Yatırımda yeşil alternatif

12.08.2024
Hem toplumda artan çevre hassasiyeti hem de yüksek enflasyonist ortamda alternatif yatırım arayışı, ESG temalı yatırım fonlarına ilgiyi artırıyor. Küresel ölçekte 2030 yılına kadar 40 trilyon lirayı aşması beklenen bu fonlar, henüz ülkemizde yolun başında olsa da uzmanlara göre büyüme potansiyeli oldukça yüksek.

Ayfer Arslan / INBUSINESS

Küresel ölçekte ve ülkemizde sürdürülebilirliği artık çok daha fazla konuşuyoruz. Özellikle 2019 yılının son aylarında bütün dünyayı etkisi altına alan pandemi kriziyle birlikte gündeme damgasını vuran sürdürülebilirlik kavramı, merkezi yönetimlerden yerel yönetimlere, şirketlerden sivil toplum kuruluşlarına kadar hemen hemen her kurumun ajandasında ilk sırada. Çünkü iklim krizinden kaynaklanan riskleri en aza indirmenin yolunun sürdürülebilir kalkınmadan geçtiği konusunda artık herkes hemfikir.

Tabii ki günümüzde sadece şirketler değil, bireyler de özellikle iklim krizinin gelecekte yaratacağı tehditlere karşı daha duyarlı. Çevre, sağlık ve sosyal alanlarda gözlenen toplumsal bilinçlenmeyle birlikte tüketiciler, ürün ve hizmet alırken sadece fiyat ve kalitesine bakmıyor. Üretirken çevreyi kirletmeyen, doğa dostu hizmet ve üretim modellerini benimseyen markaları tercih ediyor. Bu davranış eş zamanlı olarak finans ve yatırım tercihleriyle ilgili kararlara da yansıyor.

Sürdürülebilirlik ve dijitalleşme odağında yaşanan dönüşümle yatırımcıların finansal enstrüman tercihleri de değişiyor. Yenilikçi finansal ürünlere ve sermaye piyasalarına ilgi artarken, tematik yatırımlar ve fonlar ön plana çıkıyor. Portföy yönetim şirketleri de bu değişim sonucu döngüsel ekonomiye katkı sağlayan sürdürülebilir temalı yatırımlara odaklanmaya başladı. Böylece yatırımcılar tasarruflarını etkin bir şekilde değerlendirirken, temiz enerji, tarım, sağlık ve yeni nesil teknolojiler gibi alanlara yaptıkları yatırımlar ile sürdürülebilir geleceğin tasarlanmasına da katkı sağlıyor.

ESG kriterleri dikkate alınıyor

Peki, bir fonun sürdürülebilir olup olmadığı nasıl anlaşılıyor? Porföy yönetim şirketleri, sürdürülebilir temalı fon kuruluşunda kısaca ESG olarak adlandırılan uluslararası kabul görmüş kriterleri dikkate alıyor. Türkçeye ÇSY (Çevresel, Sosyal, Yönetişim) olarak çevrilen ESG ise, İngilizce 'Environmental, Social, Governance' kelimelerinin kısaltılmasından oluşuyor. Bu kriterler; şirketlerin sürdürülebilirlik konusundaki samimiyetini ortaya koyması açısından oldukça önemli. Çünkü ESG; karbon ayak izi ve sürdürülebilirlik taahhüdünden iş yeri kültürüne, çeşitlilik ve kapsayıcılık taahhüdünden kurumsal riskler ve uygulamalara kadar şirketlerin, kurumsal hedeflerine ilişkin stratejik bir çerçeve çiziyor. Tüketici ve yatırımcı tercihlerindeki değişim ve dönüşümle birlikte küresel temiz enerji dönüşümünde rol alan şirketlere yatırım yapan, iş hayatında cinsiyet eşitliğini destekleyen ve kadın istihdamına önem veren şirketleri, fon portföyüne dahil eden ve eğitimde fırsat eşitliğine odaklanan ESG fonlarının sayısı her geçen gün artıyor.

40 trilyon dolarlık potansiyel

İş Portföy Genel Müdürü Burak Sezercan'a göre, dünya genelinde, stratejilerinde çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) hedeflerine yer veren yatırım fonlarına tahsis edilen varlıkların değeri, 2006 yılında 5 milyar dolar iken 2021 yılında 391 milyar dolara yükseldi. Kasım 2023 itibarıyla ise tahsis edilen varlıklar 480 milyar dolara ulaştı. ESG varlıklarının, ekonomik ve düzenleyici belirsizliklere rağmen dayanıklılığını kanıtlayıp pazarın olgunlaştığını savunan Sezercan, pazarın yıllık yüzde 3,5'lik bir bileşik büyüme ile 2030 yılına kadar dünya genelinde 40 trilyon doları aşmasını bekliyor.

Re-Pie Portföy Genel Müdürü Selçuk Seren de dünya genelinde ESG yani Çevresel, Sosyal ve Yönetişim odaklı varlıklara yatırımların arttığı konusunda hemfikir. Seren'e göre, 2026 yılında 34 trilyon dolara çıkması beklenen ESG odaklı yatırıma olan talep, arzın üstünde. Hatta beş yıl içinde, dünyada varlık yönetimlerinin yatırım yaptığı her 5 dolardan 1'inin ESG odaklı varlıklara yönelik olacağı tahmin ediliyor. Bunun temelinde, giderek aciliyeti artan iklim krizine karşı mücadele sürecinde bu alanda çözüm üreten şirketlerin büyüme potansiyel- lerinin yüksek olması geliyor.

Türkiye henüz yolun başında

Türkiye'ye gelince geçmiş yıllara kıyasla çevre duyarlılığı artsa da sürdürülebilir temalı yeşil fonlar cephesinde ulaşılan büyüklükler itibariyle daha gidecek çok yolumuz görünüyor. Sezercan'a göre, 15 Mayıs 2024 itibarıyla, sektör genelinde 51 adet ESG temalı fon bulunuyor. Bu fonlara yatırım yapan yatırımcısı sayısı 270 bini aşarken, ulaştığı toplam fon büyüklüğü ise 13 milyar lira civarında.

Tabii sürdürülebilir temalı fonlar aynı zamanda yüksek enflasyonist ortamda yatırımcılara alternatif bir yatırım fırsatı da sunuyor. Uzmanlar, yıllık getiriler açısından incelendiği zaman ESG temalı yatırım fonlarının enflasyonun çok üzerinde getiri imkanı sunarak yatırımcılara alternatif bir kazanç imkanı sağladığına dikkat çekiyor.

Peki, bu fonlara nasıl yatırım yapılıyor? En alt limiti nedir? Sürdürülebilirlik temalı serbest fonlar ve girişim sermayesi yatırım fonlarına ağırlıklı olarak en az 1 milyon TL varlığa sahip olan bireysel nitelikli yatırımcılar, sanayi şirketleri, aile fonları ve emeklilik fonları yatırım yapabiliyor. Bunun dışında kalan ESG temalı hisse senedi fonlarının en güzel yanı ise küçük birikimler ile büyük getiri potansiyeli olan temalara yatırım yapabiliyorsunuz. ESG temalı hisse fonlara alt limit olmadan, 1 adet payının yaklaşık değerleri göz önüne alındığında, yatırımcılar 20 TL'den bile az tutarla ilgili fonlara yatırım yapabiliyor.

TEFAS'a üye tüm banka ve aracı kurum şubelerinin yanı sıra çağrı merkezleri aracılığı ile bu fonlara yatırım yapmak mümkün. Ayrıca dijitalleşmenin sağladığı olanaklar sayesinde yatırımcılar, mobil uygulama üzerin- den de yatırım yapma imkanına sahip.

Genç kuşakların ilgisi yüksek

ESG fonlarının büyüme potansiyeline ilişkin beklentileri ise olumlu. Bu ürünler tanındıkça ve yaygınlaştıkça özellikle çevre hassasiyeti olan yatırımcıların ilgisinde de ciddi artışların yaşanacağı tahmin ediliyor. Çünkü Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı'ya göre, değişen yatırım iklimi, yatırımcıların tercihlerini de şekillendiriyor. Geleceğin yatırım ekosisteminde ise 'Dijitalleşme', 'Yeni Teknolojiler', 'Dönüştürücü Teknolojiler', 'Yeni Nesil Girişimcilik' kavramları öne çıkıyor. Döngüsel ekonominin gelişimine katkı sağlayacak, çevreye, topluma ve ekonomiye pozitif değer katacak 'Sürdürülebilirlik', 'Alternatif Enerji' ve 'Sağlık Teknolojileri' yatırımda en güncel temaları oluşturuyor. Bu temaların, aynı zamanda geleceğin yatırımlarının anahtarı olarak görüldüğünü vurgulayan Ersarı, "Çevre, sürdürülebilirlik gibi konu başlıkları ve etki yatırımları gün geçtikçe daha çok gündeme oturuyor. Ülkemizde de dünyayı ve piyasaları yakından izleyen, dijital dönüşümün bir parçası olmuş yepyeni bir kuşak var. Bu insanlar yeni ve alternatif yatırım araçlarına yoğun ilgi gösteriyor."

Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü Müge Peker de hem bireysel yatırımcıların hem de kurumların sürdürülebilirlik kriterlerini dikkate alan yatırımlara yönelme eğiliminde olduklarına vurgu yaparak bunu gelecek açısından umut verici bir gelişme olarak değerlendiriyor. Peker'e göre, son yıllarda yatırımcılar finansal getiri beklentisinin yanında, yatırımlarının dünya üzerindeki etkisini de göz önünde bulunduruyor. Bu anlamda ülkemizde de ESG fonlarına dünyaya paralel bir talep gözleniyor ve önümüzdeki dönem bu talep daha da artacak.

Yüzde 29'lu pazar payımız var
Mehmet Ali Ersarı - Ak Portföy Genel Müdürü

Tematik ürünlerin yatırımın geleceği açısından büyük bir önem taşıdığına inanıyoruz. Türkiye'de ilk kez 500 milyar TL varlık büyüklüğü eşiğini aşmış lider portföy yönetim şirketi olarak, bu doğrultuda geliştirdiğimiz yatırım ürünlerimiz ile geleceğin dünyasının yaratılmasında sektörümüz adına önemli adımlar atarken, tasarruf sahiplerimiz için yeni yatırım seçenekleri oluşturuyoruz. 'Yatırımın Geleceği' teması altında, yeni teknolojilerden alternatif enerjiye, sağlıktan turizme kadar geleceğin dünyasını dönüştürecek alanlarda tasarladığımız ürünleri, ülkemizde sayıları hızla artan yatırımcılarımıza sunuyor, yeni nesil tematik ürünlerle yatırımcıların geleceğe ortak olmasına olanak sağlıyoruz. Ak Portföy olarak, bugün itibarıyla ESG fonlarımızın toplam varlık büyüklüğü 4 milyar TL'yi aştı. ESG fonlarında 220 binin üzerinde yatırımcı ve yüzde 29'luk müşteri adedi pazar payı ile lider konumdayız. Ak Portföy olarak, sürekli gelişen piyasa trendlerini takip ederek ve yatırımcı ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştiriyoruz. Geleceğin büyüme potansiyeline sahip sektörlere odaklanan yeni fonlar geliştirmeye ve portföyümüzü genişletmeye devam edeceğiz.

Yeni fonlar kuracak
Burak Sezercan - İş Portföy Genel Müdürü

Yatırımcıların sürdürülebilirlik temasındaki farkındalığının oluşması ve bu temaya olan ilginin yoğunlaşması ile birlikte, önümüzdeki dönemde temaya dayalı finansal ürünlerin artması bekleniyor. Sadece getirilerin iyileştirilmesi prensibiyle değil; sürdürülebilir, sorumlu ve etki yaratan yatırımlara yönelen yatırımcı talebi nedeniyle de ESG temasındaki fonlar giderek artıyor. 6 Mayıs 2024 itibarıyla Sürdürülebilirlik temasında yer alan 7 adet yatırım fonumuz yaklaşık 100 bin yatırımcısı ile 4 milyar TL'lik bir büyüklüğe ulaştı. Ayrıca; yöneticisi olduğumuz, Anadolu Hayat Emeklilik Sürdürülebilirlik Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu ile geleceği önemseyen, çevreye duyarlı bireysel emeklilik müşterilerine özel sürdürülebilirlik stratejileri doğrultusunda geleceğe değer katan bir fon yönetiyoruz. Nisan sonu itibarıyla 149 adet fonumuz, 270 milyar TL'ye yaklaşan büyüklüğümüz ve 1,3 milyonu aşan yatırımcımızdan oluşan kocaman bir aileyiz. Konjonktürel ve teknolojik gelişmeler doğrultusunda yatırım fonları yelpazemize hem yatırımcılarımızın gereksinimlerine hem de güncel yatırım temalarında oluşabilecek getiri potansiyellerini kendilerine sunabilmek amacı ile yeni fonlar eklemeye devam edeceğiz.

Çevre hassasiyeti önem kazanacak
Müge Peker - Yapı Kredi Portföy Genel Müdürü


Önümüzdeki dönemlerde de iklim krizine bağlı çevre hassasiyetinin önem kazanacağını düşünüyoruz. Bu nedenle, yatırımcıların da bu hassas durumu göz ardı etmediklerini ve yatırımlarında iklim krizine çözüm sunan enstrümanları önceliklendirdiklerini görüyoruz. Bu kapsamda hem daha iyi bir dünya hem de sürdürülebilirlik temalı fonlara yatırım yapmak isteyen yatırımcılarımız için 5 adet sürdürülebilirlik temalı fonumuz bulunuyor. Şu anda sürdürülebilir fonlarımıza yatırımcılarının ilgisi yüksek. Bu kapsamda; Yapı Kredi Portföy BIST Sürdürülebilirlik Endeksi Hisse Senedi Fonu'nda yaklaşık 4 bin yatırımcıya, Yapı Kredi Portföy Temiz Enerji Değişken Fonu'nda yaklaşık olarak 5 bin yatırımcıya ulaştık. Elektrikli Araçlar Değişken Fon'umuz da neredeyse 7 bin yatırımcı bulunurken, İklim Değişikliği Çözümleri Değişken Fonu'muzda yaklaşık 4 bin ve Üçüncü Değişken Fon'umuz da ise yaklaşık olarak 8 bin yatırımcımız bulunuyor. Allianz Yaşamve Emeklilik A.Ş. Sürdürülebilirlik Fon Sepeti Emeklilik Yatırım Fonu'nun ise neredeyse 46 bin yatırımcısı mevcut.

3 bin 500 yatırımcıya ulaştı
Nilgün Şimşek Ata - HSBC Türkiye Portföy Yönetimi Genel Müdürü

Şirketimiz 2021 yılı Aralık ayında HSBC Portföy Sürdürülebilirlik Hisse Senedi Fonu'nu (HMS) kurdu. HMS Fonu Türkiye'de yerleşik şirketlerin hisse senetlerine HSBC Global Varlık Yönetimi ve Türkiye ofisimizin belirlediği sürdürülebilirlik kriterlerini uygulayarak azami getiri elde etmeyi hedefliyor. HMS hali hazırda yaklaşık 3500 yatırımcıya ulaşmış bulunuyor. Şu aşamada sürdürülebilirlik temasında mevcut HMS fonumuzun performansına ve gelişimine odaklanmayı önceliklendirdik. Önümüzdeki dönem başka varlık sınıflarında bu konuda fırsatlar görürsek muhakkak değerlendiririz. Hisse senedi piyasasında oluşan getiriden azami faydalanmak isteyen uzun vadeli bakış açısına sahip yatırımcılar HMS fonunun ana müşterileri. Bunun dışında başka yatırım fonları veya kurumsal şirketler de HMS'ye yatırım yapabilir. HMS fonuna yatırım yapmak için bir alt limit yoktur. TEFAS Platformuna açık bir fon olduğundan herhangi bir bankanın fiziki veya mobil şubesinden kolaylıkla alınıp satılabilir.

Fonların yüzde 25'ini yeşile ayıracak
Kamil Kılıç - Letven Capital Genel Müdürü

Tarım, gıda ve teknolojileri fonumuz TARS, Yenilebilir enerji, robotik ve otomasyon teknolojileri fonumuz MİLRES, Finansal teknolojiler fonumuz CODE, Endüstride verimlilik ve yeşil teknolojiler fonumuz GENIUS, Gayrimenkul teknolojileri fonumuz RETINA, Mobilite ve teknolojileri fonumuz PREO, kurumsal stratejik ekosistem iş birliği yaptığımız TİMUS ve SOFA olmak üzere 8 adet girişim sermayesi yatırım fonumuz bulunuyor. Bu fonların hepsi yeşil ekonomi odaklı iş modellerini hedeflemekle birlikte özellikle endüstride verimliliği ve yeşil teknolojileri odağa aldığımız GENIUS fonumuzla yeşil ekosisteme katkı sağlıyoruz. GENIUS fonumuzla diğer yatırımlardan farklı olarak yeşil ve dijital teknolojilerle dönüşüm temelinde yatırımlara öncelik veriyoruz. 2026 yılı sonunda fon sayımızı 20'ye çıkarmayı amaçlıyoruz. Girişim sermayesi yatırım fonu yöneten portföy şirketleri arasında ilk 3'te yer alma hedefimiz de bulunuyor. Ayrıca yeşil ekonomi odağımız ile yönettiğimiz fon büyüklüğümüzün yüzde 25'ini yeşil ekonomi girişimlerinden oluşturmak istiyoruz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.