Küresel piyasalarda enflasyon ve faiz belirsizliği
Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) gelecek dönem para politikasına ilişkin belirsizlikler fiyatlamaları zorlaştırırken, bankanın yarın açıklanacak toplantı tutanakları yatırımcıların odağında bulunuyor.
Dünya genelinde güçlenen enflasyon endişeleri merkez bankalarının şahin politikalarını ne kadar sürdüreceğine ilişkin soru işaretlerini artırıyor.
ABD'de bugünden itibaren yoğunlaşacak makroekonomik veri takvimi ve Fed üyelerinin sözle yönlendirmelerinin piyasalarda oynaklığı artırması bekleniyor.
Analistler, Fed Başkanı Jerome Powell'ın ay başında gelecek dönem para politikası için toplantı tutanaklarını işaret ettiğine dikkati çekerek, yarın yayımlanacak tutanaklardaki sinyallerin yatırımcıların odağına yerleştiğini bildirdi.
Güçlenen enflasyon endişelerinin tahvil piyasalarında satış baskısına neden olduğunu ve resesyon fiyatlamalarının güç kaybettiğini aktaran analistler, ABD'nin 3 aylık hazine bonosu getirisi ile 10 yıllık tahvil arasındaki farkın 95 baz puanla 6 Ocak'tan bu yana en düşük seviyeye indiğini hatırlattı.
Analistler, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in gelecek iki toplantıda 25 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakıldığını belirterek, bankanın haziran ayındaki toplantıda da yüzde 55 ihtimalle politika faizini 25 baz puan daha artıracağının öngörüldüğünü ifade etti.
Söz konusu gelişmelerle güçlenen dolar endeksinin emtia fiyatları üzerinde baskı oluşturduğunu aktaran analistler, benzer şekilde piyasalarda yükselen faiz oranlarının teknoloji sektörü başta olmak üzere faize duyarlı şirket hisselerini olumsuz etkileyebileceğini kaydetti.
Dün, Çin'de hükümetin ekonomiyi desteklemeye devam edeceğine yönelik beklentilerle yüzde 1,2 değer kazanan Brent petrolün varil fiyatı, yeni günde güçlenen dolar endeksi ve Fed'in para politikalarına ilişkin soru işaretleriyle önceki kapanışın yüzde 1,2 altında 82,8 dolardan işlem görüyor.
Dün, New York borsasında tatil nedeniyle işlem gerçekleşmezken, yeni günde endeks vadeli kontratlar negatif seyrediyor.
Avrupa borsalarında dün karışık bir seyir öne çıkarken, ABD Başkanı Joe Biden'ın sürpriz Ukrayna ziyareti dikkatleri tekrar Rusya-Ukrayna savaşına çevirdi.
Biden, ABD'nin Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceğini kaydederek, hafta içinde bazı kişi ve şirketlere karşı ek yaptırımlar açıklayacaklarını bildirdi.
Bu gelişmelerle, dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,12 değer kazanırken, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,03, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,16 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,56 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni güne düşüşle başladı.
Asya pay piyasalarında Fed'in para politikasına ilişkin belirsizliklerle karışık bir seyir izlenirken, Japonya'da ekonomik aktiviteye ilişkin endişeler artmaya devam ediyor.
Bugün açıklanan verilere göre, imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) şubatta 47,4'e inerek beklentilerin altında kalırken, hizmet sektörü PMI ise 53,6'ya çıkarak öngörüleri geride bıraktı.
Analistler, bölgede hükümetlerce atılan adımlara karşın ekonominin zayıf kaldığına ilişkin sinyallerin devam ettiğini kaydetti.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi 0,3 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,6 gerilerken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,1 yükseldi.
Yurt içinde, dün yükseliş eğilimini srdüren BIST 100 endeksi, günü yüzde 2,43 değer kazancıyla 5.148,93 puandan tamamladı.
Dün, yatay seyirle 18,8654'ten kapanan dolar/TL ise, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,8650'den işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde finansal hizmetler güven endeksi, yurt dışında ise dünya genelinde imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI verilerinin yanı sıra ABD'de 2. el konut satışlarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 5.200 ve 5.250 seviyelerinin direnç, 5.100 ve 5.000 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.