıyla karlılıkta geçen seneye kıyasla net faiz marjı bu yıl çok daralacak. Öz kaynak karlılıkları nerede olur şu an hesaplamak kolay değil. "
Ayrıca geçen yıl bilançolardaki karlılığın önemli bir kısmının enflasyon endeksli tahvillerden geldiğini de hatırlatan Tan, "Enflasyon düşeceği için doğal olarak geçen seneki kar oranları gelmeyecek" dedi.
Gündemde olan yeni KGF kredilerine de değinen Tan, "200-250 milyar liralık KGF beklentisi var. Eğer KGF tüm bankacılık sisteminin, hevesle vereceği bir şekilde çıkarsa çok daha verimli olacak" görüşünü paylaştı.
GELECEĞİ ÇOCUKLARIMIZ KURACAK
QNB Finansbank açısından sürdürülebilirliğin de önemine değinen Tan, iklim krizi, pandemi ve her geçen gün katlanarak büyüyen çevre sorunlarının herkese büyük sorumluluklar yüklediğini ifade etti. "Geleceği çocuklarımız kuracak" diyen Tan, bu nedenle 'Doğa Öncüleri Gençlik Programı'nı desteklemekten ve böyle bir projenin içerisinde yer almaktan dolayı çok mutlu olduklarını dile getirdi.
Tan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaşanabilir bir gelecek için dönüşüm şart. QNB Finansbank olarak dönüşüme önce kendimizden başlayarak öncülük etmeyi ilke edindik. İç operasyonlarımızda çevre etkilerini azaltmak en önemli önceliğimiz. Liderlik seviyesine taşıdığımız CDP (Karbon Saydamlık Projesi) notumuz ile karbon ayak izi yönetimindeki başarımız global ölçekte tasdik edilmiş durumda. Geleceği inşa etmede üstümüze düşen sorumluluk büyük. Bu nedenle geleceğin sürdürülebilirlik liderleri, çocukların çevre bilinci ile yetişimlerini stratejimizin ana odağına koyuyor, iklim değişikliği ile mücadeledeki kararlı duruşumuzu, geleceği emanet edeceğimiz çocuklarımız ile el ele vererek güçlendiriyoruz."
1000 OKUL, 10 BİN ÖĞRENCİYE ULAŞILDI
Öte yandan WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli'nin detaylarını aktardığı 'Doğa Öncüleri Gençlik Programı' öğrencilerin proje yönetimi ve liderlik becerilerini geliştiren, toplumsal dönüşüm ve değişime hizmet eden bir eylem projesi. Proje kapsamında bugüne kadar toplam bin okul ve 10 bin öğrenciye ulaşıldı. 2023 yılında QNB Finansbank'ın finansal desteğiyle yürütülecek programa 10 yeni il dahil edilerek 10 bin öğrenciye daha ulaşıldı. Bu çerçevede Erzincan, Gaziantep, Hatay, Kastamonu, Mersin, Nevşehir, Rize, Tekirdağ, İstanbul ve İzmir'den seçilen 11 öğretmen, İstanbul'da düzenlenen 30 saatlik eğitici eğitimini tamamladı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından görevlendirilen ortaokul öğretmenlerine Sürdürülebilir Gıda ve Gıda Atıkları, Tatlı Su ve Denizler, Biyoçeşitlilik, Yaban Hayatı ve Doğa, Plastikler ve İklim ve Enerji başlıklarında eğitim verildi ve uygulamalı atölyeler gerçekleştirildi. Doğa Öncüleri Gençlik Programına dahil olan öğrenciler, uzmanlar ve öğretmenler mentörlüğünde 'Yaban Hayatı Korucuları', 'Su Melekleri', 'Plastik Avcıları', 'Gıda Savaşçıları' ve 'Karbon Tutucuları' başlıkları altında yenilikçi ve dönüştürücü projeler üretiyor.