Sigortacılığın yüzyılı…
Ekonomi yönetimine göre, “Büyük ve güçlü Türkiye yolculuğunda sigorta sektörü pek çok projenin güven unsuru olacak. 2024’te hayata geçirilmesi planlanan yeni ürünler ile sektörün büyüme ivmesinin hızlanması ve yıldızının daha da parlaması bekleniyor.
Ayfer Arslan / INBUSINESS
2023, dünya çapında pek çok belirsizliğin yaşandığı, zorluklarla dolu bir yıldı. Ekonomik dalgalanmalar, jeopolitik riskler, yaşadığımız deprem ve sel felaketleri, sigortacılık sektörünün gündeminde üst sıralarda yerini aldı. Ancak bütün bu olumsuzluklara rağmen sektörün hacmi her geçen gün büyümeye devam ediyor.
Türkiye Sigorta Birliği'nin (TSB) Kasım 2023 verilerinegöre, sektörün toplam prim üretimi,2022 yılının aynı dönemine göre yüzde 112.7 artış ile 415 milyar 801 milyon lirayı aştı. Prim üretiminde kasko, kara araçları ve hastalık-sağlık branşları başı çekerken, sektörde reel büyüme yüzde 31,32 olarak gerçekleşti.
Yüksek enflasyon nedeniyle artan araç ve yedek parça maliyetleri, trafik ve kasko branşında yazılan zararlar ve sigorta penatrasyonunun düşüklüğü ise geçen yılın sektörde en çok konuşulan konuları arasındaydı. Diğer yandan geçen yıl şubat ayında yaşanan Kahramanmaraş merkezli deprem felaketleri nedeniyle 100 milyar liralık tazminatı üstlenen sektörün, afet yönetimindeki gücü de iyice ortaya çıktı.
Riskleri azaltıyor
2024 yılında yine global ekonomik durgunluk ve yüksek enflasyon nedeniyle artan maliyetler bir süre daha gündemdeki yerini koruyacak gibi görünse de Orta Vadeli Program (OVP) ile gündeme gelen yeni düzenlemeler, sektörü şimdiden heyecanlandırıyor. OVP'ye göre, bu yıl afetler ile mücadele kapsamında; Zorunlu Afet Sigortası ve Yapı Denetim Sigortası gibi yeni düzenlemelerin hayata geçirilmesi planlanıyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da katıldığı Sigorta Zirvesi'nde, "Büyük ve Güçlü Türkiye" yolculuğunda, sigorta sektörünün pek çok projenin güven unsuru olduğunu belirterek sektörün denetim kanalıyla risklerin azaltılmasında önemli bir rol oynayabileceğine işaret etti. Bireysel emekliliğin de sigortacılığın yüz akı uygulamalardan biri olduğunu söyleyen Cevdet Yılmaz'ın ifadesiyle, "100 yıllık birikimimizle Türki- ye Cumhuriyeti'nin ikinci yüzyılına, 'Türkiye Yüzyılı'na geçiyoruz. Bu dönem, sigortacılığın da yüzyılı olacak."
Son üç yılda 12 yeni şirket
Kamunun desteğinin yanı sıra Türkiye'nin demografik yapısı ve büyüme potansiyeli de sektörün yıldızını her geçen gün parlatıyor. Ülke ekonomisi açısından önemi giderek artan sigorta sektörünün son beş yıllık seyrine baktığımızda hızlı bir büyüme trendi içerisinde olduğu gözleniyor. Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği'nin Türkiye Sigorta Aracıları Sektör Araştırma Raporu'na göre, ülkemiz sigorta sektörü ekonomik büyümenin üzerinde bir ilerleme kaydetti. Son beş yılda prim üretimi yıllık olarak yüzde 18 oranında arttı. Sektördeki bu trend ve potansiyel haliyle yatırımcı iştahını da artırdı.
Son üç yıl içerisinde sigorta sektöründe 12 yeni şirket kurulurken, toplam faaliyet gösteren şirket sayısı 69'a ulaştı. Finansın yanı sıra teknoloji, turizm, enerji, gıda ve inşaat sektöründen yeni sermayedarların katıldığı sektörde, özellikle yoğun bir yerli yatırımcı ilgisi gözleniyor. Yeni oyuncular, özellikle dijitalleşme yatırımlarının da etkisiyle oto branşının yanı sıra esnaf, KOBİ ve bireylere yönelik siber risk, dijital sigortalar ve oyun sigortalarına odaklanıyor.
BES, trilyona koşuyor!
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, sigorta sektörünün Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'nın 24 katı kadar teminat sağladığının altını çizerken, sigorta ve emeklilik sektörlerinin Türkiye ekonomisine olan katkılarına da işaret ediyor. Son 20 yılda sigortacılığımızda çok önemli gelişmeler olduğunu savunan Gülen, 2000'lerin başında binde 1,2'lerde olan penetrasyon oranının, bugün yüzde 2 seviyesine yükseldiğini belirtiyor.
Gülen, bugün 725 milyar lira toplam fon büyüklüğüne ve 16 milyon katılımcıya ulaşan bireysel emeklilik sisteminin büyümesinin, ülke ekonomisi açısından önemli olduğu görüşünde. OVP'de yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'ne dair düzenlemeler de tamamlandıktan sonra bu büyüme daha da hızlanacak. 2024 yılında BES fonlarının 1 trilyon liraya ulaşması beklenirken Gülen, katılımcı sayısında ise önümüzdeki dönemde mevcut büyüme trendinin devam etmesiyle 20 milyon kişiye ulaşılacağını öngörüyor.
Sürdürülebilir yaklaşım
Peki, OVP ile gündeme gelen yeni düzenlemelerin yanı sıra bu sene sektörün gündeminde neler var? Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan'a göre, sürdürülebilirlik bakış açısı bu yıl da tüm sektörleri olduğu gibi sigorta sektörünü de etkilemeye devam edecek. Özellikle otomotiv alanında elektrikli araç pazarının büyümesine bağlı olarak elektrikli araç kaskosunda büyük fırsatlar görüyor. Pandeminin ardından özel sağlık ve tamamlayıcı sağlık sigortalarına yönelik artan talebin 2024 boyunca devam edeceğini tahmin eden Mehmet Tuğtan, KOBİ ve siber güvenlik sigortalarının da bu yıl sektörde öne çıkacak diğer alanlar arasında yer alacağına işaret ediyor.
Sektörü bekleyen tehditlere gelince; Mehmet Tuğtan, bunları; global ekonomik durgunluk, enflasyonist ortam ve kur dalgalanmaları olarak sıralıyor. Özellikle medikal enflasyon ve kur nedeniyle artan yedek parça maliyetlerinin, sigorta primlerini yükselttiğini söyleyen Tuğtan, bunlara ek olarak düşük penetrasyon oranları ve henüz istenen seviyelere gelemeyen sigorta bilincinin, sektörün potansiyelini yeterince göstermesini engellediğini savunuyor.
Kurumsal iş kollarında büyüme beklentisi
Taha Çakmak/Türkiye Sigorta Genel Müdürü
İklim değişikliğinin yıkıcı etkileri, siber güvenlik, jeopolitik ortamda yaşanan gelişmeler, sağlık sistemlerinin sürdürülebilirliği, gıda ve enerji güvenliği kavramları, sıfır karbon hedeflerinin küresel üretim üzerinde oluşturduğu baskılar gibi konular 2024 ve gelecek yıllar için dünya ekonomisinin, finans sektörünün ve nihayetinde sigorta sektörünün önemli gündem konuları arasında yer alıyor. Tüm bu riskler, sigorta şirketleri için önemli bir büyüme potansiyeli ortaya çıkarıyor. Ülkemiz özelinde ise bir diğer önemli büyüme fırsatının, özellikle 2024 yılı içinde ticari ve kurumsal iş kollarında olmasını bekliyoruz. Uluslararası otoriteler 2024 yılının ikinci yarısını ekonomi politikalarında normalleşme sürecinin başlayabileceği bir dönem olarak işaret ediyorlar. Türkiye Sigorta olarak 2024 yılında biz de bu riskler ve fırsatlar dahilinde dağıtım kanallarımızın etkinliğini geliştirmeye, risk yönetim modellerimizi güçlendirmeye, sürdürülebilir, karlılık odaklı büyümeye ve sermaye verimliliğimizi artırmaya odaklanacağız.
2024'te bilançolar bozulacak
Ender Güzeler Unico Sigorta Genel Müdürü
"Sigorta sektörü 2023 yılında Cumhuriyet tarihinin en zorlu sınavlarından birini verdi. Motor sigortalarında rekabet arttı. Özellikle kaskoda satış fiyatları, risk priminin altına indi. Şartlar böyle giderse, 2024 yılının ilk 6 ayında şirketler, kaskoda ciddi zarar yazabilir. Geçen yıl kaskoda poliçe adedi yüzde 4 oranında azaldı. Bunda sigortadaki fiyat artışı tek sebep olarak gösterilemez. Son 1-1,5 yılda yatırım amaçlı çok sayıda araç alındı ve otoparklarda duruyor. Otoparkta bekleyen araca çoğunluk sigorta yapmıyor. Büyük filolar da çok sayıda araç alımı gerçekleştirdi. Onlar da sigortayı tekil yapmıyor, kendi bünyelerinde çözüyor. Bu araç stokundaki kaymanın bir etkisi oldu. Bunun yanı sıra, araç yaşının yükselmesi de başka bir etken. Böyle olunca, trafikte satış primleri riskin altına indi. Sonuç olarak bilançolar 2024'te bozulacak gibi görünüyor."
"Fon çeşitliliğini artıracağız"
Fırat Kuruca AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü
"Bireysel emeklilikte, Eylül 2023 itibarıyla 122 milyar lira fon büyüklüğüne ulaştık. BES ve Hayat teknik karlılıklarımız ve giderlerde yüksek enflasyonun getirdiği baskılara rağmen mali gelirlerimizde elde ettiğimiz büyüme ile net kar- da da başarılı ve güçlü sonuçlar yakaladık. Hayat ve ferdi kaza üretiminde 5,2 milyar lira prim üretimi gerçekleştirdik ve sektör ortalamasının üzerinde büyümeyi başardık.
2024 yılında çoklu ve farklılaşan dağıtım kanalı modeli ile prim üretimini artırarak liderliğimizi pekiştirmek ve güçlü bü- yümeyi sürdürmek için gerekli stratejilerimiz hazır. BES'te yeni müşteri kazanımına odaklanacak, fon çeşitliliğini artıracağız. Fon danışmanlığı hizmetlerimizi geliştirmeye ve kullanımını yaygınlaştırmaya odaklanacağız. Hayat sigortası branşında ise potansiyele yönelik ürünler geliştirmeye devam edeceğiz.
Yaşlanan nüfus için yeni çözümler geliştirmeye devam ederken; müşteriye değer yaratacak yeni iş odaklı projeleri hayata geçirmeye, sektörümüzde sürdürülebilirlik uygulamalarını artırmaya odaklanacağız. Türkiye'de sigorta bilincinin artmasına ve sektörün gelişimine öncülük ederken kadrolarımızı genişleterek istihdama da katkıda bulunmayı sürdüreceğiz."
Tamamlayıcı sağlıkta iddialı
Pınar Kuriş QNB Sigorta Genel Müdürü
"2023'ün ilk dokuz ayında sağlık, hayat ve ferdi kaza branşlarında 3,2 milyar lira prim büyüklüğüne ulaşarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 108 reel büyüme sağladık. Tamamlayıcı Sağlık Sigortası (TSS) prim üretimimizi ve pazar payımızı da hızlı bir şekilde artırmaya devam ediyoruz. Son bir yılda müşteri adedimizi ikiye katladık. Geri Ödemeli Hayat Sigortası olan Akıllı Hayat ürünümüzde yüzde 100'ün üzerinde bir büyüme hedefliyoruz. TSS'da yüzde 200'ün üzerin- de, kredili hayat sigortasında ise yüzde 50'nin üzerinde büyüyeceğiz."
Sektörü neler bekliyor?
Olumlu senaryolar:
-Yapı Denetim Sigortası ve Zorunlu Afet Sigortası gibi yeni düzenlemeler hayata geçecek.
-Dijitalleşme yatırımları nedeniyle siber güvenlik ön planda. Siber risk sigortalarının büyüme potansiyeli yüksek.
-2024'te Tamamlayıcı Emeklilik Siste- mi'nin hayata geçirilmesi planlanıyor. Bireysel emekliliği büyütecek. Ayrıca Bakım Sigortası da bu yıl hayata geçmesi planlanan bir diğer yenilik.
-Geçen yıl yaşanan doğal afetler nedeniyle KOBİ'lerin risklere karşı farkındalığının artması KOBİ sigortalarında büyüme potansiyelini artırıyor.
-Tamamlayıcı Sağlık Sigortası'nın 2024 yılında da büyümesini sürdürmesi bekleniyor.
-Sürdürülebilir kalkınma hedefleri elektrikli araç kullanımını artırırken, kasko tarafında da yeni büyüme fırsatları sunuyor.
Olumsuz senaryolar:
-2024 yılında mayıs ayında enflasyonun pik yapması, ikinci yarıdan itibaren düşüşe geçeceği öngörülüyor. İlk yarıda yüksek enflasyona bağlı maliyet artışları, poliçe fiyatlarını da yukarı çekebilir.
-Küresel iklim değişikliği nedeniyle doğanın dengesinin bozulması, yangın ve sel gibi afetleri de son yıllarda artırdı. Bu da gelecek dönemde, sektörün üstleneceği riskleri artırıyor.
-Global ekonomik durgunluk ve buna bağlı kur dalgalanmaları, sektörde hem belirsizliği hem de maliyetleri artırıyor.